| | | | Seneler önce, televizyonumuz henüz tek kanallıyken her Cuma akşamı ayrı bir heyecanla ekran karşısına geçerdik. Eğreti gülüşü, ‘istikbali parlak’ saçları (nitekim o zamanlar daha kel sayılmazdı), partnerini çıldırtan alaycılığı, ancak her şeyi son anda toparlayıp olayı çözüme ulaştırmasına yarayan kıvrak zekası ile hayranı olduğumuz yıldızın, Hollywood’un en çok iş yapan starlarından biri olmasına hiç şaşırmadık. Gerçi onu güzel ve seksi bir başka yıldız Demi Moore’a kaptırdık ama o hala her yaştan kadının kalbinde özel bir yere sahip. | |
| 
Willis, yılan hikayesine dönen evliliğinde son noktayı iki sene önce koydu. | |
|
Asker babasının görevi sebebiyle Almanya’nın Oberstein kentinde bir askeri üste dünyaya gelen Bruce, dört kardeşin en büyüğü. 1957’de babasının görevi bitince ABD’ye dönen Bruce ve ailesi New Jersey’e yerleşmiş. Öğrencilik yılları hayli aktif geçen yıldız, Öğrenci Konseyi başkanlığının yanında oyunculuk çalışmalarını da sürdürmüş. Son senesinde katıldığı bir öğrenci olayı yüzünden okuldan uzaklaştırılan Willis, okul bittikten sonra hemen üniversite yolunu tutmaya yanaşmamış.
Bir nakliye firmasında işe giren Willis, bir şoför arkadaşını endüstriyel bir kazada kaybedince bu işin kendisine göre olmadığını düşünmüş ve kendini barlarda armonika çalmaya vermiş. Willis’in özgeçmişi birbiriyle alakasız pek çok ile dolu aslında. Bir ara body-guardlık da yapan Bruce neyse ki sahnelerden fazla uzak kalamayıp bir drama programına kaydolunca hayatının yönü çizilmeye başlamış. Tennessee Williams’ın unutulmaz eseri “Kızgın Damdaki Kedi”deki ‘Brick’ rolü ile büyük bir sıçrama gerçekleştiren yıldız okulu bırakıp kendine yeni fırsatlar aramaya başlamış.
Bir cafede barmenlik yaparken New York sahnelerinin ünlü simalarıyla haşır-neşir olan aktör, oyunculuğa da devam etmiş. Büyük çıkışını 1984 yılında Sam Shepard’ın “Aşk Tutkunu” adlı oyunuyla gerçekleştirince Levi’s 501 reklamları için seçilmiş.
| |
| Önemli Filmleri |
| | | | |
| | | • | The Whole Nine Yards(2000)
| |
| | | • | The Story of Us(1999)
| |
| | | • | Breakfast of Champions(1999)
| |
| | | • | The Sixth Sense(1999)
| |
| | | • | Mercury Rising(1998)
| |
| | | • | Armageddon(1998)
| |
| | | • | The Fifth Element(1997)
| |
| | | • | The Jackal(1997)
| |
| | | • | 12 Monkeys(1995)
| |
| | | • | Die Hard with a Vengeance(1995)
| |
| | | • | Four Rooms(1995)
| |
| | | • | Pulp Fiction(1994)
| |
| | | • | Color of Night(1994)
| |
| | | • | Death Becomes Her(1992)
| |
| | | • | Hudson Hawk(1991)
| |
| | | • | The Bonfire of the Vanities(1990)
| |
| | | • | Look Who's Talking(1989),(1990)
| |
| | | • | Die Hard(1988),(1990)
| |
| | | • | Moonlighting(1985)
| |
| | |
|
|
Willis’in sinema macerası 1985 senesinde Madonna’lı “Umutsuzca Susan’ı Ararken” filminde küçük bir rol ile oldu. Film pek başarılı olmayınca New York’a geri dönüş planları kurmaya başlayan Willis’i kararından caydıran, aynı zamanda kaderinde bir dönüm noktası olan “Mavi Ay” dizisiydi. 3 bin aday arasından David Addison rolü için seçilen Willis kısa zamanda çok popüler bir şahsiyet haline geldi. Bundan sonra da sinema kariyerinde önü açıldı.
Kim Basinger’la başrollerini paylaştığı “Kör Randevu” ile ısınma turları atan yıldız, “Zor Ölüm” ve “Bak Şu Konuşana” serileriyle Hollywood’da kendine bir yer edindi.
Bu sıralarda Demi Moore ile hayatını birleştiren oyuncu, daha ciddi yapımlarla kariyerini sağlamlaştırma çabalarını sürdürüyordu. “Şenlik Ateşi”, “Billy Bathgate” ve hikayesini kendisinin yazdığı “Hudson Hawk” ile giderek yükselen bir başarı grafiği elde etmesine karşın, eleştirmenlerden de en olumlu tepkileri 1994 sonlarında “Ucuz Roman” ile aldı. Bundan sonra çevirdiği “Oniki Maymun” ve “Beşinci Element” gibi filmler de gerçekten başarılı yapımlar oldu.
1998 yılında, basına epeyce malzeme olduktan sonra eşi Moore ile yollarını ayırdığını açıklayan aktör, “Altıncı His”, “Şampiyonların Kahvaltısı” ve son olarak sinemalarımızda da gösterime giren “İkimizin Hikayesi”nde göz dolduruyor.
Ama biz hala “Mavi Ay”ın yerine koyacak bir şey bulamadık.
| |
