|
AKPnin Antalyadaki toplantısı sırasında gazetecilerle sohbet eden Şener, batık bankalar konusundaki soruları yanıtladı. Batık bankalardan para tahsilatının gecikmesiyle ilgili bir soruya karşılık olarak Şener, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) yetkilileri ile konuyu görüştüğünü ve kendilerine niye bekliyorsunuz? diye sorduğunu aktardı. Banka hakim ortaklarının bir kısmıyla daha önce alacaklar için belirli bir takvim yapıldığını, bir başka grupla ise bankanın fona devredildikten sonra müzakereler gerçekleştirildiğini anlatan Şener, Yapılan öyle takvimler var ki ödeme 15 yıla yayılabiliyor diye konuştu. Belirlenen takvimlerin karşı tarafça bozulmaması halinde sürecin değiştirilmesinin güç olduğuna işaret eden Şener, ancak aradan geçen sürede başka hakim ortakların el koyulacak mülkleri olması halinde bunun da yapıldığını kaydetti. Şener, 15 yıla yayılan takvim çok uzun değil mi sorusuna, bunun her batık banka için söz konusu olmadığını, ayrıca süreye yayılan ödemelerde yasal faizin işletildiğini söyledi. Batık bankalardaki alacakların tahsilinin yavaş yapılması, hazineye nakit girişinin olmaması konusundaki eleştirilere de işaret eden Şener, Eğer, hakim ortaklar bu süreci devam ettiremezse, yani umutsuz vaka durumu varsa o zaman yasa gereği başka yollara başvurulabilir. Ama takvim işliyorsa bunun sürdürülmesi gerekir. Şöyle ki EGS Bankın hakim ortağı yok, nasıl bulacaksınız? görüşünü dile getirdi. Şener, bazı batık bankaların alacaklarının da bulunduğunu, ayrıca alınan krediyi ödemediğini belirterek, bunların da tahsilatını yapmaya çalıştıklarını söyledi. Bankacılık yasasında değişiklik yapılması konusuna da değinen Şener, konunun henüz Bakanlar Kuruluna gelmediğini, ancak yasada değişiklik ihtiyacı olduğunu vurguladı. BANKA SAHİBİ MEDYA PATRONLARI Şener, Bankacılığı AB standardına uygun hale getirmeye çalışıyoruz. Bankacılık kavramlarımız bile ABden farklı dedi. Kamuoyunda medya patronlarının banka sahibi olup olmaması ekseninde süren tartışmalar bulunduğunun belirtilmesi üzerine Şener, Bu konu tartışılmadan bir şey söylemek mümkün değildir. Türkiyede böyle bir düzenleme yapılırsa ne olur? Bankacılıktan başka iş yapamazsınız dersek ortada banka kalmaz. Piyasayı altüst eden, herkesi tedirgin eden düzenlemeler olmaz. Ama tabii ki kıstasları olacaktır diye konuştu. TEK BAŞIMIZA ÜSTLENEMEYİZ Şener, Kıbrıstaki gelişmelerle ilgili değerlendirmesini soran bir gazeteciye, birkaç aydan beri adaya gitmediğini söyledi. Brükselde Kıbrıs konusunda yapılan bir toplantıya katıldığını anımsatan Şener, bunun eylül-ekim aylarında yapılacak asıl toplantının ön hazırlığı niteliğinde gerçekleştirildiğini anlattı. Bu toplantının, iki mesajı olduğunu belirten Şener, bunların uluslararası camianın Annan Planına verdiği desteği ve her iki tarafa yalnız değilsiniz mesajı içerdiğini kaydetti. Adanın her iki kesiminde 24 Nisanda yapılacak referandumda evet çıkması halinde oluşacak Birleşik Kıbrıs Devletinin ekonomik maliyetleri olacağına işaret eden Şener, bunun uluslararası camia tarafından karşılanmaması halinde güçlükler doğuracağını söyledi. Birleşik Kıbrıs Devletinin mali portesinin ne olacağının sorulması üzerine her iki kesimin bu konuda farklı rakamlar ortaya çıkardığını kaydeden Şener, Kıbrıs Rum Kesiminin 13-17 milyar dolar olarak belirlediği maliyetin, Türk kesimince 3.8 milyar dolar olarak tespit edildiğini kaydetti. Aradaki farkın çok büyük olduğuna dikkati çeken Şener, sınır değişiklikleri ile yer değiştirecek insanlar için yeni yerleşim yerleri kurulması ve bunların alt yapılarının oluşturulması gerektiğini ifade etti. Şener, Biz öteden beri KKTCye desteğimizi sürdürüyoruz, sürdüreceğiz. Ama ortaya çıkan yeni durumu tek başına üstlenmemiz beklenemez diye konuştu. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||