Home page
Haber Menüsü


e-posta göndermek için tıklayın.
 
Kıbrıs’ta 12’ye 5 kala
 
Kıbrıs için en sık kullanılan uyarılardandır “12’ye 5 kala”. Sanki neredeyse son elli yıldır adadaki saatler 12ye 5 kala takılmış kalmıştır.
 
 
15 Kasım—  KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş, 1966 yılında Ankara’da sürgündeyken “12’ye 5 kala” adlı kitabını, dönemin Türk hükümetini adadaki gelişmeler konusunda uyarmak için yazmış, Dışişleri Bakanı Çağlayangil’in “burada misafirimizsiniz, bizi taciz etmeyin” şeklindeki tepkisiyle karşılaşmıştı. Benim gibi 1974 doğumlu Kıbrıslı Türkler, için “12’ye 5 kala” sadece bir uyarının değil, bir beklentinin de ifadesi oldu; adil bir çözümün ve yaşayabilir bir barış beklentisinin. Ancak adadaki saat bir türlü 12’yi vurmadı.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  16 Ocak’ta başlayan doğrudan görüşme süreci devam ederken, bu kez Rum Yönetimi lideri Glafkos Klerides, birkaç ay önce yaptığı Atina ziyaretinde aynen “12’ye 5 var” ifadesini kullandı, Yunan hükümetine mesaj vermek için. Bir başka açıklamasında ise 83 yaşındaki Klerides, “1974’ten beri en kritik dönemden geçiyoruz. Önümüzdeki aylar çetin diplomasi savaşlarına sahne olacak. Kıbrıs’ın geleceğini bu savaşlar belirleyecek” dedi. O ayları Türkiye seçim karmaşası ve belirsiz bir hükümetle geçirdi. Atina ise BM ve AB nezdinde en üst düzeyde diplomatik temaslarla.
       
BU KEZ DURUM FARKLI
       Kıbrıs’ta yine 12’ye 5 var. Ama bu kez, çözüm olsun ya da olmasın akrep ve yelkovan orada takılı kalmayacak. 1977’de, 1979’da, 1985’te, 1992’de görüşmeler barış antlaşmasıyla noktalanamadı. Zaman zaman , Annan’ın planında olduğu gibi imza için tarihler dahi belirlendi, planlar, haritalar günlerce aylarca hem liderler, hem halk arasında konuşuldu. Ancak gerçekleşmeyen sonuçların ardından herkes yoluna kaldığı yerden devam etti, ta ki bu zamana kadar. Şimdiyse durum farklı. BM Genel Sekreterinin hafta başında taraflara sunduğu planda tarafları tatmin eden, ya da eşit şekilde tatmin etmeyen bir çözüme ulaşılabilirse, Doğu Akdeniz’deki batmayan uçak gemisi yeni mecralara yelken açacak. Önümüzdeki günlerde taraflar, büyük olasılıkla planı müzakere etmek için masaya oturacak. Ancak Annan’ın planı Türk tarafı açısından bırakın kolay kabul etmeyi, kolay müzakere edilemeyecek noktalar içeriyor. Önceden olsaydı, Denktaş’ın okur okumaz bu planı reddedeceği kesin. Halbuki bu kez planın bu kadar sıkışık bir çerçevede ele alınmasına yolaçan Rum Kesimi’nin AB üyeliği ve Türkiye’nin müzakere tarihi beklediği Kopenhag zirvesi var. Türk tarafının da kabul edebileceği bir çözüm olsa bile Türkiye’ye müzakere tarihi verilmesi güç, ama en azından 28 yıldır uluslararası alanda hep karşısına çıkan bir meselenin yükünü omuzlarından atacak. AB de Kıbrıs’ı bir bütün olarak içine alacak. Çözümsüzlük ise birçok karmaşık senaryoyu beraberinde getiriyor. Türkiye’ye tarih vermemekte kararlı görünen AB, Rum Kesimi’nin 2004’te üye olmasını kesinleştirecek. Türkiye ile Yunanistan arasında soğuk rüzgarlar esebilecek ve Kıbrıs Rum Kesimi’nin üye olduğu bir AB’de Türkiye’nin işi oldukça güçleşecek. Çöken müzakerlerin de AB üyesi bir Kıbrıs Rum Kesimi ile yeniden başlaması, Türk tarafı için çok daha güç koşullar altında olacak, ya da ipler tamamen kopacak. İşte bu nedenlerle Denktaş, Ankara’nın da baskısıyla önceden yaptığı gibi masadan kalkamıyor. En hararetli “milli dava” savunucularından olan AKP cenahı, Kopenhag’da tarih almak beklentisiyle Kıbrıs’ta önceden göze alınamayacak tavizleri vermeye hazır görünüyor.
       
MÜZAKERLERDEN SONUÇ ALINMASI GÜÇ
       Denktaş’ın Kofi Annan’ın planını müzakere etmek için masaya oturmasında elbette bir sakınca yok. Hatta şu konjektürde belki yapılabilecek tek şey bu. Ancak özellikle Türk medyasındaki iyimser hava oldukça yanıltıcı. Çünkü planda bir ay içinde çözülmesi zor noktalar var. Örneğin plandaki haritalarda, Türk tarafının elindeki toprak oranı yüzde 36’dan yüzde 28.5’lere düşürülüyor. Bununla da yetinilmiyor, uzun vadede Türk nüfusunun yüzde 33’ünü geçmeyecek kadar Rum göçmenin, Türk tarafında kalan evlerine geri dönmesi öngörülüyor. Bu Türklerin elindeki toprağın aslında yüzde 18’lere gerileyeceğini gösteriyor. Üstelik Rum Kesimi’ne bırakılan topraklarda yaşayan onbinlerce Türk de dönüp, bu yüzde 18’lik alana yerleştirilecek. Buna karşılık Başkanlık Konseyine girecek Türklerin seçiminde Rumların da oy kullanacak olması ve doğrudan veto hakkı bulunmaması gibi birçok konuda da Türk tarafının kabul etmeyeceği noktalar var. Aslında kilit İngilizlerin elinde. Adadaki 2 İngiliz üssünün Rumlara bırakılması ve Türklerden istenecek toprak tavizinin azatılmasıyla, çözüm yönündeki en büyük engellerden biri aşılabilir. Ancak bu sözkonusu bile olmuyor. Nitekim özellikle Annan planındaki haritaların ortaya çıkmasının ardından Kıbrıslı Türkler arasında çözüme yönelik iyimser hava ters esmeye başladı. Oysa AKP yetkilileri ve Türkiye’deki basının büyük bir bölümü, “planda ciddi kazanımlar var, kabul edilemeyecek noktalar müzakere masasında halledilir” havasında. Sanki Rum tarafı, örneğin toprak ve göçmenler gibi konularda geri adım atarsa, Türkler için kazanım olarak görülen diğer yerlerden karşılık istemeyecekmiş gibi. Sonuç olarak 150 sayfalık belge üzerinde bir ayda müzakere edilip çözüme varılması güç. Her ne kadar Türk tarafının kalabileceği son ana kadar masada kalması şu an için en uygun seçenek olarak görülse de. Bir çözüm için elbette bazı tavizler de verilebilir, ancak alınıp alınamayacağı belirsiz olan bir müzakere tarihi için, Türkiye’nin ve adadaki Türklerin başını ağrıtacak, somut karşılıkları olmayan tavizler, çözüm değil sorun yaratır. Bu yüzden hükümetin bir an önce kurulması ve ilgili diğer kurumlarla birlikte acil olarak bir stratejinin, bir “B” planının hazırlanması gerekiyor. Saatler 12’yi vurduğunda hazırlıksız yakalanmamak için.
       
 
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları