Home page
Haber Menüsü


 
‘AB zengini’ İrlanda
 
Nüfusu 4 milyonu geçmeyen İrlanda, 19 Ekim Cumartesi günü tüm Avrupa Birliği’nin (AB) geleceğini etkileyebilecek bir referandum için sandık başına gidiyor.
 
NTV-MSNBC
 
18 Ekim —  AB’nin genişleme sürecinin “hukuksal altyapısı” olarak nitelenen Nice Antlaşması’nın oylanacağı bu “ikinci” referandum tüm AB için hayati öneme sahip. AB içinde tüm kararlar üye ülkelerin oy birliğiyle alındığından, referandumda çıkacak olası “hayır” birliğin genişleme sürecini de belirsizliklere yuvarlayacak. Genişleme sürecinin ertelenmesine dahi neden olabilecek.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  İrlanda, 1973’te üyesi olduğu AB’den aldığı fonları özellikle 90’lı yıllarda çok iyi değerlendirerek ekonomik açıdan olağanüstü zenginleşti. Kişi başına düşen geliri bugün için yaklaşık 26 bin dolar. Son beş yılda kişi başına düşen gelir oranında AB içinde 9. sıradan 2. sıraya yükseldi.
       İşsizlik oranı yüzde 4.5’ten fazla değil. AB içinde en az işsizi olan ülkelerin başını çekiyor. Enflasyon oranı yüzde 2.5 seviyesinde. Ekonomisi 1999 yılında 9.8, 2000 yılında yüzde 11, 2001’de yüzde 6.8 büyüme gösterdi. Bu yıl beklenen büyüme oranı ise yüzde 3.6 dolayında. OECD 2003 için yüzde 5 düzeyinde bir büyüme oranı öngörüyor.
       
TEKNOLOJİ VE TURİZM
       İrlanda ekonomisinin temel taşlarını yeni enformasyon ve iletişim teknolojileri (NTIC) ve turizm oluşturuyor. Toplam ekenomik faaliyetin 3’te 2’si bu iki sektör üzerine kurulu. NASDAQ değerlerinde son bir yıldır yaşanan değer kayıpları, büyüme oranının son iki yılda yüzde 11’lerden yüzde 3’lere gerilemesinin temel sorumlusu olarak gösteriliyor.
       İrlanda, çektiği yabancı sermaye ve yatırımlarla da göze çarpan bir ülke. İrlanda’ya yönelik yabancı yatırımlar stok bazında AB’ye yönelik toplam yabancı yatırımın yüzde 2.7’sini oluşturuyor. Sadece 2000 yılında çektiği yabancı yatırım miktarı 26 milyar 177 milyon Euro. Bu oran NTIC sektöründeki kriz nedeniyle geçen yıl 11 milyar dolara kadar düştü.
       
Gözler İrlanda referandumunda

       İrlanda’nın AB bütçesine katkısının GSYMH’nın sadece yüzde 1’i olduğu göz önünde bulundurulduğunda, dış yatırımlar sayesinde bu harcamanın rahatlıkla amorti edildiği görülüyor. Yabancı yatırımların başında finans ürünleri, ilaç, sağlık ve elektronik sektörleri geliyor.
       
AB YARDIMLARININ ETKİSİ BÜYÜK
       İrlanda’nın bir diğer özelliği de “AB yardımlarının kaymağını yiyen” ülkelerden olması. AB yapısal fonlarından “en fazla yararlanan” ülke olan İrlanda, üye olduğu tarihten bu yana sadece Ortak Tarım Politikası çerçevesinde 32 milyar Euro yardım aldı. Yine yapısal fonlar çerçevesinde, eğitim alanında 5 milyar Euro, uyum fonları kapsamında da 12 milyar Euro değerinde yardımdan faydalandı.
       AB yardımlarına ilişkin örnekleri daha da somutlaştırmak gerekirse; İrlandalılar Ortak Tarım Politikası çerçevesinde 2000 yılında birlik bütçesine yaptıkları katkıdan 1 milyar 187 milyon Euro daha fazlasını yardım olarak aldılar. Bu miktar AB’nin, üyeliğe aday 10 Orta ve Doğu Avrupa ülkesine 2001 yılında PHARE programı çerçevesinde yaptığı toplam yardım miktarından (1 milyar 90 milyon Euro) daha fazla.
       AB’nin 39 milyon nüfuslu Polonya’ya 2001 yılında PHARE programı çerçevesinde sadece 411 milyon Euro yardım verdiği dikkate alınırsa, İrlanda’nın AB’den kazancının anlamı da kendiliğinden ortaya çıkıyor.
       
YARDIMLARIN KESİLMESİ ENDİŞESİ
       İrlandalıların Nice Antlaşması’yla ilgili referanduma çekinceli yaklaşmalarının temel nedeni de burada yatıyor. Henüz kesin olmamakla birlikte, 2004 yılında gerçekleşmesi beklenen ve normal olarak 10 aday ülkeyi kapsayacak genişleme süreciyle birlikte AB yardımlarının dağıtımı da değişecek. Yapısal fonlar olarak bilinen ve gelir düzeyi düşük, işsizlik oranı yüksek olan bölgelere tahsis edilen yardımlar bugünkü AB ülkelerinden yeni üyelere yönelmeye başlayacak.
       Yeni üye ülkelerde gelir seviyesi daha düşük olduğundan, AB’nin ortalama geliri de otomatik olarak düşecek. Bugünkü 15 üyeli AB’de “yoksul” olan bölgeler birdenbire kendilerini “zenginler” sınıfında bulacak. Bu da AB’nin yapısal fonlarından yararlanmalarını büyük ölçüde engelleyecek. Bu bölgeler bugün itibarıyla daha ziyade İrlanda, Yunanistan, İspanya, Güney İtalya ve Portekiz’de bulunuyor. Bu nedenle özellikle 1990’ların başından bu yana AB yardımları sayesinde zenginleşen eski yoksul bölgeler, kendilerine bol keseden verilen bu fonların kesilmesinden korkuyorlar.
       
REFAHI PAYLAŞMAK
       İrlanda toplumu da elbette bu durumun farkında. Son iki yıldır yaşanan ekonomik durgunluk ve belirsizlik de eklenince, ortaya çıkan korku Haziran 2001’de yapılan ilk referandumda olduğu gibi seçim sandıklarına yansıyor.
       Avrupa Parlamentosu’nun İrlandalı başkanı Pat Cox başta olmak üzere, tüm AB yanlısı İrlandalılar aylardır halkı bu korkudan vazgeçirmeye çalışıyorlar. Bu çabalara AB Komisyonu da 4 milyon 300 bin Euro tutarında bir “enformasyon” bütçesiyle katıldı.
       Tün bu çabalar “AB zengini” İrlandalıları refahlarının bir bölümünü Orta ve Doğu Avrupalı “yeni kardeşleriyle” paylaşmak için iknaya yetecek mi?
       Yanıtı 19 Ekim akşamı.
 
       
    TOP5 İsrail hücum botu Gazze kıyısını vurdu  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları