|
İlk yıllar Sovyet Blokunun bariz üstünlüğü var. Macarlar, SSCB, Çekoslovakya... Ya ikinci olmuşlar ya da kupayı kaldırmışlar galibiyetle biten maçların sonunda. O zamanların dev kalecisi Yaşin -bir eli yerde bir eli gökte Yaşin-, Yugoslavların taş gibi Durkovici, yine SSCBnin usta Metrevellisi var notların arasında. Sonra Avrupa uyanmış bu futbol işine ve Almanya, İtalya, Belçika, Hollanda girmiş devreye. Şu ünlü sektörel futbol mevzusunun henüz oyun bozanlık etmediği yıllar
Bizi top olayına müptela eden şey bu topçuların izleyeni zevkten dört köşe yapan hareketleridir aslında. 1960ların hemen ardı; Vücudunun üstü bir heykel dikliğinde, sahadaki yer tutmaların ve ayak dışı pasların serin duruşlu büyük ustası Beckenbauer. O Alman takımı; Gerd Müler elbette ki son dokunuşlardaki hüneriyle; Bombacı Müler. Orta alanındaki kurt Breitner sonra, tozlukları hep bir dağınıklık haliyle izlediğimiz ince işçi. Çeklerin usta vuruşçu Panenkayla -kleps yapmıştı Çek oolan-Almanların Meierine çimleri yolduruşu kalmış geriye o 1976daki o final maçından. Ve o yıllarda mahalledeki karaderili topçu kardeşlerimiz Peleydi, golcülerimiz Müler, muhalif çocukların hepsi Breitner, bütün soluk benizli bakımsızlar Cruuyf, bütün iyi topa vuranlar Neeskens Ve tabii ki Portakallar Hollanda topa girdiğinde -biraz sertçe girdiğinde- Yıl 1988e gelmişti. Gullitli -adı güzel kendisi ilginç Surinamlı- Van Bastenli Hollanda (Ne zaman ondan söz etmek istesem aşilimde bir sızı ) SSCBnin Dessayevine sağ çaprazından ceza alanının, sol ayağının üzerinde biraz yatarak sağ ayağının iç üstüyle çaktığı top, Dassayevin başının üzerinden geçip bir yıldız gibi kayarak sol köşedeki iç ağlara yapışmıştı. Turuncular kupayı Almanların elinden koparıp kaldırdığında Hollandalı bir profesör Bisikletlerimizi kurtardık! diye bağırarak üniversite koridorlarında koşmaya başlamış. -Almanlar Dünya Savaşında işgali kırmak için çalışan Hollandalıların bisikletlerini Amsterdam meydanında kırıp yakmışlar, kitapları yaktıkları ünlü Reichtagda olduğu gibi.- Sonra 80lerin Kluiverti, Völleri, Klnismanı, Mattheusu (unutmadan Mattinin solundan atıp sağından gittiydi bizim hayta Sergen 1996da Ne biçim gittiydi? Şimdi hoca-talebeyi oynayacaklar.) Sonra Raullar, Zidanelar -topu bir ayağının altında tutup sonra çekip rakibini çarşıya yollayan çalımlarıyla Zidane- Şimdi de Del Pierolar, İnzaghiler, Nedvedler, Henryler Avrupanın en şık çocukları. Oyun güzelliğinin sahadaki sıkı duruşçuları, son temsilcileri futbol estetiğinin... Bu ay çok sıcak geçecek çook! | ||||
|
|||||||
Spor Kapak | Futbol | EURO2000 | World2000 | Basketbol | NBA | Formula1 | Motor Sporları Tenis | Olimpiyat | Diğer | Foto Galeri | Yardım | Araçlar | Arama |Bize Yazın Reklam | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||