Home page
Haber Menüsü


DTM, serbest bölgeleri savundu
Dış Ticaret Müsteşarlığı, Maliye’nin serbest bölgelerde vergi muafiyetini kaldırmasının yatırımcıların kazanılmış haklarına zarar vereceğini öngördü.
Ankara
AA
6 Ekim— Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM), Uluslararası Para Fonu’na (IMF) verilen taahhütler doğrultusunda, serbest bölgelerdeki vergi muafiyetlerini kaldırmaya yönelik çalışmalar yapan Maliye Bakanlığı’nın girişimine karşı, serbest bölgeleri savundu. DTM Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü’nün üç ayda bir yayımlanan Türkiye Serbest Bölgeleri konulu raporunda yer alan “Serbest Bölge Vergi Muafiyetleri Üzerine Tartışmalar” başlıklı yazıda, serbest bölgelerdeki vergi yükünün Türkiye’dekinden farklı olmadığı belirtildi.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Ayrıca, Maliye Bakanlığı’nın serbest bölgelerdeki vergi muafiyetlerini kaldırmasının, yatırımcıların kazanılmış haklarına zarar vererek, ulusal ve uluslararası alanda hukuki sorunlara neden olacağına, uygulamanın ABD’ye gümrüksüz mal ihracatı amacıyla kurulması öngörülen nitelikli sanayi bölgesi girişimini de olumsuz etkileyeceğine dikkat çekildi.
       
HUKUKİ VE EKONOMİK SORUNLAR YAŞANABİLİR
        Maliye Bakanlığı’nın, vergi reformu kapsamında, “serbest bögelerle ilgili vergi istisnalarının bir bütün olarak kaldırılması ve yalnızca yüzde 85 ve üstünde ihracat performansı kriterine bağlı bir vergi indirimi” öngördüğü belirtilen yazıda, böyle bir düzenlemenin, kaçınılmaz olarak ulusal ve uluslararası düzeyde hukuki ve ekonomik sorunlar yaşatacağı vurgulandı.
        DTM’ye göre, ihracat performansına bağlı “ayırıcı” bir vergi düzenlemesi, serbest bölgeler rejiminin Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) ve Avrupa Birliği (AB) tarafından “zararlı” olarak nitelendirilmesine yol açmakla kalmayacak, aynı zamanda Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kurallarına da aykırı olacak. Uluslararası kuruluşlara olan taahhütler açısından böyle bir düzenleme uygulanabilir görünmüyor.
        Yazıya göre, böyle bir girişim, yatırımcıların kazanılmış haklarına zarar vererek, yurtiçinde ve uluslararasında yeni hukuki sorunlara yol açacak ve potansiyel yatırımcılara Türkiye’deki yatırım ortamının istikrarı ve güvenilirliği hakkında olumsuz sinyaller gönderecek.
        Halen serbest bölgelerdeki yatırımlarının üçte birinin (yaklaşık 170 milyon ABD doları) doğrudan yabancı sermaye yatırımı olduğu hatırlatılan yazıda, “Şu anda dahi aralarında Ikea, Hugo Boss, Ermenegildo Zegna, Buderus ve Yazaki’nin de bulunduğu bir dizi çok uluslu şirket, serbest bölge yatırımlarını ya iptal etmiş ya da ertelemişlerdir” denildi.
       
14 YILLIK GELİR 300 MİLYON DOLAR
       Serbest bölgelerde, kurulduğu 1988 yılından bugüne kadar 56 milyar dolarlık ticaret hacmi oluştuğu, özel sektörün bu ticaretten elde ettiği ve gayri safi yurtiçi hasılaya (GSYİH) bir ilave olarak düşünülmesi gereken kümülatif gayri safi kazancın ise 2.8 milyar dolara ulaştığı belirtilen yazıda, “Serbest bölgelerde yıllık ticaret hacmi 10 milyar doların, yıllık gayri safi kazançta ise 500 milyon doların çok üzerindedir. Bu faaliyetlerin serbest bölgeler olmasaydı da mevcut olacağını gösteren bir veri bulunmamaktadır” görüşüne yer verildi.
        Bütün vergilerden tam mufafiyet bulunsa da serbest bögelerde bütün işlemler üzerinden binde 5 tutarında bir bütçe kesintisi yapılığına işaret edilen yazıda, bu kesintinin, malın giriş ve çıkışında ayrı ayrı yapıldığı için yüzde 1’e ulaştığı, 14 yılda bu şekilde serbest bölgelerden bütçeye 300 milyon doları aşan gelir sağlandığı, bu tutarın da elde edilen gayri safi kazançların yüzde 11’ine denk geldiği kaydedildi.
        Serbest bögelerde her yıl elde edilen bütçe gelirlerinin bölgelerde oluşan yıllık gayrisafi kazançlara oranının son 5 yılda ortalama yüzde 10.87 olduğu hatırlatılan yazıda, şu görüşe yer verildi:
        “Aynı dönemde Türkiye’nin GSYİH’si içinde toplam doğrudan vergilerin oranı yüzde 8.53 olmuştur. Doğrudan vergilerin büyük bölümü izleyen yıl içinde 3 taksitte ödenirken, serbest bögelerdeki kesintiler, ABD Doları üzerinden ve işlemin gerçekleştiği anda yapılmaktadır. Faaliyet ve işletme giderleri düşünüldüğünde, sektöre bağlı olarak, serbest bögellerdeki kesintilerin şirketlere yükü, yüzde 30-50 vergi yüküne karşılık gelmektedir. Görüldüğü gibi, serbest bögelerdeki vergi yükü, Türkiye’dekinden farklı değildir. Eğer serbest bögeler vergi yükü açısından çok karlı olsaydı, bugün hala yüzde 50 kapasite ile çalışıyor olmazdı.”
       
VERGİ MEVZUATINDAN MUAFİYET YERİNDE OLABİLİR
       Yazıda, serbest bölgelerin cazibesinin, vergi muafiyetinden değil, vergi mevzuatından muafiyetten kaynaklandığı vurgulanarak, serbest bölgelerin sağladığı avantajlar konusunda şu bilgiler verildi:
        “Serbest bölgede yatırım yapmanın ardındaki asıl güdü, basit, şeffaf, istikrarlı ve daha az bürıokratik bir ortamda çalışma istekliliğidir. Bölgede faaliyşet gösteren şirketin, yığınla vergi formu doldurması ve karmaşık mevzuatı sürekli izlemesi gerekmez. Ayrıca, döviz cinsinden tutulan bu nedenle firmaları Türkiye’deki yüksek enflasyon ve devalüasyon oranlarından koruyan muhasebe sistemi de bir teşviktir.”
       Yazıda, serbest bölgeler rejiminde vergisel açıdan yapılacak değişikliğin, birçok yatırımcının sadece serbest bölgeden değil, Türkiye’den de kaçmasına neden olacığı uyarısında bulunulurken, mevcut yatırımcıların ya yurtdışına gideceği ya da kayıtdışına yönelebileceğine işaret edildi.
       
MALİYE’YE CEZALANDIRMA ELEŞTİRİSİ
       DTM’nin raporundaki yazıda, Maliye Bakanlığı’nın söz konusu çalışma ile serbest bögelerde kayıt altında çalışan 3 bin 200 şirket ve 28 bin çalışanı cezalandırdığı belirtilerek, bakanlığa, “kayıtlı şirketler üzerindeki yükü artırmak yerine, kayıtdışı ekonomiye yönelmesi, vaktini ve enerjisini vergi toplama verimliliğini artıracak etkili yollar bulmaya yoğunlaştırma” çağrısında bulunuldu.
        Yazıda ayrıca, OECD Mali İşler Komitesi’nde Türkiye’nin Maliye Bakanlığı tarafından temsil edildiği hatırlatılarak, bu komiteye bilgi sunumunun yetersiz olması nedeniyle, Türk serbest bölge rejiminin bir dönem “zararlı vergi uygulamaları” listesinde yer aldığı belirtildi. Ancak daha sonra verilen bilgiler ve yapılan değerlendirmeler sonucunda, Türk serbest bölgeleri rejimi “zararlı vergi rekabeti” kriterlerinin dışında kaldı ve listeden çıkarıldı.
       
    TOP5 Bankaların kara tahtaları siliniyor  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları