Home page
Haber Menüsü


Kültürel varlıkların tahribinde
tek suçlu baraj gölleri değil
Prof. Dr. Mehmet Özdoğan, bugüne kadar birçok bölgede geçmişten gelen zenginliğin tümünün sulama kanalları ve arazi ıslah çalışmalarıyla yokedildiğini bildirdi.
Gaziantep
AA
10 Ağustos—  Arkeolojik ve kültürel varlıkların tahribatının her türlü yatırımda söz konusu olduğunu belirten Özdoğan, “karayolları, otoyollar, boru hatları, yeni sanayi ve turistik tesisleri, genişleyen kentler, santraller, havaalanları ve bunların gerektirdiği hammadde ocakları, kültürel mirası topyekün yok ediyor” diye konuştu.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Prehistorya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Özdoğan, arkeolojik ve kültürel varlıkların tahribine karşı duyarlı olan kesimlerde, tahribatın temel nedeninin baraj gölleri olduğu şeklinde yanlış bir izlenim oluştuğunu söyledi.
       
TAHRİBATIN BOYUTU
       Tahribatın boyutunun artık yılda 1-2 yerleşme ile değil, günde birçok yerleşmenin tahribi ile ölçülür boyutlara geldiğini kaydeden Prof. Dr. Özdoğan, “Ancak, asıl en büyük tahribatı yapan, sulama kanalları ve arazi ıslah çalışmalarıdır. Genellikle en kolay gözden kaçan da budur” dedi.
       Sulamaya yönelik bir baraj ya da göletin, akarsu boyunda belirli bir alanı etkileyeceğini ifade eden Prof. Dr. Özdoğan, şöyle devam etti:
       “Ancak, sulama kanalları yapıldıktan sonra bunun önünde kalan ovanın belirli bir eğime gelmesi, ovadaki her türlü yükseltinin düzeltilmesi, çoğu kez de ova toprağının mekanize olarak yeniden düzenlenmesi gerekir. Bunun sonucunda görünürde yine bir ova vardır ama bu toprağı aydan getirip de serilmiş gibi, hiçbir geçmişi olmayan yepyeni bir arazidir. Bu sorun, Batı ve Orta Anadolu’da birçok yerde yaşandı. Birçok bölgenin geçmişten gelen zenginliği tümü ile kayboldu. Güncel olarak önümüzde duran büyük tehlike, GAP sistemi içindeki sulanabilir ovalarda ne olacağıdır. Daha şimdiden sulama kanalları birçok höyüğü yarıp geçti. Ancak, asıl tehlike bundan sonra özellikle Harran Ovası’nda sulama projesi ile başlıyor.”
       
URFA TÜNELLERİ
       Prof. Dr. Özdoğan, GAP kapsamındaki bazı yatırımların, kültürel varlıkları tahribatına şu örneği verdi:
       “Bölgede sistemli bir kültür envanteri çalışması olmadığı için, tam olarak kaç tane yerleşmenin bu kanallardan etkilendiğini söylemeye, liste sunmaya olanak yok. Ancak, yüzey araştırması ile saptadığımız Bozova yakınlarında, Tavuk Çayı çevresindeki 2 yerleşme, Urfa Tünelleri tarafından yok edildi.
       Atatürk Barajı’ndan Harran Ovası’na su getiren kanallar da, örneğin Kazane Höyüğü’nde M.Ö. 5500 yıllarına tarihlenen Halaf kültürüne ait kısmı ortadan biçti. En azından bu kanalların güzergahında yapılacak küçük oynamalar ile bu sorunlar kolayca çözülebilir.”
       
 
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları