Powell mı, o da kim?

Şiddet uygulayan tarafın İsrail Başbakanı olduğunu unutan Powell, Filistinlileri şiddete son vermeye çağırdı.

Yazara mail atmak için resmin üzerine tıklayın.

Powell mı, o da kim?
ABD Dışişleri Bakanı, bir haftalık Ortadoğu gezisini tamamladı. Peki elde ne var; kocaman bir hiç.

17 Nisan — İsrail’in Filistin liderliğine ve kentlerine yönelik 29 Mart’ta başlayan operasyonuna bir süre seyirci kaldıktan sonra, bölgeye gönderilen ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell, bir haftalık Ortadoğu gezisini tamamladı. Peki elde ne var; kocaman bir hiç. Bölgedeki temaslarını değerlendirdiği basın toplantısına, “İsrail’i kutluyorum. İsrail’in güvenliği ve iyiliği bizim için önemlidir.” diye başlayan bir kişi ne kadar başarılı olabilir?

Colin Powell, 11 Nisan akşamı Fas ve Mısır’ın ardından “kurtarıcı” rolüyle bölgeye ayak bastığında herkes umutluydu.. O bir arabulucuydu. Ya da biz öyle zannediyorduk. Zira, Powell, bölgeye geldiğinde Filistin lideri Arafat’la görüşüp görüşmeyeceği bile belli değildi.


ORTADOĞU ATEŞ ALTINDA


	•	FHKC liderinin oğlu öldürüldü

	•	'Suriye saldırıları destekliyor'

	•	İsrail'den Şam'a 8 'emir'

	•	İsrail'de art arda saldırılar

	•	Militanlara sürgün yeri bulundu

	•	İsrailli aileden AB'ye dava

İsrail Başbakanı Ariel Şaron ile bir dizi görüşmenin ardından, arabulucu Powell’ın İsrail yanlısı tutumu gözlerden kaçmadı. Powell bu tutumunu bölgeden ayrıldığı ana kadar sürdürdü. Temaslarıyla ilgili açıklamalarında hep tarafları şiddete son vermeye çağırdı. Hem de şiddet uygulayan tarafın İsrail Başbakanı olduğu unutarak...
Arafat’ı intihar saldırılarını kınamaya zorlayan ABD Dışişleri Bakanı Kudüs ve Ramallah arasında mekik dokumuş, ama İsrail’in katliam yaptığı belirtilen, taş üstünde taş kalmayan Filistin kentlerine gitmemişti. O böyle bir arabulucuydu ne de olsa... O ‘ara bulmak’ için değil, İsrail’den yana tavır ve tutum sergilemek için bölgedeydi sanki.
ABD Dışişleri Bakanı diplomatik misyonunu tamamladı ve bölgeden ayrılmadan önce basın toplantısıyla temaslarını değerlendirdi. Ara bulmak amacıyla bölgede bulunan Powell’ın ağzından çıkan ilk sözler şunlar oldu:
“İsrail’i kutluyorum. Her zaman İsrail’in güvenliği ve iyiliği bizim için önemlidir.”
Powell bu sözleri, kuruluşunun 54’üncü yıldönümünü kutlayan İsrail için sarfetmişti. Peki ama tarafsızlığa gölge düşmedi mi? Ara bulmak için temaslar yapan bir kişi bu tür sözler sarfetmeli miydi?
ABD Dışişleri Bakanı, basın toplantısında, bir kez daha Filistin’i şiddete son vermeye çağırdı. Hem de üstü kapalı bir tehditle:
“Şiddetten vazgeçilmemesi, Özgür Filistin rüyasını engeller.”

Powell’a hoşgeldin bombası

Powell, bölgeye yaptığı bir haftalık ziyaretin başarılı olup olmadığı sorulduğunda da, aynen şu sözleri söyledi:
“Geldiğimde İsrail’in operasyonunun süresi konusunda belirsizlik vardı. Ama şimdi operasyonun kısa sürede biteceğini düşünüyorum.” İşte sizlere, önemli bir misyon yüklenerek mekik diplomasisi yapmakla yükümlü bir kişinin ağzından çıkan düşündürücü başka sözler.
Colin Powell, temaslarını yapıcı bulsa da, Filistin lideri ile yaptığı son görüşmeye katılan Filistin Enformasyon Bakanı Yaser Abdrabbo’ya göre görüşme çok kötü ve sonuçsuz. Filistinli başmüzakereci ve ikili görüşmelerde Arafat’ın tercümanlığını yapan Saeb Erakat, Powell’ın kullanıldığı görüşünde. Erakat, “İsrail Başbakanı Şaron, Powell’ın çabalarını baltaladı” diyor.
Gerçi Powell, “Şaron kabul etse de etmese Yaser Arafat’ın Filistin halkının temsilcisidir” dese de bu açıklama teraziyi dengede tutmaya yetmedi.

POWELL ULAK MI OLDU?
Powell’ın beyhude turlara dönüşen arabuluculuk çabaları, Şam yönetimi tarafından
da yeterli bulunmadı. İşte Suriye basınında yer alan bir kaç görüş: “Powell, Ortadoğu’da sadece Şaron için ulak oldu”, “Powell bölgeye, İsrail’in güvenlik iddiaları ve talepleriyle geldi”, “Powell bölgeye, arabulucu olarak mı, yoksa sadece uyarı ve tehditleri nakledici olarak mı geldi?”
ABD, Ortadoğu sorununun çözümüne yönelik somut bir ilerleme sağlayamadı. İsrail geri çekilmedi, ateşkes ilan edilmedi, işgal ve baskı sürüyor. Filistinli bir yetkilinin açıklamalarıyla, “durum Powell gelmeden öncekinden daha da kötü.”
Evet, Ortadoğu’dan bir Powell geçti. Dışişleri Bakanı bölgede iken somut bir gelişme sağlayamayan ABD, durumun normale dönmesi için binlerce kilometre uzaklıktan bakalım neler yapabilecek. Bekleyip göreceğiz.

	NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u

	Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz? hayır 1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6 - 7 kesinlikle

NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
• Microsoft Internet Explorer
• Windows Media Player kullanın