| | | Çalışmada, kredi ve hibe şeklinde Topluluk tarafından Türkiye’ye yapılan yardımların amacının, Topluluk ile Türkiye arasındaki ilişkileri geliştirmenin yanında ekonomik farklılıkları gidermek olduğu vurgulandı.
Yapılan yardımların, geçmişte hazırlık ve geçiş dönemlerinde kamu ve özel sektör projelerini destekleyerek ekonomik kalkınmaya katkıda bulunma amacı güderken, Gümrük Birliği sürecinde de Kobileri, seçilmiş bazı sektörleri, bazı altyapı yatırımları ile temel hak ve özgürlükleri yerleştirmeye yönelik olarak sivil toplum kuruluşlarını destekleme amacını taşıdığı kaydedildi.
HİBE VE KREDİ MİKTARI
Türkiye’nin, Gümrük Birliği sürecine kadar mali protokoller aracılığıyla, Avrupa topluluğu bütçesinden 712 milyon ECU hibe, Avrupa Yatırım Bankası kaynaklarından ise 115 milyon ECU kredi olmak üzere toplam 827 milyon ECU yardım aldığı belirtildi.
Gümrük Birliği’ne geçilmesinden itibaren de, proje bazında “cüzi” kredilerin kullanıldığı ifade edilen çalışmada, ekonomik kriz dönemlerinde ve özellikle 1999 yılı depremi sonrasında Topluluk tarafından sağlanan yardımların da söz konusu olduğu anlatıldı.
Tüm bunlara karşın, Türkiye’nin AB’ye uyumu kapsamında, gerek ekonomik kalkınmanın sağlanması, gerekse Gümrük Birliği’nin getirdiği ekonomik yükün azaltılması açısından, Toplulukça yapılan yardımların yetersiz kaldığı vurgulandı.
UYUM YASALARI MECLİS’TEN GEÇİRİLDİ
Topluluk ile Türkiye arasında karşılıklı yükümlülükler çerçevesinde, Türkiye üzerine düşen bir görevi daha yerine getirdiği, büyük ölçüde AB’ye uyum kapsamında 35 maddelik bir yasa paketini Meclis’ten geçirerek yürürlüğe koyduğu hatırlatıldı.
Çalışmada, önümüzdeki dönemde Türkiye’nin, AB’ye katılım yönünde üzerine düşen yükümlülükleri hızla yerine getirmesi doğrultusunda, Topluluk’tan beklenen ekonomik yardımların da artmasının beklendiği kaydedildi. | |