|
Geçen yılın 11 ayında 32 milyar 914 milyon 209 bin dolar olan ihracat, bu yılın aynı döneminde 43 milyar 39 milyon 637 bin dolar seviyesinde gerçekleşti. Kasım ayında sağlanan 4 milyar 40 milyon 317 bin dolar olan ihracat gelirinin yüzde 80.8i, sanayi ürünlerinden elde edildi. 3.2 milyar dolar olan sanayi ürünleri ihracat tutarı içinde en büyük payı 888.8 milyon dolar ile hazır giyim ve konfeksiyon aldı. Taşıt araçları ve yan sanayi ürünleri ihracatı 597.5 milyon dolar ile hazır giyimi izledi. Kuru meyve ve mamulleri ihracatı yüzde 4.5 gerileyerek 60.3 milyon dolara, canlı hayvan, su ürünleri ve mamulleri ihracatı da yüzde 14 gerileyerek 42.1 milyon dolara indi. SATICI: İHRACATIN SEYRİ OLUMLU TİM Başkanı Oğuz Satıcı da, yaptığı açıklamada, Kasım ayında yeni bir rekor kırılamadığını ancak ihracatın olumlu seviyede olduğunu vurguladı. Resmi verilere göre ihracat 4.2 milyar dolarla temmuzda rekor kırdı. Satıcı, ihracat artışının motoru olan ve toplam ihracatın yüzde 84ünü oluşturan sanayi sektörü ihracatının geçen yılın ocak-kasım dönemine göre yüzde 31.1 artışla 36.16 milyar dolara ulaştığını belirtirken, bu tutar içinde hazırgiyim ve konfeksiyon ihracatının başı çektiğine işaret etti. Konuşmasında, ihracatta ulaşılan yüksek seviyelere rağmen ihracatçının kurdaki düşüş ve yüksek maliyetler nedeniyle zarar ettiğini yineleyen Satıcı, TİMin ihracatta ilk ve ikinci 500 firma anketi ve diğer paralel araştırmaların sonuçlarına değinerek şöyle konuştu: Kurların düşmesi ve maliyetlerin yüksek kalması karşısında zarar eden şirketlerin haykırışlarına kayıtsız kalan kesimlerin birçoğunun, geçen yıldan bu yana hem bono-tahvil hem de mevduat hesaplarında ciddi artışlar olduğunu gözlemledik. Bazı şirketlerimizin zararlarını bu hesaplardan karşıladıkları, bazı şirketlerimizin de yatırımlarını bu kalemlerden finanse ettikleri anlaşılmaktadır. KOBİ şirketleri elbette bu tarzda bir finans mühendisliğini başaracak alt yapıya sahip değillerdir... bu alanı görmezlikten gelmenin yaratacağı sorunları hesap etmek gereklidir diye düşünüyoruz. Satıcı, 1995-99 yılları arasındaki faaliyet dışı gelir alışkanlığının düşük kur-yüksek faiz trendi sebebiyle 2002-03 yıllarında tekrar gündeme gelmekte olduğuna işaret ederken, ayrıca her türlü işlemlerini ilgili kanun ve mevzuatlar çerçevesinde kayıt içinde yapan ihracatçıların, kayıt dışında kalanların yarattığı haksız rekabete maruz kaldıklarını ifade etti. Dış ticaret açığının aşağı çekilmesi gerektiğini de söyleyen Satıcı, Sürdürülebilir de olsa yüksek dış ticaret açığı, eğer üretim ve sanayide bir kalkınmaya yol açmıyorsa birkaç yıl sonra karşımıza çok daha ciddi bir sıkıntı olarak çıkacaktır dedi. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||