Home page
Haber Menüsü


Güncelleme: 14:05 TS 13 Ağu., 2000
Yeşilada
 
Eylül sendromu
 
Hükümet ekonomiyi ve piyasaları rahatlatmak için, erken seçime gitmeyeceklerini açıklamalı ve 2001 yılı bütçesini şimdiden ana parametreleriyle ortaya koymalı.
 
Atilla Yeşilada
 
2 Ağustos—  Tomatis, biber patlıcan…Perşembe günü Temmuz enflasyon verileri açıklanıyor. Biber acaip prim yapmış, balık da öyle. Hava sıcak, gıda fiyatları artar. Ama, petrol geriledi, o zaman çekirdek düşük çıkar…kimin umurunda.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Bakın göreceksiniz çok iyi de çıksa çok kötü de çıksa enflasyon verilerinin piyasalara etkisi bir-iki saati geçmeyecek. Çünkü, İTO Meclis Başkanı Atalay Şahinoğlu bebeğin adını koydu: Eylül Sendromu. Tüm Türkiye Eylül ayına kitlendi, dananın kuyruğu o zaman kopacak.
       
TÜKETİM FRENLENEMEZ
       Enflasyon Eylülde çıkışa geçerse, bu düşük faizlerle ve sabit-imsi kurla tüketimi bir daha tutamazsınız. Hele, Hazine’nin ayda piyasaya 3-4 milyar dolar pompalayacağı bir ortamda. Ama, enflasyon Eylül sendromunun sadece bir yüzü. Öteki yüzü politik. Herhalde Eylül’de, tabii Ekim’e de sarkabilir, Yüce Mahkeme Fazilet Partisi ile ilgili kararı açıklayacak. Hükümet diken üstünde, FP kapanır, iki düzine milletvekili politikadan men edilirse, ara seçim. Hatta işin ucu erken seçime bile varabilir. Bir kere de seçim lafı çıkarsa, bu program bir süre adam olmaz.
       Bana sorarsanız, hükümet Eylül Sendromu’nun vahametini kavradı, şimdiden meydanlara (daha doğrusu hava soğutmalı konferans salonlarına) çıkıp “Ey vatandaş, hata yapma, bu enflasyon düşecek” diye bağırmaya başladı. Bence bu etkili olabilir. Tüketimi frenlemek için bir takım tedbirlerden de bahsediliyor, ama onların fazla bir etkisi olacağını sanmıyorum. Özellikle şu ithal otoları Van gümrüğünden sokma fikri biraz kara mizaha kaçıyor. Ya, karşılığında AB bizim tekstil ürünlerini Laponya gümrüğünden sokmaya karar verirse?
       
TASARRUF ÖZENDİRİLMELİ
       Ben hükümetin yerinde olsam, tüketimi pahalandırmak yerine tasarrufu teşvik etme yönüne giderim. Mesela, Hazine sırf bireysel yatırımcıya yönelik dolar veya TÜFE endeksli arzlar yapabilir. Artık söylemekten dilimizde tüy bitti. Özel emeklilik yasasındaki vergi muafiyetini yükseltmek de kalıcı bir çözüm. Tüm bunları yapsanız dahi, ortada Yüce Mahkeme kararından kaynaklanan bir politik risk unsuru kalacak. Çözüm?
       Hükümetin Eylül Sendromu’nun her iki boyutunu da çözmek, piyasaları ve ekonomiyi rahatlatmak için yapacağı ve yüzde 100 etkili iki şey var: Birincisi, liderlerin bir araya gelip Yüce Mahkeme ne karar verise versin erken seçime gitmeyeceklerini, ara seçim halinde de kesenin ağzını açmayacaklarını halka beyan etmeleri. İkincisi, 2001 yılı bütçesini şimdiden-en azından ana parametreleriyle— ortaya koymak. Memura, çiftçiye verilecek zammı belirlemek. İç borç faizindeki düşüşten elde edilen tasarrufların popülizm yolunda harcanmayacağını deklare etmek. Buna Batı’da şeffaf politika deniyor, herhalde bizdeki adı “kerizlik” olurdu. Eğer bunlar yapılmazsa, yarı katatonik bir şekilde Eylül’ü beklemeye devam edeceğiz.
 
       
   
MSNBC News Emine Uşaklıgil
MSNBC News Atilla Yeşilada
MSNBC News Celal Pir
MSNBC News Bayram Başaran
MSNBC News Oğuz Büktel
MSNBC News Mahmut Kaya
MSNBC News Murat Yeşildere
MSNBC News Yarkın Cebeci
 
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları