|
Yaşanan sıkıntı ve sorunlar, transfer olan oyuncunun sadece düşük verimi ve başarısızlığından ibaret kalmamakta; aynı zamanda takımda aynı mevkiide oynayacak bir diğer futbolcuyu da moral-motivasyon yönünden olumsuz etkilemektedir. Çünkü, transfer olan oyuncunun uyum sağlayabilmesi ve takıma alışabilmesi için, aynı mevkiide bir başka oyuncunun ilk 11den kesilmesi, karşımıza kaçınılmaz bir zorunluluk olarak çıkmaktadır. Bir yandan yeni transferi kazanma uğraşısı verirken, diğer yandan kadrodaki oyuncuyu da kaybetmeme ve motivasyonunu en üst düzeyde tutmak gerekmektedir ki; bunu dünyada şimdiye kadar becerebilmiş teknik adam sayısı da çok azdır. Bu anlamda teknik adamın yetkinliği ve yeterliği, kadrodaki her oyuncusunu, rekabeti hiç yok etmeden, minumum moral hasarıyla hazır hale getirme konusunda ortaya çıkmaktadır. Yapılan transferlere baktığımızda, gerçekleştirilen transferlerin; 1) Bir zorunluluktan kaynaklandığını, 2) Tribün ve diğer gelirleri arttırmayı hedeflediğini, 3) Geleceğe yönelik bir yatırım aracı olarak değerlendirildiğini görmekteyiz. Her üç koşulda da, transferin nihai amacının sportif başarı olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Bununla beraber, R.Madrid, M.United, Milan gibi üst düzey takımlarda transfer aynı zamanda mali başarıyı da hedeflemektedir. Özellikle bütçe gelirlerinin arttırılması ve dünyanın dört bir tarafında merchandise gelirlerinin yükseltilmesinde, transferler büyük bir öneme sahiptir. Bu nedenle çok da gereksinim yokken Ronaldo, Zidane, Figo gibi yıldızlar, milyon dolarlar ödenerek, kadrolara dahil edilmektedir. Kısacası bu tür takımlar, bir yıldızlar topluluğu olarak, futbolu bir show businesse çevirmektedirler. Sportif anlamda başarılı olan her transfer, kulübün mali anlamda da başarıya ulaşmasına büyük katkı sağlamaktadır. Ancak, mali anlamda başarılı varsayılan her transferin(ucuz transfer), sportif başarıyı yakalayamama olasılığı yüksektir. Transferi fayda maliyet analizi temelinde ele almaya çalışan çoğu kulüp aslında, ucuza maledilen futbolcunun (mali veya sportif amaçtan sapmalar büyüdükçe), uzaklaşılan amaçlar dikkate aldığında ne denli pahalıya geldiğini de görebilir. Ancak burada istatistiki bir genelleme yapmak her zaman doğru olmayabilir. Gerçekten, iyi etüd ve takip edilmiş bir oyuncuyu, tam da gerekli olduğu yer ve zamanda transfer eden kulüpler, sıradışı başarıları da yakalayabilmektedirler. Buna tipik örnek olarak, İspanyol Alaves ve İtalyan Chievoyu örnek verebiliriz. Bu örneğe 2000 yılının ve Lucescunun Galatasarayını da ilave edebiliriz. Yukarıda söylediklerimizin ışığında, Galatasarayın bu sezon yaptığı transferleri kısaca irdelediğimizde aşağıdaki sonuçlara ulaşmaktayız. 1. Galatasaray zorunluluktan kaynaklanan transferlerinde, olayın sadece maliyet yönünü ön plana alan, faydayı ihmal eden bir yaklaşım sergilemiştir. 2. Galatasaray, hedeflediği sportif ve mali başarıyı getirebilecek düzeyde, isabetli transferler yapamamıştır. 3. Yapılan transferler takım içi uyumu olumsuz etkilemiştir. 4. Takım içi rekabet tam anlamıyla gerçekleştirilememiş, aksine; kontenjandan oynayanfutbolcular, haksız rekabete ve düşük motivasyona yol açmıştır. 5. Yapılan isabetsiz transferler mali yapıya ek yük getirmiştir. 6. Gereksiz zaman ve verim kaybına neden olunmuştur. 7. Yatırım amaçlı yapılan transferler, geri gönderilerek veya başka takımlara verilerek, amaçla çelişen uygulamalara girilmiştir. 8. İç transferde takım için gerekli ve yeterli olan oyuncular takımda tutulmamış, şampiyon kadro dağıtılmıştır. 9. Teknik yönetim düşünce ve felsefesi ile oyun sistemine uygun oyuncu transferi gerçekleştirilememiştir. Yukarıda sayılan olumsuzluklara karşın, Galatasaray henüz sportif başarıya (Süper Lig şampiyonluğuna) ulaşma olanağına sahiptir. Ancak, Şampiyonlar Ligi gibi gerçek anlamda hem itibar hem de gelir kaybından mahrum kalınmıştır. Mevcut kadro kişisel gözlemime göre, bu yıl ki sportif başarıyı yakalayabilecek düzeyde ve kalitededir. Ancak daha üst hedefler için, kadronun ciddi revizyon ve transfere ihtiyacı vardır. Nitekim, Galatasaray Resmi Sitesinde de, Fatih Terim bu sezon yapılan transferler konusunda aşağıdaki gibi bir özeleştiride bulunmaktadır. Doğaldır ki... yeni bir takım oluştururken transferlerde bazı çelişkiler de gerçekleşti. Ancak bunun tek bir izah tarzı olabilir. Galatasaray en iyiyi ve aynı zamanda kalitesine oranla en ucuzunu aramaktadır. Bu arayış içinde bazı yanılgılar da olabilmektedir. Buna aslında yanılgı da dememek gerekiyor. Zira transfer ettiğimiz futbolcuların kalitesi konusunda kimsenin itirazı olamaz. Ancak bazı transferlerimiz çeşitli nedenlerden dolayı uyum sağlamakta zorlandılar veya Galatasarayın sisteminde beklediğimiz verimi veremediler. Bazıları ise bu verimi sağlayıncaya kadar uzun bir zaman kaybına boyun eğdiler. Yaşam şekilleri,değişik bir futbol anlayışı, alışık olmadıkları bir ülke veya kent, belki de bugüne kadar kendilerinden hiç istenmemiş talepleri yerine getirme çabasının yarattığı sıkıntılar, bu tür oyuncularımızın Galatasaraya tam anlamıyla cevap vermesini engelledi. Fatih Terim, devre arasına bir an önce en az puan kaybıyla ulaşmayı neredeyse, temel hedef gibi koymuştu camiaya. ...Şimdi, bu arkadaşlarımızın yerine aynı taleplere cevap verebileceğine inandığımız bazı yeni arkadaşlarla takviye edilmiş şekilde ikinci yarıya hazırlanacağız şeklinde konuşmasını bitiren Terimin yeniden hayal kırıklığı yaratmayacak, transferleri gerçekleştirmesini diliyoruz. Terimin herşeyin ilacı olarak gördüğü devre arası umarız ki, gerçekten de Galatasaray için öyle olur. | ||||
|
|||||||
Spor Kapak | Futbol | EURO2000 | World2000 | Basketbol | NBA | Formula1 | Motor Sporları Tenis | Olimpiyat | Diğer | Foto Galeri | Yardım | Araçlar | Arama |Bize Yazın Reklam | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||