| | | | Almanya’nın başkenti Berlin’de temaslarını sürdüren Gürel, Türkiye Büyükelçiliği’nde düzenlediği basın toplantısında, temasları hakkında bilgi verdi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı. Dışişleri Bakanı İsmail Cem’in, Kıbrıs konusunda “Türkiye’nin çok kesin bir karar almak zorunda kalabileceği ve alınacak kesin kararın Türkiye’ye bedel ödettireceğinin bilinmesi gerektiği” yolundaki açıklamasına ilişkin bir soru üzerine Gürel, “Asıl bedel ödemesi gerekenler, 1963 yılından 1974 yılına kadar Kıbrıs Türkleri’ni adanın yüzde 3’üne hapsedenler, bu tutumu destekleyenler ve buna göz yumanlardır” dedi.
Alman gazetecilerle yaptığı basın toplantısında, gazetecilerin Kıbrıs konusunu Türkiye-AB ilişkileriyle irtibatlandırmaya çalıştıklarını, kendisinin de Türkiye-AB ilişkileri ile Kıbrıs konusunun iki ayrı konu olduğunu ifade ettiğini söyleyen Gürel, Türkiye’nin AB üyeliği için Kıbrıs’tan vazgeçemeyeceğini kaydetti. Gürel, Türkiye’nin uluslararası alanda oynayabileceği role de dikkat çekerek, “AB, bugüne kadar Türkiye’ye yönelik yükümlülüklerini, Türkiye’nin yaptığı gibi yerine getirseydi, ilişkilerimiz daha iyi sürerdi. AB’ye girmemiz için bize destek verilseydi, işler daha sağlıklı yürürdü” dedi.
YURTDIŞINDAKİ VATANDAŞIN OY HAKKI
Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarına oy kullanma hakkının sağlanmasına ilişkin bir soruya karşılık olarak da Gürel, Türkiye ile bağlarını koparmayan her Türk vatandaşının oy hakkının olması gerektiğini, ancak bu konuda uygulamada bazı engeller bulunduğunu söyledi. Gürel, şöyle dedi: “Vatandaşlarımızın yurtdışında oy kullanabilmeleri için uygun bir model bulunması gerekiyor. Birçok ülkede oy verme işlemi temsilciliklerde yapılıyor. Ancak bu çok uzun zaman alıyor. Yerel makamlarla görüşülerek, umuma açık yerlerde de oy kullandırılması mümkün. Vekalet ya da mektup yoluyla oy kullanılması da mümkün. Ancak bu konuda da bazı kaygılar var. Ancak, yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız, Türkiye’deki siyasi süreçten çok, içinde yaşadıkları toplumun vazgeçilmez bir parçası haline gelebilmeleri için yaşadıkları ülkenin siyasi sürecine iştirak etseler, hem Türk toplumu, hem de Türkiye için daha faydalı olabilirler.” Almanya’daki Türk vatandaşlarının kendi niteliklerini geliştirdiklerini ifade eden Gürel, “Almanya’daki insan varlığımız, bir yandan eğitim olanaklarından istifade ederek daha eğitimli oluyor ve böylece içinde yaşadığı toplum için de vazgeçilmez ve iyi bir konuma geliyor. Hem Türk toplumuna, hem içinde yaşadığı topluma, hem de Türkiye’ye faydası oluyor” dedi.
METİN KAPLAN’IN İADESİ KONUSU
Devlet Bakanı Gürel, Almanya İçişleri Bakanı Otto Schily’nin, Türkiye’de idama mahkum edilmemesi ya da işkence görmemesi durumunda “kara ses” olarak bilinen Cemalettin Kaplan’ın Almanya’da mahkum oğlu Metin Kaplan’ın Türkiye’ye iade edilebileceği yolundaki açıklamasının hatırlatılması üzerine, “Türkiye, Metin Kaplan’ın iadesi konusunda pazarlık yapacak değildir” dedi. Bakan Gürel, “Metin Kaplan, iade edildiği takdirde Türkiye Cumhuriyeti’nin yasalarına uygun olarak yargılanacak ve bağımsız Türk mahkemelerinin vereceği cezaya çarptırılacaktır” diye konuştu. Devlet Bakanı Gürel, bu akşam Berlin Avrupa Akademisi’nin bir toplantısına katılarak, “Türkiye-AB ilişkilerinin geleceği” konulu bir konuşma yapacak.
| |
Ergenekon’da 16 kişi daha gözaltında
