| | | | Merkez Bankası’nın yayınladığı “Para Politikası Raporu”nda, potansiyel üretim düzeyi gözönüne alındığında iç talepteki “göreli” bir canlanmanın yüksek enflasyon yaratma riski yaratma olasılığının düşük olduğu belirtildi.
“Döviz kurundaki gelişmeler enflasyonun ana belirleyicilerinden biri olmaya devam ediyor” denilen raporda, enflasyondaki düşüş eğiliminin sürmesi için programın tutarlı bir şekilde sürmesi gerektiğini altı çizildi.
VERİMLİLİGE DİKKAT ÇEKİLDİ
Raporun döviz kurlarına ilişkin bölümünde ise iç talepteki canlanmanın keskin olmaması varsayımı altında, önümüzdeki dönemde döviz kurunda meydana gelebilecek bir yükselişin özel kesim fiyatlarına yansımasının sınırlı kalma olasılığı bulunduğu belirtildi.
Raporda, “ancak, döviz kurundaki olası bir yükselişin kamu fiyatlarına yansıma olasılığının daha yüksek olduğu düşünülmektedir” denildi.
Verimliliğin yeniden yüksek oranlarda artmasının, yurtiçi sabit sermaye yatırımlarının üretiminde verimliliği destekleyecek şekilde hızlanmasına bağlı görüldüğü ifade edilen raporda, enflasyon beklentilerine ilişkin ise şu tespitler yer aldı:
“Yılın kalan bölümünde enflasyondaki yavaşlama eğiliminin devam etmesi ve enflasyon hedefine ulaşılabilmesi için en önemli koşul ekonomik programın titizlikle uygulamaya devam edilmesi olacaktır. Savaşın sona ermesinin ardından enflasyonda görülen olumlu gelişmelerin önümüzdeki dönemde de devam edeceği düşünülmekle birlikte fiyat artışlarının seyrini etkileyebilecek bazı riskler de bulunmaktadır. Bu risklerin ilki yılın ikinci yarısında iç talepte görülebilecek olası bir canlanma eğilimidir. Döviz kuru gelişmelerinin önümüzdeki dönemde nasıl bir seyir izleyeceği de enflasyon açısından önem taşımaktadır. Döviz kurlarında keskin bir artış olmaması, program harici kamu fiyatlarına başvurulmaması ve iç talep canlanmasının yüksek enflasyon yaratacak düzeyde gerçekleşmemesi durumunda fiyat artışlarındaki olumlu eğilimin önümüzdeki dönemde de süreceği ve enflasyonun yıl sonu hedefine yaklaşacağı öngörülmektedir.”
Raporda, sonuç olarak, yılın ilk çeyreğinde enflasyondaki düşüşte duraklamaya neden olan gelişmelerin kalıcı olmadığı ve bu geçici koşulların ortadan kalkmasıyla birlikte enflasyonun yeniden düşme eğilimine girdiği görüldüğü belirtildi. Bu eğilimin sürmesi için oluşan güven ortamının orta ve uzun dönemde de devam etmesinin sağlanması gerektiği bildirilen raporda, “Ekonomik programın tutarlı ve kararlı bir şekilde uygulanmasına taviz verilmeden devam edilmelidir” denildi. | |
Tüketici güveni Temmuz'da hız kesti
Bankaların kara tahtaları siliniyor
