Home page
Haber Menüsü


Televizyona kilitlendik!
Dizi film furyası, Türkiye’yi televizyon izleme bakımından dünyada ilk sıraya taşıdı. Daha önce, günde 3.5 saat ile dünya ikincisi olan Türkiye, dizi film furyasıyla birlikte 4 saat ortalamayla dünyada ilk sırada olan ABD’yi yakaladı.
Ankara
AA
23 Ekim 2004 — Türkiye, kitap okuma oranı açısından ise oldukça gerilerde. Bir Japon yılda 25 kitap okuyor, 6 Türk’e bir kitap düşüyor.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Milli Eğitim Bakanlığı’nca hazırlanan raporda, “televizyon izleme alışkanlığının, özellikle son yıllarda okuma alışkanlığı edinmede en etkin engelleyicilerden” biri olduğu belirtildi. Rapora göre, Türkiye’de televizyon izleme süresi dizi filmlerdeki artışa paralel 3.5 saatten 4 saate yükseldi. Bu artışla, ABD ile birlikte en fazla televizyon izlenen ülke konumuna gelen Türkiye, kitaba yatırım konusunda ise dünya ortalamasının yarısını bile yakalayamıyor.
       Bir Norveçli kitaba yılda 137 dolar, Alman 122 dolar, İsveçli, Avustralyalı ve Belçikalı 100 dolar, ABD’li 95 dolar harcarken, bir Türk yılda kitap için yalnız 0.45 dolar para ayırıyor. Türkiye, bu konuda dünya ortalaması olan 1.3 doların bile çok altında kalıyor.
       
AYAKTA KİTAP OKUMA: “TAŞİYOMİ”
       Raporda, Türkiye ile gelişmiş ülkelerin, kitap okuma oranları da karşılaştırılarak, aradaki “derin uçuruma” dikkat çekildi. Bir Japon yılda 25, İsveçli 10, Fransız 7 kitap okuyor. Oranlamaya göre Türkiye’de, 6 kişiye yılda 1 kitap düşüyor.
       Raporda, Japonya’da “ayakta kitap okuma alışkanlığı” için “taşiyomi” kelimesinin kullanıldığına işaret edilerek, “Böyle bir kelime sözlüğe geçtiği halde, bizim ülkemizde bırakın ayakta kitap okumayı, evlerdeki kitapların bile yüzüne bakılmamakta ve kitaplar genellikle vitrinleri süsleyen bir aksesuar olarak kullanılmaktadır” denildi.
       
BOŞ ZAMANLARI, TELEVİZYON DOLDURUYOR
       “Neden kitap okunmuyor” sorusuna da cevap aranan raporda, Bakanlığın çeşitli dönemlerde öğrenciler arasında yaptığı anket sonuçlarına yer verildi. Buna göre, az okumanın en önemli sebeplerinin “okuma alışkanlığının olmaması ve televizyon, video, sinemanın kitap okumaya tercih edilmesi” olduğu belirtildi.
       Anketten hareketle öğrencilerin boş zamanlarının büyük bölümünü “evde geçirdikleri” ifade edilen raporda, şunlar kaydedildi: “Televizyon izleme alışkanlığı özellikle son yıllarda okuma alışkanlığı edinmenin en etkin engelleyicilerdendir. Zamanın çoğu evde geçirilmektedir ve evde geçirilen zamanda televizyon izlemek, okumak, ders çalışmak ve hatta temel ihtiyaçları gidermek gibi işler karşısında ilk tercih olmaktadır.”
       
TÜRKLER, KİTABA HİÇ ISINAMAMIŞ
       Raporda, Türklerin okuyan bir toplum olup olmadığı tarihsel açıdan da değerlendirildi. 3 dönem baz alınarak yapılan inceleme özetle şöyle:
* İslamiyet Kabul Edilinceye Kadar (10. yüzyıla kadar) :
       Bu devirde Türk toplumunun okuyan, okumayı seven bir toplum olduğunu söylemek epeyce zordur. 11. yüzyılın Endüslü bilgini İbni Said’in Tabakatü’l-Ümem adlı kitabında dünya milletleri ikiye ayrılır: Bilimle uğraşan milletler (Hintliler, İranlılar, Yunanlılar, Romalılar, Araplar); Bilimle uğraşmayan miletler (Türkler, Moğollar, Çinler). Aynı eserde, bilimle uğraşmayan milletlerden kulağına herhangi bir fikir veya felsefe ulaşmadığına da özellikle işaret eder.
* İslamiyet’i Kabulden (10. yüzyıldan) 17. Yüzyıla Kadar:
       Bu devirde nispeten okuyan, düşünen bir toplumla karşılaşıyoruz. Ülke, medreselerle ve hemen yanlarına açılan kütüphanelerle doluyor. Devrin sosyal şartları içinde okuma-yazma oranı çok yüksek değilse de kulağa, dinlemeye dayalı gelişmiş bir kültür var.
* 17. Yüzyıldan Günümüze Kadar:
       Türk toplumu tekrar okumayan, fazlaca düşünmeyen, bilgi üretmeyen bir toplum haline gelir. Matbaanın Türkiye’ye girişinden (1727) 19. yüzyılın sonlarına kadar basılan kitap sayısı 5 bin civarında. Bu sayı ancak 20 yüzyılın başlarında 35-40 bini buldu. 1930-32 yıllarında bir kitap 300 adet basılırsa sevinilirdi. Devrin ünlü gazetecisi Ziyad Ebuzziya 1933’te bir kitaptan 500 adet bastığında, bunun hayretle karşılandığını anlatır.
       Son yıllarda yapılan araştırmalar, Türk toplumunun sosyal, ekonomik ve siyasi şartlarında önemli değişiklikler olmasına rağmen, kitap, gazete, dergi ile arasının iyi olmadığını, toplumumuzun okumayı alışkanlık ve hayat tarzı haline getirmediğini göstermektedir.
       
       
    TOP5 Kriz, kadınları bu sefer daha çok vurdu  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları