| | | Açıklamalarını zaman zaman asabi tonlamalarla, kimi zaman ise müstehzi gülüşlerle süsleyen Enformasyon Bakanı, herhangi bir diplomatik kaygı duymadan sohbet rahatlığı içinde konuşuyor. Irak yönetiminin en kilit isimleri Devlet Başkan Yardımcısı Taha Yasin Ramazan ile Dışişleri Bakanı Naci Sabri de muhtelif defalar kameraların karşısına çıktıysa da, bunların Es Sahafın gölgesinde kaldığını söylemek abartı olmaz.
Muhammed Es Sahaf basın toplantılarında, gazetecilere genellikle Arapça sesleniyor. Yabancı gazetecilerin İngilizce sorularını da, önce Arapça çevirisini dinleyip sonra cevaplıyor. Oysa Es Sahaf, çok iyi İngilizce biliyor. Çünkü, dünyanın dört bir köşesinde büyükelçilik yaptığı gibi, kariyerinde Birleşmiş Milletler Irak daimi temsilciliği de var.
Iraklı diğer yöneticilerin aksine bıyık bırakmayan Muhammed Es Sahafın ekranı bu kadar iyi kullanmasında, kimilerine göre, 1968 yılında Irak televizyonunu kuran kişi olmasının payı var.
Irak yönetiminin uluslararası plandaki savaş sözcülüğünü üstlenen Muhammed Es Sahaf, kameralar karşısında cesaret gösterisi yapmaktan da geri durmuyor. Bağdat bombardımanın en yoğun gecelerinden birinde Abu Dabi televizyonunun yayınına bir binanın terasında katılmış; patlama sesleri eşliğinde konuşmuştu.
Aslında, Es Sahafın Saddam Hüseyine yakınlığı çok daha eskiye dayanıyor. Türk basınında yer alan bir fotoğrafta, 1992 yılında Ecevitin Bağdata yaptığı ziyarette, genç bir Dışişleri Bakanı olarak hemen Saddamın yanında görülüyordu. Es Sahaf, ilk Körfez Savaşı sonrasında da Irakı dünya kamuoyu karşısında savunmak gibi güç bir görev üstlenmişti.
Basın toplantılarında, önüne yığılan mikrofon tepesi ardında kaybolan Es Sahafın sert ve sıradışı üslubu, kuşkusuz savaşın ardından en çok hatırlanan anektodlardan biri olacak. Zira, dünya kamuoyu, Orgeneral Franksten köpek, Rumsfeldten yalancı sahtekar, ABD askerlerinden katırlar, kıçıkırıklar, yere batasıcalar diye bahseden bir bakana daha önce hiç rastlamamıştı. | |