|
11 Şubat Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün, Türkiyenin IMF ile yaptığı anlaşmalara bağlı olarak kullandığı dış kaynağın riskli boyutlara ulaştığına işaret ederek, Türkiyenin dış kaynaktan önce ulusal kaynaklarını değerlendirmesinin gerektiğine işaret etti. Aygün, Para alan buyruk alır diye konuştu. |
Meral: Hükümet dümeni IMF'ye teslim etti Aygün'den kamu bankaları eleştirisi ATO: Spekülatörün kazancı büyük |
|||
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Türkiyenin IMF politikalarıyla düze çıkmasının mümkün olmayacağını, daha olumsuz yerlere gittiğini ileri sürdü. Ekonomide kötüye gidişin hızla sürdüğünü öne süren Aygün, bunun toplumsal uzlaşmayı zayıflatacağını, ahlak erozyonunu artıracağını ve ideolojik yapılanmaları artıracağını bildirdi. KEŞKE 1999A GERİ DÖNEBİLSEK Türkiyenin 1999 yılındaki ekonomik göstergelerinin bugünkünden çok daha iyi olduğunu ve o günleri arar olduklarını kaydeden Aygün, şöyle dedi: Bir ülke IMF ile anlaşma yaparken, daha iyiye gitmeyi arzu ediyor. Oysa biz daha kötü noktalara geldik. Bugün keşke 1999a geri dönebilsek diye düşünüyoruz. Çünkü o tarihte Gayri Safi Milli Hasıla 200 milyar dolarken bugün 150 milyar dolar seviyelerine geriledi. Kişi başına düşen borç bin 500 dolardan 3 bin dolara çıktı. Biz niye IMF ile anlaşma yaptık. Ülke daha kötüye gidiyor, bir batağa sürükleniyor. TARIM YOK SAYILDI ATO Başkanı Aygün, 2002 yılına ilişkin beklentilerinin de bugünden daha kötümser olduğunu dile getirdi. IMFye verilen niyet mektubunda üretim, yatırım ve istihdamın gözardı edilmesinden dolayı büyük endişeler taşıdığını kaydeden Aygün, özellikle tarımın yok sayıldığını bildirdi. Tarımsal üretimin azalmasıyla, sosyal dengelerin daha da bozulacağını ifade eden Aygün, Her ne kadar Türk toplumunun bir birine bağlılığı konuşulsa da burada bir açık kapı bırakmak gerekir. İnsanlar aç ve sefil dolaşıyor, çok büyük sıkıntılar içinde. Aç insan herşeyi göze alabilir diye konuştu.^ Ülkenin içinde bulunduğu sıkıntıların çözümünün kendi kaynaklarına dönmesi ve dinamiklerini harekete geçirmesi olarak değerlendiren Aygün, Türkiye bağıra bağıra daha kötüye gidiyor. Türkiyenin bu gidişi IMF politikalarına bu denli bağlı olması bir Türk vatandaşı olarak benim gururumu incitiyor dedi. Aygün, IMFe verilen niyet mektubuna uymayacağını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: IMF MEKTUBUNA UYMAYACAĞIM Ben IMFe verilen iyi niyet mektubuna kesinlikle uymayacağım. Kendi politikamı kendim belirleyeceğim. Benim 2002 yılı enflasyon hedefim yüzde 80 ve tüm hesabını buna göre yapacağım. Vadeli mal alırken, satarken vade farkını hükümetin bütçe hedefinde belirlediği oranda değil yüzde 80 enflasyona göre yapacağım. Çünkü enflasyon hedefi yüzde 35 olarak belirlenirken, devlet yüzde 70 ile borçlanıyor. Onlar da uymuyorlar. Hükümetin ekonomi yönetimi önceki programda beni kandırdı... ÇEK YASASI ÖLÜ DOĞAR Aygün, önceki gün Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk tarafından açıklanan çek yasa tasarısını eleştirirken, Çek yasası bu haliyle ölü doğar dedi. Aygün, açıklamasında, tasarıda hapis cezası yaptırımının korunmasının olumlu bir gelişme olduğunu, ancak yeni getirilen çek meblağı kadar para cezası yaptırımının türlü sorunlara yol açacağını savundu. Çek davalarında görülen aşırı artışın nedeninin, tamamen ekonomik olduğuna işaret eden Aygün, Hukukun ağır işlemesi de, dava sayılarının katlanarak büyümesine neden olmaktadır dedi. Aygün, çıkacak yasada, karşılıksız çeklere uygulanacak para cezasının, çekin karşılığını ödemeyi caydırmayacak düzeyde tutulması gerektiğini, bu oranın da temerrüt faiz oranı olduğunu kaydetti. Aygün, Yasa tasarısı geri çekilmelidir. Piyasaların daha fazla boşluğa tahammülü kalmamıştır dedi. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||