|
İhracatta 2006 hedefi 75 milyar $ İhracat yeni bir rekora gidiyor |
|||
Geçen yıl aralık ayı ihracatı da 2002nin aynı ayına oranla yüzde 50.6 artışla 4.91 milyon dolara ulaştı. Türkiye İhracatçılar Meclisi verilerine göre, 2003 Aralık ayı ihracatı da geçen yılın aynı ayına oranla yüzde 50.6 artışla 4 milyar 910 milyon dolara çıktı. SANAYİ ÜRÜNÜ İHRACATI 40 MİLYAR $I AŞTI Türk Lirasındaki değerlenmenin yarattığı olumsuz koşullara rağmen Türkiye 2003 yılında ihracatını 2002 yılına göre yüzde 32.4 oranında artırarak 47 milyar 892 milyon dolara kadar yükseltti. Bu gelişmede, euro cinsinden ihracatın, toplam ihracat içerisindeki payının yüzde 50ler düzeyinde seyretmesinin de etkisi oldu. Euronun dolar karşısında değer kazanması dolar cinsinden ithalatın daha yüksek hesaplanmasına yol açtı. 2003 yılında Türkiyenin sanayi ürünleri ihracatı ilk defa 40 milyar doları, tarım ürünleri ihracatı ise 6 milyar doları aştı. Sanayi ürünleri ihracatı 2002 yılına göre yüzde 32.4 oranında artarak 40 milyar 177 milyon dolara kadar yükseldi. Tek başına sanayi ürünü ihracatı bile 2002 yılındaki 36 milyar 147 milyon dolar olan toplam ihracatı aştı. Sanayi sektörünün ihracat performansını özellikle taşıt araçları ve yan sanayii, demir ve demir dışı metaller ile makina ve aksamları ihracatındaki yüksek büyümeler belirledi. 2003 yılında taşıt araçları ve yan sanayii ihracatı yüzde 52.3 oranında artarak 4 milyar 761 milyon dolardan 7 milyar 251 milyon dolara kadar çıktı. Demir ve demirdışı metaller ihracatı yüzde 36.3 artarak 5 milyar 389 milyon dolara ulaştı. 2003 yılında hazır giyim ve konfeksiyon ihracatı yüzde 25.6 artarak 11 milyar 517.9 milyon dolara, elektrik-elektronik ihracatı yüzde 25.7 artarak 4 milyar 382.3 milyon dolara, makine ve aksamları ihracatı yüzde 42.9 artarak 1 milyar 480.2 milyon dolara, çimento ve toprak ürünleri ihracatı yüzde 21.1 artarak 1 milyar 395.8 milyon dolara çıktı. İşlenmiş petrol ürünleri ihracatı geçen yılın tümünde yüzde 33.6 artarak 3 milyar 579.4 milyon dolara ulaştı. Tarıma dayalı işlenmiş ürün ihracatı da yüzde 25.6 artarak 5 milyar 45.5 milyon dolara yükseldi. Tekstil ve hammaddeleri ihracatı yüzde 23lük artışla 3 milyar 663.7 milyon dolar, deri ve deri ürünleri ihracatı yüzde 33.3 artarak 997.3 milyon dolar, halı ihracatı da yüzde 32.2 artarak 384.5 milyon dolar oldu. Tarım ürünleri ihracatı yüzde 33.6 artarak 6 milyar 86.1 milyon dolara yükseldi. 2003 yılında bitkisel ürün ihracatı yüzde 31.7 artarak 4 milyar 633.9 milyon dolara yükseldi. Bunun 1 milyar 520.7 milyon dolarla en büyük bölümünü oluşturan hububat, bakliyat, yağlı tohum ve ürünleri ihracatı yüzde 41.9 arttı. Yaş meyve-sebze ihracatı yüzde 27.8 artarak 696.6 milyon dolar, meyve ve sebze ürünleri ihracatı yüzde 41.4 artarak 642.7 milyon dolar, fındık ve mamulleri ihracatı yüzde 13.8 artarak 660.6 milyon dolar, tütün ihracatı yüzde 10.8 artarak 420.3 milyon dolar, kuru meyve ve mamulleri ihracatı yüzde 18.3 artarak 492.9 milyon dolar oldu. Hayvansal ürün ihracatı yüzde 19.6lık artışla 335.3 milyon dolar, ağaç ve orman ürünleri ihracatı yüzde 47.6lık artıyla 1 milyar 116.9 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2003 yılındaki madencilik ihracatı da yüzde 27.6 artarak 1 milyar 628.3 milyon dolar oldu. SATICI: REKABET GÜCÜ ARTIRILMALI TİM Başkanı Oğuz Satıcı, Çırağan Otelinde düzenlediği basın toplantısında, gerekli karın elde edilemediğini belirterek; bunun özellikle AB uyum yasaları konusunda atılan adımlara karşılık ekonomik alandaki adımların yetersizliğine bağladı. Açıklamada, bugüne kadar, istikrarın ve güven ortamının sağlanması yolunda atılan adımlar devam ederken, ortaya çıkan krizlerin en az hasarla atlatıldığını ve doğru yönetildiğini söylemek mümkünse de AB uyum yasaları için atılan görkemli adımların dışında hükümetin ekonomik alanda henüz gerçek anlamda hiçbir yapısal reforma başlayamadığı kaydedildi. Bu anlamda, 2004ün pekişen güven ortamında iktisadi alanda temel yapısal problemlerin çözülmesi için hızlı ve gerçek adımların atıldığı bir yıl olmasını gerektiğini vurgulanan açıklamada, yapılması gerekenler de şöyle sıralandı: Türkiyenin rekabet gücünün arttırmamız gerekiyor. Girdi maliyetlerini geri çekip yatırım ortamını düzeltmemiz ve yatırım yapmak isteyeni özendirmemiz gerekiyor. Bunun sihirli anahtarı kardır. Türkiyeyi önümüzdeki beş yıl içinde ortalama yüzde 6-7 büyüyen bir ülke haline getirmek gelecek nesillere tarihsel borcumuzdur. İhracatımızdaki artışın hız kesmemesi aynı tempo ile sürebilmesi için gereken önlemleri almamız ihracatçımızın önünü açmamız gerekiyor. Yapısal sorunlarımızın temelinde kamunun büyüklüğü, hantal ve verimsiz çalışıyor olması geliyor. Kamuyu bir an önce küçültmek, devletin asli görevlerine dönmesini sağlamak şarttır. Bu anlamda 2004ün en temel meselesi kamunun yeniden ele alınması sağlıklı bir tartışma ve mümkün olan maksimum mutabakatla reform edilmesidir. Açıklamada, bu yıl kayıt dışı ile gerçek bir mücadelenin başlatılması, akla ve vicdana sığmayan bu adaletsizliğin ortadan kaldırılması ve kamunun kayıt dışı olanı yakalayıp kayıt altına alması istendi. 50 MİLYAR DOLARLIK BARAJI AŞMALIYIZ Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen de, ihracat rakamlarının açıklandığı basın toplantısında 2004 yılı programında 51.5 milyar dolarlık ihracat, 75 milyar dolar civarında ithalat hedeflendiğini anımsatarak, şunları kaydetti: Ben şuna inanıyorum ki geçen yıl program hedefini aşmak için elinden gelen gayreti gösteren ihracatçımız, 2004te 55 milyar doları geçmek için çalışmak zorunda. Bunu yapacağız. Bu rakamı gerçekleştirebileceğinize inanıyorum. 2004 yılında birinci basamak 50 milyar dolarlık psikolojik barajı aşmak. Arkadaşlarla oturup bu yıl ciddi bir çalışma yaptık. Türkiyenin 2023ünü sizlerle çizmemiz lazım. İlk önce 2010 hedefimiz, 100 milyar doları aşmak. 2006 sonunda 75 milyar doları zorlayacağız. 2023te sizlerle beraber Allah izin verirse Türkiye, 500 milyar dolar ihracat rakamını aşacak. Bu erişebilir, ayakları yere basan bir hedeftir. Biraz zorlar ama bunu gerçekleştirebileceğinize inanıyorum. TLNİN DEĞERİNE KAVUŞMASI ÖNEMLİ Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, TLnin aşırı değerinin ortadan kalkmasının önemli olduğunu söyledi. Tüzmen, ortalama kurun önemli olduğunu vurgulayarak, dolar geçen yıl sonundaki 1 milyon 300-400 bin seviyesinde olsaydı, bu ihracat artışının yakalanamayacak olduğunu söyledi. Kendileri için aşırı değerlenmiş olan TLnin, bu aşırı değerinin ortadan kalkmasının önemli olduğunu belirten Tüzmen, aşırı değerli TLnin yerli sanayi üzerinde olumsuz etkisi olduğunu vurgulayarak, TLnin aşırı değerlenmesini bizim yurtdışındaki işçiliği, yurtdışındaki başka sanayileri ve tarım ürünlerini sübvanse etmek demektir. DIŞ TİCARET AÇIĞI TEHLİKELİ DEĞİL Dış ticaret açığından korkmamak gerektiğini dile getiren Tüzmen, şunları kaydetti: Dış ticaret açığının, toplam dış ticarete oranı önemli. Bu oran, yüzde 20ler seviyesinde olursa çevrilebilir, bu çok tehlikeli bir gidiş göstermez. 20 milyar dolara yakın dış ticaret açağı ile 2003ü kapatttık. 115 milyar dolarlık dış ticaret hacmi içinde 20 milyar dolarlık bir açık çok fazla değil. Şu anda, dış ticaret açığını tehlikeli bir açık olarak görmüyorum. Türkiye gibi gelişmekte olan bir ülke ekonomisi için sağlıklı bir göstergedir. Önemli olan ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 70ler seviyesinde tutulmasıdır. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||