| | | | ATO Başkanı Sinan Aygün yaptığı yazılı açıklamada, AKP’nin seçim beyannamesinde, hükümetin acil eylem planında ve hükümet programında vergilerin indirileceği yönünde çok sayıda vaat yer aldığını hatırlatırken, buna karşılık 100 gün içerisinde vatandaşa karşı “vergi saldırısının” başlamasından büyük üzüntü duyduklarını ifade etti. Aygün, şöyle devam etti:
“Bu muydu sizin parti programındaki, acil eylem planındaki, hükümet programındaki çiftçiye, memura, emekliye, köylüye, sanayiciye vaat ettiğiniz desteğiniz? Eğer buysa, ‘İstemez, eksik olsun’. Bu muydu sizin sivil toplum dayanışmanız, sivil toplum anlayışınız? Eğer buysa, ‘İstemez, eksik olsun’. Bu muydu partinize adını veren adaletiniz, kalkınma anlayışınız? Eğer buysa, ‘İstemez, eksik olsun’.”
Enflasyon artışının yıllık yüzde 30 düzeyinde olmasına karşın, memura yüzde 20 zam yapılmasının yanı sıra vergilerdeki artış oranının 120-5000 arasında olduğunu ve emlak, taşıt vergilerinin iki kez alınacağını kaydeden Aygün, “Vergi kutsaldır, ancak bu kutsallık devleti iyi yönetememenin bir kamuflajı haline gelmişse, iş vatandaşı istismara dönüşmüş demektir” diye eleştirdi.
“SICAK PARA ELİNİ KOLUNU SALLAYARAK DOLAŞIYOR”
ATO Başkanı, mevduatların yüzde 69’unun 425 bin kişinin elinde olduğunu, yurtdışından gelen spekülatörlerin cirit attığı Türkiye’de 665 milyar liraya kadar rant gelirlerinin vergi dışı bırakılarak yükün sadece vatandaşın sırtına bindirilmesinin adaletle bağdaşmadığını önü sürerek, şunları kaydetti:
“Sıcak para elini kolunu sallayarak dolaşıyor. Bir kuruş vergi alınmıyor. Oysa sıcak paraya 1-2 puan vergi getirilse, rant gelirleri vergilendirilse, vatandaşın yükü azalacak. Ancak, bu yapılmıyor, üreten, çalışan kesim budanıyor. TC Anayasası’nın 73. maddesi ‘Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere mali gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür. Vergi yükünün adaletli ve dengeli dağılımı, maliye politikasının sosyal amacıdır’ demektedir. Anayasa böyle diyor, diğer taraftan vergi alınması gereken kesimden alınmıyor. Bu nasıl bir mali güçtür ki, asgari ücretlide var, küçük esnaf ve sanatkarda var. Rantiyede yok. vergi ödeme gücü kaldı mı? Emekliden sağlık primi kes, memurdan ilave Emekli Sandığı kesintisi yap, çiftçinin 1.4 katrilyon liralık Doğrudan Gelir Desteği’ni verme, bu da yetmezmiş gibi Ek Motorlu Taşıtlar, Ek Emlak Vergilerini iki defa ödet. Bizim için hayati önem taşıyan ve kritik günlerin eşiğinde olan Kıbrıs’ın 50 trilyon parasını da kes. Devletin talep freni tutmuyor. Freni tutturacak fedakarlığı devlet yapmıyor, sırtındaki aşırı yükleri indirmiyor, yükü vatandaşa taşıttırıyor. Bu böyle gitmez. Dava açacağız ve Anayasal hakkımızı arayacağız.”
Öte yandan Aygün, harçlardaki artışa da değinerek, harçlardaki artışın esnaf ve tüccarı belediye kapılarında rehin bırakacağını iddia etti. Sağlık Belgesi’nden, iş yeri açma izin belgesine, eğlence vergisinden, kaynak suları harcına, tabela vergisinden, taşıtların işgal harcına kadar her kalemde artırılan vergi ve harcın ekonomik durgunluk döneminde alınan tedbirlerle çeliştiğini ifade eden Aygün, “Kayıtdışı işçilik ve kayıtdışı ekonomide patlama yaşanacak. Güven ortamı zarar görecek, büyüme olumsuz etkilenecek. Sosyal sorunlar artacak” uyarısında bulundu.
| |
Bankaların kara tahtaları siliniyor
