| | | | Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşları Birliği’nin İMKB Konferans Salonu’nda düzenlediği, “Türk Sermaye Piyasasında Mesleki/Etik Kurallar ve Yatırımcı Hakları” konulu panelin açılışında konuşan Tanrıkulu, Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren, ekonomik hayatta ortaya çıkan olumsuzlukların sermaye birikimine yansımaması için, tasarrufların yatırıma yönelmesini amaçlayan önlemler alındığını hatırlattı. Tanrıkulu, ancak 1970’li yıllardan itibaren ortaya çıkan gelişmelerin, bu alanda ciddi tedbirlerin alınmasını gerekli kıldığını söyledi.
“PİYASALAR İSTENEN DÜZEYE GELMEDİ”
24 Ocak Kararları’nın ardından faizlerin yükselmesiyle çok sayıda tefeci ve bankerin ortaya çıktığını anımsatan Tanrıkulu, bu duruma acil çözüm getirmek amacıyla Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) kurulduğunu belirtti. Türk sermaye piyasalarının, mali sistem içindeki payının tatmin edici bir düzeye gelemediğini anlatan Tanrıkulu, bu alandaki kanunun günümüze kadar 5 değişiklik geçirdiğini, henüz tamamlandığını söylemenin de mümkün olmadığını ifade etti.
“KURUMLAR DA DÜRÜST OLMALI”
Tanrıkulu, sermaye piyasasının temelde, bireysel ve kurumsal yatırımcıların tasarruflarının, özel kesime orta, uzun vadeli ve düşük maliyetle aktarılması için gerekli ortamın sağlanması olduğunu vurgulayarak, “Aracı kuruluşlar, yatırım fon ve ortaklıkları ile bağımsız dış denetim şirketleri, derecelendirme şirketleri gibi diğer kurumlar, sermaye piyasasına yön vermektedir. Sermaye piyasasında güvenilir bir ortamın yaratılması, piyasaya yön veren kurumların güvenilir ve dürüst olmalarına bağlıdır” dedi.
“YATIRIMCI KORUNMALI”
Yatırımcının korunmasının önemine dikkat çeken Bakan Tanrıkulu, “Yatırımcının korunması demek, yalnızca birtakım mağdurların korunması demek değildir. Birçok menfaat grubunun hatta, ülke ekonomisinin korunması demektir. Yatırımcının korunması, büyük önem arzetmektedir. Bu noktada da, mali sektörü düzenleme ve denetleme otoritesi olarak SPK’ya büyük görev düşmektedir” şeklinde konuştu.
“MAĞDURİYET ARTTI”
Yatırımcının korunmasını 2 temel yasa ve bunlara bağlı düzenlemelerin sağladığına işaret eden Tanrıkulu, ancak mevcut yasal düzenlemelere rağmen gerek ekonominin olumsuz yönde gelişmesi, gerek alınan tedbirlerin yeterli olmaması, gerekse bireysel yatırımcıların tecrübesizliği nedeniyle son yıllarda yatırımcı mağduriyetinin arttığını söyledi.
“DEVLETE KARŞI GÜVENSİZLİK OLUŞTU”
Off-shore işlemleri ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF) devredilen bankalar nedeniyle yatırımcılar açısında olumsuz gelişmeler yaşandığını hatırlatan Bakan Tanrıkulu, yurtdışında yaşayan vatandaşların birikimlerine göz diken bazı çevrelerin de kurdukları şirketler aracılığıyla gurbetçilere maddi zarar verdiklerini, hatta bu kişilerin devlete karşı güvensizlik ve ideolojik anlamda ‘devlet düşmanlığı’ yaratma faaliyetleri içinde olduklarını söyledi.
“SPK’YA GÖREV DÜŞÜYOR”
Tanrıkulu, SPK’ya yatırımcının bilinçlendirilmesi konusunda önemli görev düştünü de ifade ederek, “Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının tasarruflarının Türkiye’de yatırıma dönüştürülebilmesi için yasal düzenlemeyle de güvenceye alınmalarına yönelik çalışmalara da büyük önem veriyoruz” diye konuştu.
| |
Deppler'den umut dolu mesaj
Bankaların kara tahtaları siliniyor
