|
Temmuz ayı enflasyon tahmini %1.4 BM: Ekonomi dinamik yapıya sahip Niyet Mektubu IMF'ye gönderildi Haziran enflasyonu beklendiği gibi Enflasyon beklentisi belirsizliğe rağmen değişmedi: % 35 JP Morgan: Yıl sonu enflasyon tahmini %34 Derviş: Yıl sonu enflasyon hedefi gerçekçi DPT enflasyonda iyimser |
|||
Döviz kurlarındaki bu gelişmenin enflasyonu artırıcı yönde bir etkisinin olacağı açık olduğu ifade edilen raporda, bu etkinin düzeyinin çeşitli unsurların bir bileşkesi olarak ortaya çıkacağı kaydedildi. Raporda şöyle denildi: İlk olarak, döviz kurlarındaki hareket hemen anında fiyatlara yansımamakta, bir süreç içerisinde bu etki ortaya çıkmaktadır. İkincisi, dalgalı kur rejimi ile birlikte döviz kurundaki hareketlerin fiyatlar üzerindeki etkisinin boyutunun daha önceki kur rejimlerinde görülenden daha az olması ve bu etkinin giderek azalması beklenir. Üçüncüsü, iç talebin düzeyi de önemlidir. Dördüncüsü, döviz kurundaki gelişmelerin ileride de sürüp sürmeyeceği yolundaki bekleyişler de önemlidir. Ekonomik birimlerin, uygulanan programın verdiği olumlu sonuçlar itibariyle doğru bir program olduğu gerçeğini dikkate almaları, ekonomi dışında oluşan değişikliklerin programın uygulanmasını sekteye uğratması riskinin son derece az olduğunu algılamaları halinde, döviz kuru ve faiz oranlarındaki olumsuz gelişmelerin geçici olacağının açık olduğu belirtilen raporda, bu algılamanın yaygınlaşması halinde, enflasyon açısından oluşan riskin en aza ineceği kaydedildi. BEKLENTİ ORTALAMASI Rapora göre yılın ilk yarısında, 2002 yıl sonu hedefi olan yüzde 35 düzeyine düştüğü görülen beklenti anketinde, genel ekonomik ve siyasi belirsizlikler sonucunda Temmuz ayı birinci dönem beklenti ortalaması yüzde 35,7 oranında gerçekleşerek yıl sonu hedefini aştı. İkincil piyasa faiz oranları ve döviz kurlarındaki hareket risk algılamasının uygulanan programla bağdaşmayan düzeylerde ve yüksek olduğunu gösteriyor. Döviz kurundaki olumsuz gelişmelere rağmen iç talep yetersizliğinin devam etmesi ve gıda grubu fiyatlarındaki gerilemenin de etkisiyle Haziran ayı enflasyonu TÜFEde beklentilerin altında kaldı. Kamu fiyatları ve döviz kuru artışlarının daha etkili olduğu TEFEde ise piyasa beklentilerinin biraz üzerinde gerçekleşti. BELİRSİZLİK OLUMSUZ ETKİLEDİ Raporda, Haziran ayından itibaren ihale faiz oranlarındaki artışın en önemli nedenlerinin, artan siyasi belirsizlik ve buna paralel döviz kurlarında gözlenen artış olduğunun düşünüldüğü de vurgulandı. Faiz oranlarında gözlenen artışla birlikte, işlem hacminde bir azalma gözlenirken, işlemlere konu olan bono ve tahvillerin ortalama vadeye kalan gün sayısında da Haziran ayının ikinci yarısından itibaren bir düşüş oldu. Türk Lirasının Haziran ayı başından itibaren hızla değer kaybetmeye başladığı hatırlatılan raporda, enflasyon beklentilerinde ciddi bir yükselme ve cari işlemler dengesinde kurun hareketine paralel bir kötüleşme olmaksızın, kurun cari ve beklenen değerinin artmasının, bekleyişlerdeki olumsuz gelişmelerin siyasi alanda gözlenen belirsizliklerin bir yansıması olabileceğine işaret ettiği kaydedildi. Raporda, devamla şöyle denildi: Önümüzdeki dönemlerde piyasa oyuncularının, dalgalı döviz kurunda istikrarın sağlanabileceğine inandıkları ve bu rejime uyum sağladıkları gibi, ülkemizde gerçekleşen söz konusu düzenlemelerin ekonomiyi siyasi alandaki gelişmelerden daha az etkilenir bir yapıya kavuşturduğu gerçeğini de dikkate alan bir davranışı daha fazla benimseyecekleri düşünülmektedir. BÜYÜME SÜRECİ HIZLANARAK SÜRECEK Türkiye ekonomisinin 2002 yılının ilk üç aylık döneminde yeniden büyüme sürecine girdiği hatırlatılan raporda, ekonominin büyümesinin yılın ikinci üç aylık döneminde hızlanarak sürmesinin beklendiği, ancak büyüme sürecinin devam etmesinin, ekonomide oluşan güven ortamının korunmasına bağlı olduğunun düşünüldüğü belirtildi. Diğer yandan işgücü piyasasındaki olumsuz gelişmelerin, başta özel tüketim harcamaları olmak üzere iç talebin canlanmasını sınırlandıran bir etken olarak önemini koruduğuna işaret edilen raporda, şunlar kaydedildi: Döviz kurları ve kamu fiyatlarındaki artışın hızlanması ve son aylardaki politik belirsizlikler sonucu risk faktörlerinin yükselmesine rağmen, tutarlı para ve maliye politikaları ile şu ana kadar enflasyonla mücadelede kazanılan başarı sayesinde, yıl sonu enflasyon hedeflerine ulaşılması mümkün görünmektedir. YILIN İKİNCİ YARISI PİYASALAR CANLANACAK Merkez Bankası, 2002 yılının ikinci yarısında, tarımsal gelirde beklenen artış, turizm sektöründeki canlanmanın sürmesi ve sanayi üretiminin yılın ilk yarısında ulaştığı yüksek seviye dikkate alındığında, yurtiçi talepte aşamalı bir canlanma olmasının beklendiğini bildirdi. Raporda özel tüketim harcamalarının toparlanabilmesinin önündeki önemli engellerden biri olarak reel ücretlerdeki gerileme eğiliminin sürmesi ve işsizlik oranının yüksek seviyelerde bulunması görülüyor. Bu engellerin ortadan kalkması ile gözlenen sanayi üretim artışının süreklilik kazanması ve tüm sektörlere yayılması mümkün olabilecek. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||