| |
|
|
2004’ün ilk yarısındaki yüksek talebin vergileri artırmak suretiyle frenlendiğini ve iç pazardaki talebin ikinci yarıda aylık bazda yüzde 40 civarında azaldığını anımsatan Tezer, bunun 2005’e de yansıyacağını kaydetti.
Tezer, 1600 cc’nin altındaki araçlarda uygulanan ÖTV’nin, 1 Ocak 2005’ten itibaren teşviğin de kaldırılmasıyla yüzde 30 civarında artacağına dikkat çekerek, “Pazarda ve bunun yansıması olarak iç pazar için üretimde daralmalar söz konusu olacaktır. 2005’te otomotiv pazarında yüzde 10 ile 20 civarında bir daralma bekliyoruz. Bu üretimede yansıyacak. İhracatta da 2004’te yaşanan düzeydeki bir yükseliş sözkonusu değildir” diye konuştu.
YATIRIMLAR HALEN RİSKLE KARŞI KARŞIYA
Ercan Tezer, 2004 yılında kapasite kullanım oranının yüzde 85’lere, bazı fabrikalarda yüzde 100’lere kadar çıktığına değinerek, şöyle devam etti: “2005’te pazardaki daralmaya bağlı olarak üretimdeki gerilemeyle birlikte kapasite kullanım oranları da gerileyecektir. Biz otomotiv sanayi olarak çalışanlarımızı pazardaki anormal değişimlere karşı sürekli korumaya gayret gösteririz. Ancak tabii pazarda yaşanan ve üretime yansıyan dengesizlikler işgücüyle, istihdamla ilgili olumsuz sonuçlar yaratabilecektir. Nitekim Aralık ayından itibaren aylık bazdaüretimdeki gerileme, bunun bazı sonuçlarını ortaya çıkarmaya başlamıştır.”
Tezer, yatırımlarla ilgili teşvik ortamının halen belirsizliğini koruduğuna ve bunun gelecek yıllardaki yeni yatırımları riskle karşı karşıya bırakacağına işaret ederek, bu belirsizlikler devam ettiği sürece yatırımlardan bir şey beklemenin doğru olmayacağını söyledi.
Sektörün önündeki en önemli sorunun, Türkiye’ye doğru genişleyen AB otomotiv sanayiinin yatırımlara ilişkin girişimlerine karşın teşviksistemindeki belirsizliğin devamı olduğunu dile getiren Tezer, “2004 yılı maalesef yatırım açısından kayıp bir yıldır. Şu andaki yatırım ortamı, Türkiye’nin bugününü ve geleceğini çok ciddi anlamda tehdit etmektedir. Hükümet elindeki fırsatı kaçırıyor” dedi.
Tezer, Türkiye’nin tasarımda da yetkinliğini güçlendirmek zorunda olduğunu vurgulayarak, “Bununla ilgili teşvik mekanizmaları yasalardayer almıştır, ancak uygulanmamaktadır. Türkiye’nin tasarım merkezi olma fırsatı, nedenini anlayamadığımız bir şekilde elden kaçırılma noktasındadır. Bu idari bir zaaftır” diye konuştu.
11:14 28/12/04 |
|
Bankaların kara tahtaları siliniyor
