|
26 Ağustos Beylikdüzü McDonaldsda derin dondurucuya kapatılan 10 yaşındaki Leyla Alkışla gündeme gelen sokak çocuklarında ailelerin suçlu olduğu ortaya çıktı. Küçük Leylanın babasının maddi durumunun kötü olmadığı halde çocuğunu bile bile sokağa gönderdiği için hakkında soruşturma açılması bekleniyor. Umut Çocukları Derneği Başkanı Yusuf Kulca, devletin bu konuya son 3-4 yıldır sahip çıktığını ancak gerek vatandaşların, gerekse ailelerin bu konuda daha duyarlı olmalarını istedi. |
Dünyada 100 milyon çocuk sokaklarda! Leyla'nın babasına ceza göründü |
|||
Lütfen sokak satıcılarından, çocuklardan özellikle bu tür alışverişlerinizi kesin, para vermeyin. Sizin farkında olmadan verdiğiniz fazla paralar bu çocukların sokakta daha fazla kalmasına ve hatta sayılarının çoğalmasına sebep oluyor şeklinde bir uyarı bu bence.
YUSUF KULCA Umut Çocukları Derneği Başkanı |
ABye girmek için ciddi hazırlıklar içinde olan Türkiye, yıllardır kanayan bir yarayı sarmak için kenetlendi. Beylikdüzü McDonaldsda derin dondurucuya kapatılan 10 yaşındaki Leyla Alkışla başlayan sokak çocuklarına bakış masaya yatırıldı ve çözüm arayışları ciddi ciddi tartışılmaya başladı. Uzunca bir süredir sokak çocuklarının sorunlarına çözüm arayan Dernek Başkanı Yusuf Kulca devletin bu konuda yıllardır ciddi bir çaba içinde olduğunu ancak sorumsuz aileler yüzünden sorunun boyutlarının büyüdüğünü söyledi. Türkiyede sokakta çalıştırılan tüm çocukların ailelerinin olduğu biliniyor. Özellikle Devlet Bakanı Hasan Gemicinin iki yıl önce sokakta çalıştırılan çocukları istismar eden aileleri mahkemeye vermesiyle başlayan süreçte, devlet ciddi girişimlerde bulundu. Halen bu davalar İstanbul, Ankara ve diğer illerde devam etmekte. 10un üzerinde aileye dava açıldı ancak mahkemeler takipsizlikle sonuçlandı. Mevcut yasaların ailelerin cezalandırılmasını öngördüğünü söyleyen Dernek Başkanı Kulca, Şu anda mevcut yasalar ailelerin cezalandırılmasını öngörüyor zaten. Tekrar bir yasanın olması gerekmiyor. Bunu kullanarak devlet, biraz gözdağı vermek, bu çocuklara kendi ailelerin sahip çıkmasını sağlamak amacıyla bunu yapmaya başladı. |
|||
Yıllardır sokak çocukları için büyük savaş veren Yusuf Kulca vatandaşlardan çocuklara yardım diye para vermemelerini istedi. |
Valilik kararnamesi de buna bir örnek. 3 ila 6 ay hapis öngörüyor ama bu hapis cezası en son düşünülen çare. Basın ve medyanın da burada suçu var. Basın ve medya yıllardır sokak çocuklarıyla ilgili yaptıkları haberlerin çoğunda sokaktaki çalıştırılan çocuklarla ilgili görüntüler verdiler. Yani camları silmeye çalışan, mendil satan, tartı aletinin başında olan veya sabit yerlerde dilenen çocukları da sokak çocuğu gibi verince halkın kafası karıştı burada. Bu iki kavram birbirine karıştırıldı. Hangisi sokak çocukları. Sokakta aileler tarafından istismar edilen çocuklar. Ben istismar edilen ve sokakta çalıştırılan çocukların hepsinin birer ailesi olduğunu tekrar vurgulamak istiyorum dedi. PARA VERİNCE SOKAKTA KALIYORLAR Valiliklere gönderilen genelgede çocuklara para verilmemesinin gerektiğini söyleyen Kulca, bu genelgeyle verilen mesajı da şöyle özetledi: Lütfen sokak satıcılarından, çocuklardan özellikle bu tür alışverişlerinizi kesin ve para vermeyin. Aslında sizin farkında olmadan verdiğiniz fazla paralar, bu çocukların sokakta daha fazla kalmasına ve hatta sayılarının çoğalmasına sebep oluyor şeklinde bir uyarıdır. Ben bu işin içinde yıllarca olan bir kişi olarak şunu söyleyebilirim. Sokakta çalıştırılan çocuklar, sokakta aile denetimlerinden uzak yaşıyorlar, sokakta olumsuz modellerle karşı karşıya kalıyorlar, hangisinin doğru hangisinin yanlış olduğunu bilmeden yaşıyorlar. Bunlar geç saatlere kadar İstanbul sokaklarında her türlü tehlikelere açık bir şekildeler. Sokakta başına her şey gelebilir; öldürülebilir, tecavüze uğrayabilir, kaçırılabilir, istismar edilebilir. YETİŞKİN MODELİ ÇİZİYORLAR Böyle olmasa bile, bu çocukların sokaktaki özgür ortamından dolayı rahatlıkla sigara alışkanlığına başladılar. 7 yıldır bunu gözlemliyoruz. Çok rahatlar, davranışları değişiyor. Çocuk değiller artık, daha yetişkin bir modeli çiziyor. Onun dışında sokakta yaşarken, sokağın özgür ortamından dolayı aileleriyle problemleri olan bir çok çocuğun, yakın bir süre içinde de sokakta yaşayan çocuk haline geldiğini söyleyebilirim. Tiner bağımlısı olduğunu söyleyebilirim. Aileler bunun gerçekten farkındalar ama iş işten geçiyor. O bakımdan bu genelgenin desteklenmesi gerekiyor. Kesinlikle aileler birinci derecede sorumlu olduğunu söyleyen Kulca, bu çocuğu doğuran, onun geleceğini de sağlamakla yükümlü olduğunu söyledi. ÇOCUK BAŞINA 30 MİLYON Devlet geçtiğimiz aylarda sorunun sağlıklı çözümü için yayınladığı bir genelgeyle nakdi yardım yönetmeliğini de devreye soktu. İki yıldır sokakta çalıştırılan çocuklar konusunda ilgili bakanlıklar ciddi çalışmalar yapıyor. Halen devlet fakirlik nedeniyle çocuklarını sokakta çalıştırılan ailelere çocuk başına 30 milyon lira veriyor. Genelgede paranın yanında çocuğun bütün masraflarını, eğitim masraflarını karşılayacağını belirtiliyor. Ayrıca bu aileleri yeşil kart kapsamına alındığı biliniyor. Yetkililer tüm bu çalışmalara rağmen ailelerin bu durumu istismar ettiği ve çocuklarını sokaklara gönderdiği orataya çıktı. GENELGEYE GÖRE Başkan Yusuf Kulca, çocukları gerçek anlamda sevmeyen ve onun yüksek yararını düşünmeyen ailelerin de cezalandırılmasında çok önemli bir etken olduğunu belirtti. McDonaldsdaki olayla birlikte kararlılık olduğunu söyleyen Kulca genelgenin en önemli mesajını ise şöyle aktardı: Bu genelge bütün İstanbullular sorumludur diyor. Bu çocukların yararına başta ilçe belediye başkanları ve büyükşehir belediye başkanı, belediyeler kanununda kendisine verilmiş olan yetkileri kullanmak zorundalar. Üniversitelerin, psikiyatri, psikolog, pedagog, sosyal hizmet uzmanı yetiştirilen öğrenciler 4., 5., ve 6. sınıf öğrencileri gelip bu alanda staj yapmaları gerekiyor. Yüksek lisans, doktora yapmaları, burada biraz daha uzmanlaşmaları gerekiyor. Araştırmaların sayısının çoğalması gerekiyor. İşadamlarına, politikacılara, aydın insanlara ve sanatçılara da çok görev düşüyor. Bu genelgede onların da çok büyük sorumlulukları var. Halka çok büyük sorumluluk düşüyor. Diyorlar ki halka da, (Lütfen artık bu tür yardımlarınızı sivil örgütlerle, denetim kuruluşlarıyla birlikte yapın.) Basın ve medyaya da görev düşüyor. Lütfen sokak çocuklarıyla ilgili, sokakta çalıştırılan çocuklarla ilgili olumsuz şeyleri gündemde tutmak yerine olumlu tarafları ve bu çalışmaları destekleyen haberlerin daha büyütülerek verilmesinin bu işin çözümünde çok büyük bir katkı olacağını düşünüyorum. SAYILARINI BİLMİYORUZ Sokak çocuklarının sayısını tam olarak bilmediklerini söyleyen Kulca, 3 ila 4 bin arasında olduğunu tahmin ettiklerini belirtti. İstanbul eski Valisi Kutlu Aktaş zamanında başlatılan sokak çocuklarına sahip çıkalması projesinin, şimdiki Vali Erol Çakır tarafından sürdürüldüğüne dikkat çeken Kulca, çocukların sokakta kötü alışkanlıklardan kurtulmaları için vatandaşın ihbar da bulunmasını istedi. McDonaldsın önemli bir işlevi olduğunu söyleyen Kulca, şirketi iki kişiyi görevden uzaklaştırmakla bu işi çözdüğünü düşünmesinin yanlış olduğunu söyledi. Kulca diğer hamburgeciler, lokantacılar ve esnafın da bu çocuklara kötü davrandığını söyledi. Herkesin bu çocukları istismar ettiğini söyleyen Kulca sözlerini şöyle sürdürdü: Bu çocuklar zaten birçok kişiler ve kurumlar tarafından istismar ediliyordur. Bunun vurgulanması lazım. Mc Donalds bir örnekti zaten. Bu çocuklar aşağı yukarı bir şekilde yaşıyorlardı. Ama araba camlarını silmeye çalışırken arabayı kullanan kişi tarafından istismar ediliyordu, gelin arabalarının önünü kesmeye çalışırken, üzerine üzerine araba süren bir çok insan görüyoruz. Herkes istismar ediyordu bir şekilde. Bence bu çocuklar istismar ederek, korkutarak, şiddete başvurarak veya uzaklaştırarak bu işin çözülebileceğini düşünüyorlarsa devam etsinler. Ama bunun böyle olmayacağını çok iyi bilmeleri gerekiyor. Bu çocuklar şu anda küçükler. Bir tokatla uzaklaştırılabilirsiniz ama yaşları gittikçe büyüyor. Ve ileride bu şiddetin karşılığını da şiddet olarak verecekler. Bu şiddetin bir bedeli vardır ve bu bedeli topluma ödeteceklerdir. O bakımdan bu bedelin ödenmemesi için burada herkese büyük görev düşüyor. O yüzden de istismar son verilip kucak açılmalı. Cemil Paşanın çok güzel bir lafı var: (Çocuğu çocuktan daha aciz bir insan döver) Çocuktan çok daha aciz insanlar varsa çocuklarını dövmeye devam etsinler. Ama ben inanmıyorum ki çocuktan daha aciz bir insan olsunlar. ŞİDDET, ŞİDDETLE ÖĞRENİLİR |
|||
Balıklı Rum Hastanesi psikiyatristlerinde Doç Dr. Bengi Semerci, devletin önce aileleri eğitmesi gerektiğini söyledi. |
Balıklı Rum Hastanesi Psikiyastristlerinden Doç Dr. Z. Bengin Semerci çocukların sokakta birşeyler satmaya başladıktan çocukluklarını yitirdiklerini ve birer yetişkin gibi hareket ettiklerini söyledi. Çocukların sokakta satış yaparken büyük şiddet olaylarına da maruz kaldığını söyleyen Semerci, şunları söyledi: Çocuk gündeme bir kızın buzdolabına kapatılmasıyla geldi ama gösterdikleri alan çok geniş bir alan, o çocuğun olduğu alan. Buzdolabına kapatıldığı için bulunabildi. Çünkü McDonalds gibi bir kurum, herkesin gözü önündeydi. Ama herhangi birisi o çocuğu çalılıkların arkasına çekebilirdi ve cinsel bir tacizde bulunabilirdi. Bu durumda ne bulunanı bulabilirdiniz ne de o çocuğun ondan sonra yaşayacaklarını düzeltebilirdiniz. KİBARCA SÖYLEYİNCE Bu bir güvensizliktir. Bulunduğunuz yere güvensizlik, insan ilişkilerine güvensizlik, bütün yaşamı boyunca böyle gider. Şiddet de şiddetle öğrenilir. Sizi birileri şiddet gösterdiği zaman siz de gücünüz oranında ona şiddet gösterirsiniz. Dikkat ediyorsanız, çocuklar kovalandığı zaman, cam silmek için arabanızı durduruyordur. Biraz kibarca söylediğiniz gitmiyorlar. Herkes biraz ters söylüyor. Belki o anda gücü yetmediği için size bir şey yapmıyor ama orada size aynı kötülükte bir lafla bir süre sonra karşılık vermeye başlıyor. Ve gücü yettiği zaman bu çocuklar, herkesin halk arasında bilinen deyimiyle, psipokat ya da antisosyal kişilik sorunları dediğimiz daha bilimsel. Çocukların şiddeti gösterenlere karşı, dünyada kendilerine sağlam bir yer edinmek için şiddetle karşılık vermeye başlayacağını söyleyen Semerci, bunun da bütün bir toplumun şiddetin içinde yoğrulması anlamına geldiğini belirtti. Psikiyatrist Semerci, Size biri bağırırsa siz de ona bağırırsınız, ve her bağırana bağırarak karşılık vermek, istediğine küfrederek karşılık vermek, içene içerek karşılık vermek, sonra her olayda bıçak çekme, silah çekme gibi bir gelecek sizi bekler dedi. ÖNCE AİLELER EĞİTİLMELİ Semerci, 10 yaşındaki Leyla Alkışla başlayan tartışmalarla birlikte ailelerin de eğitilmesi gerektiğini söyledi. Ülkemizde bu çocukların sokak çocuğu olmadığını, çalıştırılan çocuklar yada çocuk işçiler olarak adlandırılmasını söyleyen Semerci, sokak çocuklarından anne babası olmayıp, evi olmayıp sokaklarda yaşayan çocukların kastedildiğini ifade etti. Semerci, ailelerin eğitimi konusunda ise şunları söyledi: Bu çocuklar bir aileleri olan ve emekleri ailelerince sömürülen çocuklar. Bu çocuklar para kazandıklarını farkettiklerinde, aileler de bu çocukların bir getirileri olduğunu farkettiklerinde bu işin boyutu daha da artıyor. O zaman okuldan alınıyor, direkt çalıştırılmaya yollanıyor. Bir kere devletin görevi bu aileleri denetlemek, aileleri eğitmek. Tabii ki o ailelere bir sosyal güvence sağlamak. Eğitimin boyutu da her anlamda, bakabileceğiniz kadar çocuk sahibi olmaktan başlıyor. gecekondu bölgelerinin yaygınlaşmasını, köyde kente göçün engellenmesi. EHLİYET KURSUNA GÖNDERDİKLERİMİZ |
|||
İstanbul eski Valisi Kutlu Aktaş zamanında başlatılan sokak çocuklarına sahip çıkalması projesinin, şimdiki Vali Erol Çakır tarafından sürdürüldüğüne dikkat çeken Kulca, çocukların sokakta kötü alışkanlıklardan kurtulmaları için vatandaşın ihbar da bulunmasını istedi.
|
Bunlar böyle gündeme geldiği zaman cımbızla çekilen konular. Sorun aslında hep birbirine eklenen şeyler. Bunların bir basamağını düzeltmediğiniz zaman o cımbızla ulaştığınız yeri düzeltip tekrar oraya koyamazsınız. En baştan sosyal konumuyla giden bir şey bu. Bir boyutu da ben hep söylerim. Saçma sapan basit arabaları kullanmak için biz insanları kursa gönderiyoruz. Sınava sokuyoruz, sonra bir belge veriyoruz. Sonra diyoruz ki; belgen olmadığı takdirde bu arabayı kullanamazsın ve yanlış yaparsan da bu belgeni elinden alırım, ya da sana ceza veririm. Her ne kadar uyguluyoruz o ayrı tartışılır. Böyle bir kuralımız var. Anne baba olmanın araba sürmekten çok daha zor ve çok daha ciddi bir iş olduğunu söyleyen Semerci, ailelerin anne- baba olmaya karar verdikleri zaman eğer üretkenlikleri varsa kimsenin onlara engel olamadığını söyledi. Böyle olunca da anne-baba olmaya hazır olmayan, nasıl olunacağını bilmeyen bir sürü ebeveynin ortalıkta dolaştığını söyleyen Balıklı Rum Hastanesi Psikiyatristi Bengi Semerci, evlat sahibi olmak anne-baba olmayı öğrenmekle başlayan bir şey. El yordamıyla öğrenilecek bir şey değil, içgüdü filan hiç değil. TİNERCİ ÇOCUKLARIN DURUMU Tiner bağımlılığının Türkiyede biraz fazla gündeme geldiğini ileri süren Semerci, tinerin Türkiyede o kadar da bağımlılık gösteren bir şey olmadığnı söyledi. Tineri tek başına ele almamak gerektiğini söyleyen Psikiyatrist Semerci şunları söyledi: Madde bağımlılığı ve onun peşinde gelen damardan ve ağızdan alınan madde bağımlılıkları herkesin sandığının aksine Türkiyede bu bir trend izlemekte. Artıyor. Herkesin sandığı gibi sadece sokak çocuklarında ve orada burada olan bir şey değil. Her sosyo-ekonomik düzeyde ve her yerde. Belki tinerci çocuklar geçen seneki olay nedeniyle gündeme geldiler ama bir kere ailelerin baştan bağımlılık bir risktir. Hele bazı aileler için çok büyük risktir. Nedir bu riskler: Bir, eğer ailede bir bağımlılık öyküsü varsa, bu çok önemli. Bağımlılık biraz genetik yönü olan bir şey. İlla tiner bağımlığı olanın çocuğu da tiner bağımlısı olacak anlamında değil ama ne bileyim alkol bağımlılığı olabilir, başka bir bağımlılık olabilir. ÇOCUKLARIN DIŞ DÜNYADAN KORUNMASI Bağımlılığın genetik bir risk olduğunu söyleyen Semerci, aile ortamındaki düzen, çocuğun aile içinde korunması, saklanması, desteklenmesi, çocuğa verilen önem, çocuğun dış dünyaya, buradan gelecek bütün tehlikelere karşı korunmasının da büyük önem taşıdığına işaret etti. | |||
Ergenekonda 16 kişi daha gözaltında | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||