| | | Brekk, ekonomide, 2004 yılı kamu maliyesi hedeflerine ulaşılmasını güvence altına alacak telafi edici mali tedbirler göz önünde bulundurularak alınan 7 katrilyon liralık, Gayri Safi Milli Hasılanın (GSMH) yüzde 1.7sini ihtiva eden önlemle, GSMHnın yüzde 6.5i olarak hedeflenen bu yılki faiz dışı bütçe fazlası hedefinin tutturulabilir bir şekilde seyrettiğini vurguladı.
ÜÇ KONUDA MUAFİYET
Niyet Mektubunda, bütçe, para tabanı ve KİTlerdeki atıl istihdam konularında olmak üzere üç kriterde muafiyetlerin bulunduğunu belirten Brekk, İcra Direktörleri Kurulunun, ekonomik programın yolunda gittiğinden emin olması nedeniyle, 7. Gözden Geçirmede, üç kriterdeki muafiyet isteğini kabul ettiğini söyledi.
Brekk, bütçeye ilişkin muafiyetin, bir uygulanabilme muafiyeti olduğunu, toplam kamu sektörü faiz dışı fazlasına ilişkin 2004 yılı Mart ayı sonu performans kriteri gerçekleşmeleri belli olmadığından, bütçe konusundaki bu muafiyetin, teknik olarak 8. Gözden Geçirmeye ertelendiğini ifade etti.
ATIL İSTİHDAMDA MUAFİYET
KİTlerdeki atıl istihdamın giderilmesine ilişkin 2003 yılı Aralık ayı sonu performans kriteri yerine getirilemediğinden, bu kriterin uygulanmamasının talep edildiğini de hatırlatan Brekk, atıl istihdamda hükümetin önlemleriyle toplam istihdam indiriminde, hedeflerin de aşıldığına dikkati çekerek, ancak KİTler bazında bazı rakamların tutmadığını belirtti ve toplam sayıda hedefin de aşılması sebebiyle, bu konudaki kriterden, bu gözden geçirmede Türkiyenin muaf tutulduğunu bildirdi.
7. Gözden Geçirme çerçevesinde, IMFye verilen Niyet Mektubunda, yeni takvim çerçevesinde zamanında izlemeye imkan vermek üzere, faiz dışı fazlaya ilişkin olarak KİTlerin hariç tutulduğu ilave bir performans kriteri oluşturulmuştu.
Mektupta, enflasyondaki düşüşe ve bankaların zorunlu karşılıklarındaki artışa bağlı olarak artan reel para talebi doğrultusunda, yılın kalan dönemindeki para tabanı hedeflerinin yükseltilmesinin teklif edildiği belirtiliyor.
Brekk, bunun gerekli bir muafiyet olduğunu, çünkü Türkiye ekonomisindeki istikrar ve ekonomiye olan güvenin artması neticesinde, Türk Lirasına olan talebin arttığını, enflasyondaki düşüşe paralel olarak da para tabanının, tavanı aştığını kaydetti.
Brekk, Kıbrıs konusuna ilişkin olarak ise bunun siyasi bir konu olması nedeniyle, IMFnin alanının dışına çıktığını vurguladı. | |