Home page
Haber Menüsü


Derviş: Tek başına iktidar gerekli
 
Bugün düzenlenecek bir törenle CHP’ye katılacak olan Kemal Derviş, dün akşam NTV’de yayınlanan Seçim Meydanı programına konuk oldu.  

 
Ankara
NTV
22 Ağustos—  Hükümetten ve DSP’den yaşanan kopuşlarla hiçbir ilgisinin olmadığını belirten Derviş, ekonomik sorunların CHP’nin tek başına iktidara gelmesiyle çözülebileğini savundu. Derviş, uyumsuz koalisyonların sorunları artıracağını vurguladı.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

 
       Kemal Derviş, İsmail Cem ve Hüsamettin Özkan’ın istifası ile başlayan troyka hareketi içinde yer alıp almadığı sorusuna ilk defa açıklık getirdi. Derviş, DSP’deki istifa hareketinden haberdar olmadığını söyledi.
       Derviş, Yeni Türkiye Partisi’nin oluşumundaki tavrına da açıklık getirdi:
       “Özkan’la buluştuk, partileşeceğiz dedi. Ben de katılırım dedim. Sonra istifa ettim, Cumhurbaşkanı aradı, yapma dedi, demeseydi eğer farklı olurdu. Arkadaşlara söyledim.Daha geniş bir birliktelik içinde hareket etmeyi umuyordum. Ben sizi destekleyeceğim dedim ama insanlar önünü görmeli dedim. Benim için her zaman ekonominin iyi gitmesi önemli oldu. Ekonomiye yararlı olmak beni harekete geçirdi.”
       
SİYASETE GİRMEMEYİ DÜŞÜNDÜM
       Derviş bir ara ciddi olarak siyasete girmemeyi, sivil toplum örgütleri ya da üniversitede çalışmayı düşündüğünü belirtti. Derviş eşinin siyaseti girmesi konusunda kendisini ikna ettiğini, destek olduğunu anlattı.
       “Bülent Ecevit, İsmail Cem ve Deniz Baykal’ın, demokratik sol tek bir parti olarak seçime girmesi Türkiye için çok yararlı olurdu” diyen Derviş, “Baykal ile Cem arasında bir fark yok. Dünya görüşü ayrılığını ben göremiyorum. Uzunca bir süre birleştirmeye çalıştım. Bugün bile neden ayrı partilerde çalışıyorlar anlayabilmiş değilim” diye konuştu. Atatürk’ün kurduğu bir parti olan CHP’yi dışlayan bir birlikteliği hiçbir zaman düşünmediğini belirten Derviş, 3 Kasım seçimlerinin ekonomik açıdan çok önemli olduğunu söyledi. Türkiye’nin yaşadığı iki büyük ekonomik krizden sonra büyük bir tehlikeden döndüğünü, büyük bir felaketin önlendiğini belirten Derviş, görevde bulunduğu 17 ayda iyiye doğru gidişin başlatılabildiğini kaydetti.
       
IMF’YE DAHA İHTİYAÇ VAR
       Ekonomik krizler Türkiye’nin büyük bir tehlikenin eşiğinden döndüğünü vurgulayan Derviş,”IMF istedi diye hiçbir şey yapmadık. İnanmadığımız, ülkenin yararına olmayan hiçbir şeyin altına imza atmadık” dedi. Derviş, “IMF ile anlaşamadığımız zamanlarda oldu, ama ikna ettik. Bu bizim ekonomi programımızdı. Severek yaptığımız bir şey değil” diye konuştu.
       IMF’nin desteğine borç yükü yüzünden 2-3 yıl daha ihtiyaç bulunduğunu anlatan Derviş, siyasal güvenin getirilmesi gerektiğini, bu sorun çözülmezse ekonominin düzelemeyeceğini kaydetti.
       
TEK BAŞINA İKTİDAR GEREKLİ
       “Hem içeride hem dışarıda kaynak veren kuruluşlara güven vermek gerekiyor. Tek partinin, CHP’nin iktidarı gerekiyor” diyen Derviş, “3 Kasım seçiminden güçlü, uyumlu çalışacak ve bu ekonomik programa bağlı kalacak bir çoğunluk çıkarsa ve bunu 4-5 Kasım günlerinde bunu görürsek, faizler düşer, bu ek kaynak yaratır, bu ek kaynağı düzgün kullandığımız zaman yatırım başlar, istihdam artar, işsizlik azalır, esnaf, çiftçi yararlanır. 6 ay sonra bir miktar rahatlama olur, 1 yıl içinde rahatlama olur. 1 yılın sonunda yatırım hacmi artar.” diye konuştu.
       Seçimlerden sonra CHP’nin, MHP ile koalisyon kurup kurmayacağına ilişkin bir soru üzerine Derviş, Türkiye’nin sorunlarının çözülebilmesi için tek başına iktidarın gerekliği olduğunu yineleyerek, “Bu olmazsa işimiz çok zor olacak” dedi.
       Derviş, seçimden sonra oluşacak yeni hükümette uyumun olmaması halinde ekonomik sorumluluğu tekrar üstlenmeyeceğini söyledi. CHP’nin, AKP ile olası bir koalisyon yapıp yapmayacağına ilişkin bir soru üzerine de Derviş, kendisinin lider olmadığını, AKP’yi yeterince tanımadığını söyledi.
       Başbakan Ecevit’in AKP hakkındaki endişelerinin hatırlatılması üzerine de Derviş, Türk halkının oy verdiği her partiye saygılı olduğunu belirterek, “AKP’nin, ekonomik ve Avrupa konusundaki söylemlerini çağdaş ve ciddi görmediğini” dile getirdi.
       Başörtüsü konusunda da yüzde yüz inanç ve ibadet özgürlüğünden yana olduğunu kaydeden Derviş, “Ama özel alanla, kamu alanında bazı farklar var. Özel alandaki özgürlük kamu alanına uyuşmayabilir” dedi.
       
KORKULMAMALI
       Kürtçe öğretim ve yayın konusundaki görüşlerini de anlatan Derviş, bu konuların tartışılmasına bile hayret ettiğini ve bu konulardan korkulmaması gerektiğini söyledi. Derviş, toplumdaki bazı kaygı ve endişelerin doğal olduğunu, çünkü Türkiye’nin çok büyük bir terör olayı yaşadığına dikkati çekti.
       
IRAK KONUSU IMF’NİN İŞİ DEĞİL
       “Türkiye, olası Irak operasyonuna hayır derse ABD ile ilişkiler zarar görür mü?” şeklindeki bir soruya da Derviş, “Krediler konusunda dış politika ile savunma konusunu bir araya sokmam, tartışmam. IMF, bize Irak konusunda şantaj yapamaz. Kıbrıs’ı da tartışmam. IMF bunlara burnunu sokmamalı, işi değil bu” diye konuştu.
       Derviş, Irak’a olası bir operasyonun Türkiye için büyük tehlike olduğunu, Türkiye’nin ekonomik açıdan önlemler alması gerektiğine işaret etti. Derviş, “ABD orada ciddi bir terör tehlikesi olduğunu tespit etmişse, bizim de uluslararası teröre karşı sorumluluğumuz var. Bizi ilgilendirmiyor diyemeyiz” dedi.
KIBRIS
       Kopenhag Kriterlerinin Kıbrıs ile bir ilgisinin olmadığını, Avrupa Birliği’nin Kıbrıs konusunda Türkiye’ye bir dayatmada bulunmaması gerektiğini kaydeden Derviş, “Kıbrıs sorununu biz çıkarmadık, Yunan cuntası çıkardı. Her iki taraf da fedakarlık yapacak. Bu ciddi bir sorun. Siyasi ve ekonomik sorunlarımızı çözersek Kıbrıs konusu daha çabuk çözülür” diye konuştu.
       CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın, “iltihak istiyorum” şeklindeki sözlerini de değerlendiren Derviş, “Bence doğru bir söz değildi. Ancak burada Baykal’ın burada ifade etmek istediği, CHP’nin çok köklü bir parti olduğu ve bu nedenle CHP çatısı altında birleşilmesi gerektiğiydi” dedi.
       Derviş, bundan sonra solda birlik arayışlarının devam edip etmeyeceğine ilişkin bir soru üzerine de kurumsal arayışların artık bir sonuç vermeyeceğini söyledi. Eski Devlet Bakanı Derviş, Cem, Deniz Baykal ve kendisinin dünya görüşlerinin aynı olduğunu belirterek, “Keşke beraber çalışabilsek. YTP barajı aşarsa memnun olurum” diye konuştu.
       
Programın tam metni için tıklayın

       
 
       
    TOP5 Ergenekon’da 16 kişi daha gözaltında  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları