|
7 Ekim 2004 Geçtiğimiz sezon Beşiktaş-Adanaspor maçında attığı golle, oturduğu yerden para kazanıyor iddialarını doğrulamış ve dört büyüklerin tamamında kendisine forvetin hemen arkasında oturulacak yer tahsis edilmiş tek Türk, belki de tüm zamanların en yetenekli Türk futbolcusu. |
| 5 Ekim günü 33üncü doğum gününü kutlayan Ali Rıza Sergen Yalçın, futbol hayatına her yaş grubunda gol rekorları kırdığı, frikik kazanıldığında arkadaşlarının direkt santraya yürüdüğü efsanelerini gerçekleştirdiği Beşiktaş altyapısında başladı. 1991 yılında Gordon Milne yönetimindeki kusursuz ekipte profesyonel oldu. 6 yıl aralıksız formasını giydiği ve neredeyse her sezon siyah-beyazlıların en büyük probleminin Sergenle Şifo Mehmet yan yana oynar mı olduğu takımda 137 resmi maça çıktı. Bir orta saha oyuncusu için hiç de azımsanamayacak 43 gole imza attı. | ||||||||
Beşiktaşta yönetici Uğur Ekşioğlu ile sürtüşünce, 1996 yazında Uzanın rüya takım projesinin ilk adımı olarak İstanbulspora, Türkiyeyi trilyonla tanıştıran transferi yaptı. 36 maç ve 14 gollük bir performansın ardından sıkıntılı günleri başlayınca, bir başka projenin parçası olarak Siirt Jetpasporun futbolcusu olarak sahalardaki mücadelesine devam etti.. 2002-2003 sezonu başına kadar Fenerbahçe, Trabzonspor ve Galatasarayda kiralık olarak top koşturdu. Zemanla anlaşamadı, Trabzonda uslandı derken Lucescu yönetimindeki Galatasarayın Şampiyonlar Liginde 1. tur grubundan çıkmasında 2 gol ve 3 asistle başrol oynadı. Romen hocanın Beşiktaşın başına geçmesiyle eski takımına dönen Sergen, siyah-beyazlı formayla da hem ligde, hem de Avrupada üstün performansını sürdürdü. İlk sezonunda ligde (şampiyonluğu getiren Galatasaray maçındaki sayısı dahil) 11 gol kaydetti. İkinci sezonunda hem Şampiyonlar Liginde, hem de UEFA Kupasında Beşiktaşın tarihini yeniden yazmasına yardımcı oldu. Şu an içinde bulunduğumuz üçüncü sezonunda da sorumluluk kendisine verildiğinde ne kadar iyi işler yapacağını Del Bosque de kabul etmiş durumda. Beşiktaş, UEFA Liginde ilk üçe girerse, bunun mimarının da Sergen olması asla sürpriz olmaz. |
|||||||||
Sergen, diğer birçok büyük yıldız gibi futbolundan çok saha dışı hareketleriyle gündemde olan bir oyuncu. Aşırı kiloları, at yarışlarına ilgisi, gece hayatı ve tabii zekası ve hazır cevaplığı. Galatasaraydayken çıktığı bir Beşiktaş maçı sonrası Yasinin formasını sırtında gören bir muhabirin gönlünün eski takımında olup olmadığını sorması üzerine verdiği cevap hem basit, hem de esprilidir: Vallahi Yasin formamı istedi, ben de çıplak dolaşacak değildim herhalde Bir de 11 Ekimdeki sansasyonel İngiltere-Türkiye maçı öncesi İngiliz Independent gazetesinden bir muhabirin, rakip futbolcuların maça çıkmama ihtimali için ne düşündüğünü sorması üzerine, Sergenin adalılara verdiği orijinal cevap, gazetelerde geniş yer bulmuştu: Who cares? the midfielder Sergen Yalcin said, If they dont come, thats better for us because well get three points without getting tired (Kim takar? Gelmezlerse, üç puanı yorulmadan almış oluruz!) |
|||||||||
2003-2004 sezonunda Beşiktaş formasıyla Çaykur Rizespor karşısında orta sahanın gerisinden kazandığı topla ceza yayına kadar yaklaşıp, İlhan Mansızla yaptığı verkaçı golle tamamladığı pozisyon Turkcell Yılın Golü ödülünü kazandı. Aslında o yıllarca attı gollerini; ama ne yazık ki daha çok onun sahada yaptıkları değil, yapmadıkları konuşuldu. Türk futbolunun en parlak 15 yılına damgasını vurdu Sergen, ama o aynı futbol dışı etkenler, Milli Takıma gereken hizmeti vermesini engelledi. Halen İstanbulun siyah-beyazlı ekibinde top koşturan futbol sanatkarının en az iki yıl daha üst düzey futbol oynayıp ulusal takıma 2006 Dünya Kupasında katkı yapması bekleniyor.
| |||||||||
|
|||||||
Spor Kapak | Futbol | EURO2000 | World2000 | Basketbol | NBA | Formula1 | Motor Sporları Tenis | Olimpiyat | Diğer | Foto Galeri | Yardım | Araçlar | Arama |Bize Yazın Reklam | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||