| | | DNA testleri için kullanılan çekirdek DNA analizi yönteminde, çekirdek DNAnın zamana karşı direncinin az olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Atasoy, şunları kaydetti: Çekirdek DNAnın büyük bir ayrım gücü vardır, ama belirli bir süre geçtikten sonra bu yöntemle DNA testi yapılamaz. Bu nedenle mtDNA analizleri, çekirdek DNA analizinin mümkün olmadığı durumlarda yapılır. Kopmuş kıllar, uzun süre sıcakta, yüksek nemde ve fazla asitli toprakta kalan diş, kemik ve çekirdek DNAsı yöntemiyle çözülemeyen leke, doku ve organlar, mitokondrial DNA analizi yöntemiyle rahatlıkla incelenerek sonuçlandırılabilir.
ÇÖZÜMLENEN 2 OLAY
Türkiyede sadece Adli Tıp Enstitüsünde yaklaşık bir yıldır kullanılan mitokondrial DNA analiziyle bu yıl içerisinde 2 olayı çözüme kavuşturduk diyen Prof. Dr. Atasoy, ilkinin 10 yıl önce ortadan kaybolan bir kadın olduğunu söyledi. Prof. Dr. Atasoy, Bu kadına ait olduğu sanılan kemik kalıntıları üzerinde yaptığımız analizler sonucu, bu kemiklerin kaybolan kadına ait olduğunu belirledik dedi. Diğer olayda ise Ege Bölgesinde kaybolan Alman bir turistin, kemik kalıntıları analizlenerek öldüğünü belirlediklerini anlatan Prof. Dr. Atasoy, şunları kaydetti: Bu yöntem ülkemizde fazla bilinmiyor. Biz son bir yıldır bu yöntemi adli olaylar için kullanıyoruz. Kayıplara ait olduğu sanılan ceset kalıntılarının kime ait olduğu da, mitokondrial DNA analizi sayesinde çözümlenebilir.
| |