|
![]() ![]() |
![]() |
|||||||
|
|||||||
![]() |
Kars sokaklarında Orhan Pamuk | ![]() Kar, Orhan Pamukun 33 ayda yazdığı yeni romanı. Belki de en önemli yanı Orhan Pamukun ilk siyasi romanı olması. Yazar, Kar için Bambaşka bir siyasi roman bu diyor ve karla kaplı bir taşra kentinde küçük bir Türkiye modeli kurmayı deniyor. Kar, adını verdiği kitabı bir ana kraliçe gibi çepeçevre kuşatıyor, romanın kahramanlarını birbirine bağlıyor. Romanın kahramanı şair Ka, seçimler nedeniyle ve artan intiharları araştırmak için gibi görünse de gerçekte eskiden tanıdığı İpekle birlikte olmak için şehre gidiyor. Kar nedeniyle yollar kapanıyor ve şehrin dünyayla bağlantısı kesiliyor. Bu sırada yerel bir darbe oluyor ve şair Ka şehirde sıkışıp kalıyor ve yıllardır yapamadığı bir şeyi yapıp şiirler yazmaya başlıyor. İÇİNE KAPALI BİR YER Yazarın Kar için seçtiği şehir Kars olmuş. Ama tabii ki romanda tamamen anlatılan Kars şehrinin hikayesi değil, daha çok Türkiyenin hikayesi. O nedenle bugünlerde Türkiyede yaşanan her şeyden izler görmek mümkün bu tarihi ve fantastik şehirde. Orhan Pamuk, NTVye romanın yazılış öyküsünü anlatıyor. Karsı bundan 25 yıl önce görmüştüm. O zamanlar üniversite öğrencisiydim ve ülkeyi geziyordum. Karsın şiirsel havası, güzelliği, Rus etkisi taşıması, o zaman çok dikkatimi çekmişti. Bir gün otelde kaldım ve gittim. Aradan 25 yıl geçti. Benim Adım Kırmızı romanını 99da bitirdim. Yeni romanımı yazmaya karar verdim. Onun ücra bir Anadolu kentinde geçmesi gerekiyordu; soğuk olan, İstanbuldan, Türkiyeden uzak olan, çok kar yağınca dünyadan biraz kopacak olan ve kendine özgü bir atmosferi olan bir yer... Aklımdaki romanı Karsta geçirmeye karar verdim diyor Pamuk. Romanı yazmaya karar verdikten sonra yazarın Kars seyahatleri devam etmiş. Romanımı Karsta geçirmeye karar vermiştim ama Karsı hiç tanımıyordum. Burada tanıdıklarım da yoktu. Ve hiç tanımadığım bir şehirde geçen bir roman yazmak istiyordum. Karsı öğrenmeye karar verdim. Üç yıl önce bir gün Karsa geldim. Burada insanlarla dostluk kurmuş, onlardan çok yardım görmüş... Orhan Pamuk bu bilinçli seyahatlerden birkaçını da roman projesi için fotoğraflar çeken Manuel Çıtak ile gerçekleştirmiş. KARSIN VEYA TÜRKİYENİN HÜZÜNLÜ HİKAYESİ Bir zamanlar Kars, Türkiyenin en büyük 10 şehri arasında yer alıyordu. Karsın son 70-80 yıllık öyküsü bir fakirleşme, yoksullaşma ve nüfusunun azalması olarak da görülebilir. Eskiden kışın donan Kars çayının üzerinde buz pateni, yazları da balolar düzenlenirdi. Kısaca Kars bir zamanlar ülkenin önde gelen ve gelişmiş bir burjuva orta sınıf kültürü olan bir yerdi. |
|||
"Ben sloganları değil, insanları anlattım" | ![]() Roman, yoğun bir kar yağışı altında ve yukardaki tabloyu tamamen kaybetmiş Karsta geçiyor. Yazar, eski görkeminden çok şey kaybeden şehirde yer alan bir çok tarihi yapıyı, kendi hayal gücüyle yarattığı yerlerle birlikte harmanlıyor. Örneğin eski konsolosluk binası romanda İmam Hatip yatakhanesi olarak geçiyor. Burada önemli bir noktaya parmak basıyor Pamuk: Aslında Karsta öyle kuvvetli bir siyasal İslam hareketi yok, ne de türban yüzünden okul kapılarından çevrilen öğrenciler... Ama ben burada Türkiyenin bir portresini çizmek istiyorum diyor. Bu nedenle kitapta geçen yerler, sokaklar, binalar, hatta kişiler birebir gerçeklikle örtüşmüyor. Karı siyasal bir roman olarak niteleyen yazar, kitabında Karsı değil, Türkiyeyi anlattığının altını çiziyor ve kitapta Karsı olduğu gibi bulamayanların kızmamaları gerektiğini söylüyor. Yine de kitabının tamamen siyasi olarak nitelendirilmemesini istiyor: Kitabın tamamen siyasi olarak karşılanmasını istemem. Bir yanıyla da bir aşk romanı. Almanyada yalnız kalmış bir Türk aydınının kendisine bir sevgili bulma arzusu, onu bulması ve onu elde etmek için herşeye razı olması gibi. İNSANİ YAN ÖNEMLİ Ama siyasi yanının daha ağır bastığı da bir gerçek. Pamuk şunları söylüyor Türkiye ne yazık ki çok siyasi bir ülke, biraz mutsuzluklarımız da siyasetle bir. Hepimiz siyasi emellerimiz, inançlarımız konusunda çok hassasız. Hiç taviz vermiyoruz. Bu hassasiyetler insanları üzebilir diye düşünüyorum. Kitabında bu siyasi tartışmalara doğrudan katılmadığının altını çiziyor Pamuk Çeşit çeşit takımlar, görüşler, birbirleriyle sürekli çatışan insanlar var ya, o insanları içten ve içeriden görerek dürüst biçimde anlatmaya çalıştım. Siyasal İslamcıları da Kemalistleri de, kendi sesimi karıştırmadan, onlar kendi mantıklarıyla görüşlerini bağırsınlar istedim. Ben karışmadım yani diyor. Yazarın istediği ise insanların amacı romanda kendi siyasi görüşlerinin nasıl anlatıldığı, hangisinin baskın çıktığını aramak olmamalı. Korkusu, okuyucuların buradaki insani acıları görmeyip siyasi laflara, sloganlara bakmaları. Onlar benim sloganlarım değil. Türkiyedeki insanların sloganı. Benim kitabımın sloganı ise insanları anlamak. Bu da Türkiyeyi anlamaya getirir diyor ve bu gözle okunmasını istiyor Karın. Not: Orhan Pamuk, Karsa beşinci ziyaretini NTV ekibiyle birlikte yaptı. Romanın yazılış hikayesi görüntülendi, yazarla ve Karslılarla söyleşiler yapıldı. NTV editörlerinden Ruşen Çakırın hazırladığı ve Ocak ayının sonlarında yayınlanacak belgeselde bu son ziyaretin kayıtları ve yazarın kendi kamerasıyla yaptığı çekimler yer alacak. |
|||
![]() |
|
![]() |
|||||||||||||||
![]() ![]() ![]() |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
![]() |