Home page

Haber Menüsü


 
Aç gözünü seyret, tekrarı yok bunun...
 
Fenerbahçe, bu sezonki en iyi performansını sergiledi. Bir şampiyon gibi oynadı. Üçüncü yıldızı ne kadar istediğini gösterdi ve ligin tamamlanmasına altı hafta kala zirvedeki puan farkını korudu.
 
NTV-MSNBC
 
4 Nisan 2004—  Sebat, bu sezon topladığı puanlara bakıldığında deplasman performansı iç saha performansına göre nispeten daha iyi olan bir takım. Dış saha maçlarına göre yapılan puan durumuna göre 9. konumda. Bu nedenle karşılaşma çekişmeli geçebilirdi. Ancak öyle olmadı.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Sebat ligin en erken golünü Fenerbahçe ağlarına gönderdikten sonra karşısında öyle isyankar bir rakip ve ateşli bir taraftar buldu ki. Kendine gelemeden yirmi dakikada geriye düştü. Aynı zaman diliminde Fenerbahçe’nin verilemeyen bir golü, direkten dönen ve çizgiden çıkartılan birer pozisyonu vardı. Fenerbahçe, skor avantajını lehine erken çevirdiği için maçı da kolay kazandı.
       Aslında Fenerbahçe’nin güzel oyunun bir sebebi de Sebat’ın sahaya yansıttığı oyundu. Sebat, ileriye çıkamadı. Maç boyunca etkili olarak iki defa geldi. Bunlar da gol oldu zaten. Ayrıca çok pas ve pozisyon hatası yaptı. Özellikle defansının sol kanadı çok açıklar verdi. Bütün bunlara Kadıköy baskısını da eklediğinizde istediklerini elde etmeleri çok zordu.
       Fenerbahçe o kadar etkili oynadı ki. Maç boyunca kaleye otuza yakın şut attı. Bunların yarıdan fazlası kaleyi buldu. Üç top direkten döndü. İki top çizgiden çıkartıldı. Nizami bir gol de sayılmadı. Bütün bunların yanında dört pozisyon gol ile neticelendi. Fenerbahçe’nin bu kadar etkili oynamasında takım olarak isteğinin ve hırsının yerinde olmasının yanında oyuncu olarak da öne çıkanlar vardı. Başta Tuncay ve Aurelio.
       Tuncay, iki hafta önce Bursa maçında takımın etkisiz oyununa rağmen takımını ateşleyen kişiydi. Geçen hafta cezası sebebiyle Adana’da yoktu ve Fenerbahçe çok zorlandı. Sebat karşısında ise bu hafta ne kadar etkili olduğunu gösterdi. Sezon başı ile karşılaştırıldığında zaman geçtikçe oynadığı bölgeye alıştı ve oynadıkça da oyununu geliştirdi. Tabii ki bunda Hooijdonk ve Nobre’nin katkısı da unutulmamalı. Aurelio ise özellikle ligin ikinci yarısının başından beri muhteşem oynuyor. Bütün gedikleri kapatıyor. Orta sahanın yükünü Ümit ile birlikte taşıyor. Fakat son haftalarda Ümit’in forvet olma hevesi onun yükünü iki katına çıkardı. Aurelio da görevini o kadar iyi yapıyor ki anlatılmaz seyredilir. Adeta Fenerbahçe’nin görünmez kahramanı.
       Hooijdonk ve Nobre’nin performanslarından bahsetmeye ise gerek yok. Tuncay ile birlikte iyi bir üçlü oluşturdular. Hooijdonk, bu haftaki assistlerinden sonra ligde gol krallığı yarışının yanında assist krallığı yarışmasında da iddialı konuma geldi.
       Tomas’ın geçen haftaki disiplinsiz hareketinin ardından tribüne çıkması ileride takım içi disiplin açısından oldukça önemli ve doğru. Ancak defansif anlamda ise kaleye gelen üç topun ikisinin gol olması ve yenen iki golün de göbekten olması Tomas’ın gerekliliğini görmek açısından da yeterli.
       Öte yandan Petkov’un bu haftaki performansından sonra Fenerbahçe kenar yönetimi defans oyuncuları konusunda bir karar vermek zorunda. Çünkü anlaşılıyor ki Petkov mevcut oyuncular içerisinde defansın solu için en iyi alternatif. Ancak Petkov’un oynaması için yabancılar arasından vazgeçebilecek tek isim Tomas ki onun yokluğu da defansın ortasının problemli olmasına yol açıyor. Ya Fatih’e güvenip Petkov sola; ya da Hanefi’yi tercih edip Tomas görev yerine. Bir bakıma Fenerbahçe, bundan sonraki maçlarda daha çok ortadan mı soldan mı açık verecek onun kararını verecek gibi gözüküyor.
       Son söz Kaptan ile Kaleciye. Ümit için gol atmak bu kadar keyifli mi ki haftalardır bir çok pozisyonda şahsi oynuyor. Öte yandan Volkan, yaptığı bir iki hareket mantık dışı ve gayri ciddiydi. Önünde uzun bir yol olduğunu öğrenmesi gerek. Her ikisinin de bu sezon genel performansları çok iyi ama Sebat maçından sonra dikkatlerinin çekilmesi gerek.
       Şampiyonluğa giden bir takımın oyuncularının ne bencil oyun ne de ciddiyetsizlik lüksü olabilir. Aksi takdirde sekiz puan farkının kapandığı bir ligde altı puanın kapanması hiç de zor değil.
       
       Not: Vatani görevimi yerine getirmek üzere askere gidiyorum. Bu nedenle bu haftaki yazı bu sezonki son yazım. Döndüğümde tekrar görüşmek üzere. Herkese sağlıklı ve mutlu günler diliyorum.
       
 
 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Spor Kapak | Futbol | EURO2000 | World2000 | Basketbol | NBA | Formula1 | Motor Sporları
Tenis | Olimpiyat | Diğer | Foto Galeri | Yardım | Araçlar | Arama |Bize Yazın
Reklam | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları