 |
|
|||||
 |   |  |  | |||||||||||||||||||||||
| ||||||||||||||||||||||||||
  |
 |
|||||||
|
|||||||
|
|||||||
| “Bir müttefik bize bunu nasıl yapar?”. Türk kamuoyunun yaşadığı öfke ve hayal kırıklığını böyle özetleyebiliriz. Tezkere reddedildiğinde Amerikan kamuoyu da herhalde aynı soruyu sormuştu. Şimdi onları daha iyi anlamak mümkün. Ama bu noktadan hareketle “tezkereyi reddederek bunu hakettik” diye düşünmek son derece yanlış. Biz aylarca ABD’yi oyaladıktan sonra tezkereyi redderek nasıl büyük bir hata yaptıysak, şimdi de aynı vahamette bir hatayı Amerika yaptı. “Bu bir tezkere intikamı mıdır”, tartışılır. Ancak tezkere süreci sonrasında oluşan “yeni ilişkinin” sonucu olduğu tartışılmaz. Artık ‘stratejik müttefik’ olmadığımız net biçimde ortaya çıktı. ABD’yle stratejik müttefik olmasak da, yeni ilişki tarzımız hayli mesafeli de olsa, bu yapılanın, hadi aptalca demeyelim ama hiç akıllıca olmadığı ortada. Cinayet masası ekipleri, bir olayı çözerken ilk olarak “Bu ölümden kimin çıkarı var?” sorusunun cevabını ararlar. Benzer yöntemi uygulayarak biz de “11 Türk askerinin, böyle düşmanca bir tavırla gözaltına alınmasının kime ne faydası var?” diye sorabiliriz. AMERİKA’YA NE FAYDASI VAR? Önce “Amerika’ya ne faydası var?” diye bakalım. Acaba Türkiye’den tezkerenin intikamını almak gibi bir ilkel duyguyla mı hareket ettiler? Hiç mantıklı gelmiyor. Amerikan yönetim kültürünün bu işi böyle aptalca yapmayacak kadar gelişkin olduğundan şüphe yok. Çok daha etkili yöntemler uygulayabilecek imkanları da var, üstelik. Kaldı ki, stratejik önemi her ne kadar azalmış görünüyorsa da Türkiye’de askeriyle siviliyle topyekün bir Amerikan karşıtlığı yaratmanın, Bush yönetimine şu sıra bir faydası yok. Hele Ortadoğu’yla ilgili planlar yapan bir Amerikan yönetiminin bir parça aklı varsa “küsmüş bir Türkiye’nin” avantaj değil dezavantaj olacağını görecektir. KUZEY IRAK’TAKİ KÜRT GRUPLARINA FAYDASI VAR MI? Kuzey Irak’taki Kürt gruplarına faydası var mı? Evet var..Amerika ile Türkiye arasındaki ilişkiler ne kadar gerilirse, Kürt gruplar o kadar rahat eder. Tamam Kürtler şüpheli listesinin ön sıralarında ma, bu ihtimalin doğru olduğunu varsaymak için, Kürtler istedi diye Amerikan yönetiminin böyle bir harekete geçeceğini kabul etmek gerekir ki, bu da mantıklı gelmiyor. En azından Kürtlerin gücünü abartmak gibi görünüyor. Şu ana kadar akıl yürütürken hep tek bir Amerikan yönetimi olduğu varsayımından hareket ettik. Acaba gerçekten tek bir Amerikan yönetimi mi var? Acaba Amerika’da farklı güçler mi devrede? Başka bir deyişle Amerika’da da derin devlet mi işbaşında?.. Amerikan yönetiminin, şu son krizin bile en sıcak saatlerinde bile “Türkiye ile ilişkilere önem veriyoruz” mesajlarını doğru kabul edersek, geriye tek ihtimal kalıyor, “Amerikan yönetiminden bağımsız hareket eden güçler var.” Amerikan askerlerinin de dahil olduğu bu güçlerin, Irak’ta Kürtlerle işbirliği içinde Türkiye aleyhinde girişimlerde bulunduğu varsayımı, bir senaryo olarak masanın üzerinde duruyor. DİĞER SENARYOLAR Ankara’da başka senaryolar da var. Özellikle hükümet üyelerinin ve AKP yöneticilerinin dillendirdiği bu senaryolar, “Hükümetle askerin arasını bozmak isteyenlerin girişimi” diye başlıyor ve farklı varyasyonlarla devam ediyor. Askerlere yakın çevrelerin de farklı senaryoları var. Bu işten en çok askerin zarar gördüğü, itibar kaybettiği varsayımından hareket eden bu senaryolar içinde “askerin AB uyum yasalarına direncini kırmaya yönelik bir girişimdir” uç noktasına varanlar da var. Allah kabul etsin..İnanıp inanmamak sizin bileceğiniz iş. AMERİKA GEREKÇEYİ AÇIKLAYACAK MI? Gerçeğin ortaya çıkması içinen önemli unsur, bu olayın gerekçesi... Amerikalılar neden 11 askerimizi gözaltına aldıklarını açıklarlarsa, pek çok soruya cevap bulabiliriz. Elbette hangi gerekçeyi açıklarlarsa açıklasınlar, tavırlarındaki çirkinliği haklı çıkarmayacak. Hiç bir gerekçe, bu hareketi kabul edilebilir kılmaz ama gerekçeyi bilirsek, gerisindeki asıl nedeni anlayabiliriz. Ya da farklı ve gizli bir niyet var mı yok mu, görebiliriz. Amerikalıların ciddi bir suçlamada bulunacakları görülebiliyor. Genelkurmay yetkilileri, Amerikalıların suskun kalmalarını ve askerlerimizin 60 saate yakın bırakılmamasını, ciddi bir suçlama senaryosuna hazırlık olarak kabul ediyorlar. Bu suçlamanın “Kürt Valiye suikast” olduğu yönündeki iddiaları kabul görmüyor ama Türkmenleri örgütlemek, silahlandırmak, hatta patlayıcı dahil çeşitli askeri eğitimler vermek gibi kapsamlı bir suçlama gelebileceği düşünülüyor. Şimdi Başbakan Erdoğan’ın önerisi üzerine kurulan ortak komisyon konuyla ilgili araştırma yapacak. İşte bu komisyonun ulaşacağı sonuç, Türkiye’nin bundan sonra ortaya koyacağı tavrı da belirleyecek. Bu komisyon çalışmaları sırasında Amerika’nın ortaya koyacağı gerekçenin ve araştırma sonucunun tüm çıplaklığıyla kamuoyuna açıklanmasını beklemek , fazla iyimserlik olur. Burda asıl önemli olan, Türk tarafının, bu hareketin arkasında bir ard niyet olmadığı konusunda ikna edilmesi. Gerekçe ne olursa olsun yapılan baskın ve gözaltı hoşgörülmeyecektir, ancak ortaya konacak somut bir gerekçe Türkiye’nin bundan sonra göstereceği tepkileri yumuşatabilecektir. Aksi halde?... Aksi halini düşünmemek bile daha iyi... Ümit SEZGİN...NTV ve CNBC-E Ankara Haber Müdürü | ||||
 |
|
 |
|||||||||||||||
   |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
 | |||||||||||||||||
