| | |
PROJE AÇMAZI
Ersin Arıoğlu, 1991de 2000 dolar dolayında olan kişi başı gelirimizin yıllardır 3000 dolarda takılıp kaldığını söylerken, bütçe açığı ve kara delik kavramlarının yanı sıra, eşit önem taşıyan ama az dile getirilen bir unsura dikkat çekiyor.
Türkiye portföyünde devam eden 5600 proje var. Bunların toplam bedeli 125 milyar dolar iken, bugünde dek ancak 30 milyarlık bir bölümü gerçekleştirildi, bu projelere yılda ancak 3 milyar dolar ayrılabiliyor. Bu gidişle ve yeni bir projenin devreye sokulmamaması halinde, bu projelerin tamamlanması en iyimser koşullarda 15-20 yıl alacaktır. Oysa partiler olsun, milletvekileri ya da bakanlar, veya Devlet Planlama Teşkilatı olsun, hiç kimse bu konuyu tartışmıya bile açmıyor diyor. Projelerin önceliği ve hayatiyeti tartışılmadığı gibi, ayrılması gereken fonları artırmak da gündeme getirilmiyor.
Ersin Arıoğluna göre, Türkiyenin tek çıkış yolu, yeni okullar, yeni bir eğitim sistemi, yaratıcı düşünmeyi öğrenmiş yeni bir kuşak. Bu yeni kuşak bizi Avrupa Birliğine de sokar, diğer ülkelerle de rekabet eder, yeter ki bilgi işlemesini bilsin diyor. Eğitimde yaratıcılığın teşviki, fikirleri ilintilendirebilmeden geçtiğini anlatan Ersin Arıoğlu, dünyada yaşanan değişimin Türkiye gibi geri kalmış ülkeler için önemli bir fırsat sunduğunu savunuyor. Internetin inanılmaz bir hızla yayıldığı ve saatte 100 milyon web sayfasının kurulduğu dünyamızda, yetenekleri geliştirmek için yapılacak yatırım, makineye değil, öğrenmeye öğretecek eğitmene olmalıdır. Atatürkün bıraktığı en önemli miras bilim okur yazarlığıdır diyen Ersin Arıoğlu, Atatürkün 1924de kurulacak eğitim sistemi konusunda, vizyonu geniş bir Amerikalı eğitimcisi olan John Deweyi Türkiyeye davet ettiğini anlatıyor. Böylece Köy Enstitüleri, yaparak öğretme metodunu geliştirmiş Deweyin önerileri doğrultusunda kurulur. Ersin Arıoğlu: Atatürkü anlamak, ülkeyi bilim doğrultusunda yönlendirmektir diyor.
SOSYAL SORUMLULUK
Bilim halkın diline inmeli diyen Ersin Arıoğlu, Yapı Merkezi olarak, üç projede sosyal sorumluluk üstlendiklerini anlatıyor. Üstlendikleri projeler, bilgi okur yazarı yetiştirmek misyonu ile kurulan Irmak okulu, Davutpaşada 2002 Martına kadar kurulacak ve 1 milyon ziyaretçi kapasitesi olacak Bilim Merkezi projesi ve dünya barışı için çalışan uluslararası kriz grubu ICG. Türkiyedeki gerçekleri görmek ve alarm zili çalmak gerekiyor ki Türkiye ilerleyebilsin. Kişi başına 3000 dolarlık geliri içimize sindirmemiz olanaksız. Kişi başına eğitim harcama ortalaması gelişmiş ülkelerde 1200-1500 dolar arası iken, dünya ortalaması da 200 dolar iken, kişi başına askeri harcaması 200 dolar olan Türkiyede eğitim için harcanan miktarın 150 dolar düzeyinde olması kabul edilir şey değil diyor.
Gelişmiş ülkeler araştırma geliştirmeye kişi başına 1000 dolar ayırırken, bu sayının Türkiyede 15 dolar düzeyinde olması, bu harcamada da özel sektörün payının de yüzde 20lerde kalması, Türkiyedeki sorunun cesametini gösteriyor.
Ersin Arıoğlu, dünyada bilim gelişmesinde, Amerika Birleşik Devletlerini kuranların ilginç etkisine dikkat çekiyor. 1897de yürütmeyi, yargıyı ve yasamayı birbirinden ayıran ABDnin ilk Anayasası, yazar ve bilim adamlarının yazı ve buluşlarına ilişkin telif haklarını korudu. Biz patent yasasını hala tartışa duralım, bunun sonucu, ABD, yeni buluş sayısında çok açık farkla dünya birinciliğini hep korudu. 1800lerde 3000 olan yıllık patent sayısı, 20. Yüzyılın başında 100.000lere, bugünlerde ise 600.000lere ulaştı. Türkiyede bu sayının yılda olarak 500ü aşmaması geri kalmışlığımızın çarpıcı bir ifadesi.
|
Rakamlarla Yapı Merkezi |
| | | | |
|
|
|
| 1965 kuruldu, bugün 14 şirketi bir holding bünyesinde barındırıyor.
|
| Ödenmiş sermayesi 70 milyon USD, çalışanı 1500, cirosu 240 milyon USD. |
| Raylı ulaşım sistemlerinde, prefabrikasyon teknolojilerinde, cam takviyeli plastik boru üretiminde, tünel sistemlerinde, ARGE'de ve eğitim sistemlerinde lider.
|
| Türkiye-Yunanistan-ABD arasında ile 1999'da kurulan ilk ortak girişimin ortağı olarak, boru teknolojileri konusunda uzmanlığını Balkanlara taşımak üzere. |
| |
|
| | |
| | | |