|
Bir çok başarılı sporcunun hedefi küçük yaşlardan itibaren bellidir; ama bazıları da vardır ki, bir sporda başarılı olduğunu tesadüf eseri keşfeder. Bunlardan biri de 1985 doğumlu olan ve sadece beş yıldır kılıçla dans eden, buna rağmen kariyerine Balkan Şampiyonası İkinciliği ve Dünya Şampiyonasında 25.lik sığdıran Özdem ASLAN. Beyzah Alabay: Eskrime nasıl başladın? Özdem Aslan: İzmirde, ortaokuldayken voleybol ve hentbol oynuyordum; ama sadece okul takımında. Lisanslı oyuncu değildim yani. Liseye başlayınca da beden eğitimi öğretmeninin peşinden koştum hep voleybol ya da hentbol takımı açılacak mı diye. O sırada okula eskrim antrenörü geldi ve sınıflarda eskrimi tanıtmaya başladı. Benim istediğim takımlar açılmayınca, eskrime girmem için zorladılar biraz ve istemeyerek de olsa başladım. İstemeyerek başladın; ama sonra sevdin mi? Antrenmanlara gidiyordum; ama daha önce başka sporlar yapmama rağmen çok ağır geldi ve çok yoruluyordum. Bırakmayı düşünürken il seçmelerine katılayım bari, dedim ve seçmelerde birinci oldum. Birkaç hafta sonra da Türkiye Şampiyonası vardı, arkadaşlarla eğleniriz, gidelim, dedik ve orda da birinci olunca, ben galiba bu sporda yetenekliyim, diye düşünmeye başladım. Diğer sporlarda aklın kalmadı mı? Kalmaz mı hiç? Bir gün kulüple beraber müsabakaya giderken önümüzde de hentbol takımının otobüsü vardı. Antrenörümüz dönüp orda mı olmak isterdin, burada olmaktan memnun musun, diye sordu ve ben de orada olmak isterdim, dedim. Hentbolu gerçekten çok seviyordum o zamanlar; ama şimdi hentbol mu eskrim mi diye sorarsanız, tabii ki eskrim, derim. Eskrim nasıl bir spor? Epe, Flöre ve Kılıç diye üç branşı olan, atak olmayı ve çabuk karar vermeyi gerektiren; ama maalesef Türkiyede çok da tanınmayan bir spor, diye özetleyebiliriz. Bu branşlar arasındaki farklar neler? Kılıçta bel üstüne hem dürtüş hem vuruş yapılır. Flörede bel üstü kafa ve kol hariç yalnız dürtüş yapılır. Epede ise hedef bütün vücuttur ve tuşlar dürtüş şeklinde yapılır. Sen hangi branşı seçtin ve neden? Ben kılıç yapıyorum; ama ben seçmedim, antrenörüm seçti. Flöre yapmayı çok isterdim; ama benim yapıma uygun değil. Ben güçlüyümdür, flöre ise daha nazik yapılan ve beklemeli bir spor. Ben başarılı olamazdım. Hepsinin farklı teknikleri olduğu için hangi branş seçilmişse onda devam edilmeli zaten. Eskrim çok uzun zamandır yapılan ve atalarımızdan kalan bir spor. İlk yapıldığı yıllarda epey yaralananlar olmuş, sonrasında ise gerekli önlemler alınmış. Peki nedir bu önlemler? Özel kıyafetlerimiz var. Tel maskeler ve eldiven de yaralanmalara karşı koruyor. Canımız acıyor; ama tatlı acılar bunlar. Başka ne gibi donanımlarınız var? Silah, vücut kordonu, ayrıca flöre ve kılıç branşlarında geçerli tuş alanının belirlenmesi için metalik bir yelek giyiliyor. Kullanılan silahların ayırt edici özellikleri neler? Flörenin ağırlığı en çok 500 gr.dır, en fazla 110 cm. uzunluğundadır. Tası çok küçüktür. Epenin tası çok büyüktür, en çok 770 gr.dır, flöreyle aynı uzunluktadır. Kılıç da en çok 500 gr.dır, uzunluğu ise en fazla 105 cm.dir. Flöre ve epede elektrik devresinin tamamlanmasını ve tuş yapılmasını sağlayan hareketli dürtüş ucu olur, kılıçta bu yoktur. Tasın içinde sensör denilen algılayıcı vardır ve elektrik devresi onunla tamamlanır. Tuş olduğu nasıl bir sistemle anlaşılıyor? Elimizdeki silahtan, kıyafetlerimizin içinden geçen alnör dediğimiz makineye bağlı olan bir mekanizma var. Silahıyla rakibine değenin lambası yanıyor ve bu da bir artı puan oluyor. Oyun kuralları neler? 2 Eskrimci arasında, vuruşma alanı 14mt. x 2 mt. olan bir pist üzerinde yapılır. Pistin ortasından sağa ve sola doğru 2şer metre mesafede başlama çizgisi bulunur. Müsabıklar vuruşmaya başlamadan önce, başlama çizgisinde durup önce selamlaşılır, sonra da vuruşmaya başlama pozisyonuna geçilir ve hakemin başlayın komutu ile vuruşmaya başlanır. Maçların süresi ortalama ne kadar? 9-10 dakika kadar. Yorucu bir spor olmadığını söyleyebilir miyiz? Aslında yorucu bir spor. Bir futbolcunun yarım saatte harcadığı enerjiyi biz 10 dakikada harcayabiliyoruz. Hazırlık aşamasında neler yapılıyor? Eskrimde kondisyon çok önemli. Hazırlık aşamasında koşuyoruz ve ağırlık çalışıyoruz. Kuvvetli vurmak için ağırlık çalışmak şart; ama eskrimde asıl önemli olan atak olmak. Çabuk düşünüp harekete nasıl karşılık verileceğine çabuk karar vermek gerekir. Sen ne kadar çalışıyorsun? Haftada dört gün üçer saat antrenman yapıyorum; ama uluslar arası turnuvalara gitmeden önce sabahtan akşama kadar kulüpte oluyorum, önce kondisyon, sonra da teknik çalışıyorum. Çalışma düzenini oluşturmak için sana yardımcı olan birileri var mı, yoksa kendin mi karar veriyorsun? Antrenörüm her konuda yardımcı oluyor. Dünya şampiyonu yetişirmiş Romen bir antrenörüm var ve yemeğimden uykuma kadar hemen hemen her şey programlı. Bir de daha önceden yurt dışında çalıştığı ve sürekli oraya gidip geldiği için oradaki tekniği ve çalışma düzenini biliyor ve bu da benim için bir avantaj. Beslenme düzenin nasıl? Turnuva döneminden önce çok dikkat ediyorum; ama diğer zamanlarda dershaneye ve antrenmana gittiğim için istesem de dikkat edemiyorum; çünkü nerdeyse bütün gün yolda oluyorum. Antrenmanlardaki performansımı etkiliyor; ama en azından turnuva döneminde riske girmiyorum ve ne denirse harfiyen uyuyorum. Düzenli kullandığın ilaçlar var mı? Magnezyum ve kalsiyum ilaçları kullanıyorum; ama vitaminleri doğal yöntemlerle almayı tercih ediyorum. Şu an eskrim haricinde neler yapıyorsun? Ege Üniversitesinde okuyordum; ama İstanbulda imkanlar daha iyi olduğu için buraya geldim ailemle birlikte ve üniversiteye tekrar girmek istiyorum. Üniversitede hangi bölümü istiyorsun? Spor Akademisi istiyorum. Eskrimi o kadar çok seviyorum ki, eskrime devam etmek ve daha başarılı işlere imza atmak istiyorum. Nereye kadar eskrim? Yaşım müsait oluncaya kadar eskrim yapacağım. Yapamadığım zamanlarda da mutlaka bu sporla iç içe olacağım bir şeyler yapmak isterim. Eskrimi, sevdiğin diğer sporlardan ayıran ve yaptıktan sonra da diğerlerinden daha çok sevmene neden olan şey nedir? Yaptığım diğer sporlar takım sporuydu, eskrimde ise bireysel başarı söz konusu. Galibiyet de yenilgi de bana ait. Bu sporda, öncesinde ne kadar çalışılmış olsa mücadele tek başına geçiyor. Taktik değişiyor ve nasıl hareket edileceğine o an karar veriliyor. Rakibe göre kendimizi yeniliyoruz, tanıma ve karar verme süreci çok hızlı gelişiyor. Bu benim günlük yaşantıma da yansıdı. Sorunlar karşısında daha çabuk ve kolay çözüm üretebiliyorum. Maç esnasında rakibi tanıma süreci oldukça kısa. Bu kısa zamanda nasıl strateji belirleyebiliyorsunuz? Türkiyede hep aynı kişilerle maç yaptığımız için birbirimizi tanıdık artık; ama yurt dışına çıktığımız zaman zorlanıyoruz. Strateji belirlemek anlık bir karar, hemen de uygulamak gerekir; ama rakibi tanımak da önemli tabii ki. Dünya genelinde bir çok turnuva oluyor ve biz olanaksızlıklar yüzünden bunlara gidemiyoruz. Gidemediğimiz için de, Dünya Şampiyonasında karşımıza çıkan rakibi tanımıyoruz, tanıyana kadar da elenmiş oluyoruz. Yaptığın sporun maddi bir getirisi var mı? Turnuvalarda birinci olduğumuzda bir ödül alıyoruz; ama bu bizim gidiş-geliş masraflarımızı bile zor karşılıyor. Kulübümüz tarafından da ödüllendiriliyoruz. Sponsor desteğine ihtiyacınız olduğunu söyleyebilir miyiz? Tabii ki var. Federasyonun her sporcuyu her turnuvaya gönderme gücü yok ve biz de karşılayamıyoruz masrafları. Maçlardan bir gün önce gidilmesi gerekiyor, yol, konaklama ve yemek masrafının karşılanması yeterli. Peki kıyafetleriniz reklam almaya müsait mi? Evet, kıyafetlerimizin bacak kısmına reklam alabiliriz, yeter ki versinler. Milli takımda da mücadele ediyorsun. Milli takım seçmeleri nasıl gerçekleşiyor? Yıl içinde sergilediğimiz performansın yanı sıra, bazı turnuvalarda seçmeler yapılıyor. Federasyondan bazı üyeler ve milli takım antrenörleri tarafından sporcular izleniyor ve milli takıma alınıp alınmayacaklarına karar veriliyor. Atinada gerçekleşecek olimpiyatlara çok az bir zaman kaldı; ama eskrim branşında bizi temsil edecek kimse yok sanırım. Olimpiyatlara gitmek için ne gerekiyor? Dünya genelinde yapılan A-B-C ve D kategori maçları, Avrupa ve Dünya Şampiyonası var. Tüm bunlara katılan sporcular aldıkları puanlarla dünya klasmanında bir yer ediniyor. Biz bu organizasyonların hepsine katılamadığımız için klasmanda ismimiz yok. Eskrimi çok seven bir sporcu olarak bu sporla ilgili hedefin nedir? Dünya Şampiyonu olmak! Balkan Şampiyonasında ikinci olduktan sonra buna daha çok inandım. Yapamayacağım bir şey değil, çok çalışıyorum ve çok iyi bir antrenörüm var. Tek sorunumuz, daha önce de bahsettiğim gibi olanaksızlıklar yüzünden yurt dışındaki turnuvalara gidemeyişim ve rakiplere yabancı oluşum. Sponsor bulmadan da Dünya şampiyonu olacağım, diyemem. | ||||
|
|||||||
Spor Kapak | Futbol | EURO2000 | World2000 | Basketbol | NBA | Formula1 | Motor Sporları Tenis | Olimpiyat | Diğer | Foto Galeri | Yardım | Araçlar | Arama |Bize Yazın Reklam | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||