Home page
Haber Menüsü


Erkeklerde sertleşme sorunu  
  Cinsel aktivitesi bozulan kişinin hem fiziksel, hem ruhsal, hem de sosyal sağlığının bozulacağı hatırlatılarak, sertleşememenin, çok büyük bir sağlık sorunu olduğu belirtildi.

NTV-MSNBC  
   15 Ağustos—  Sertleşme problemi 40 yaşını geçen 10 erkekten 7’sini etkiliyor. NTV Sağlık Raporu’na konuk olan Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ferruh Şimşek ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emre Akkuş erkeklerde sertleşme sorunu ve tedavisi konusunda bilgi verdiler. 

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Prof. Dr. Ferruh Şimşek, sertleşme sorununu, “bir cinsel ilişkiyi başlatıp sürdürebilme ve her iki eşin de mutlu olmasını sağlayabilme yeteneğinin kaybolması” olarak tanımladı. Amerika’da yapılan bir çalışmada hakkında bilgi veren Prof. Şimşek, Amerikan toplumunda 40 yaşını aşan erkeklerde bu sorunun yüzde 52’ler civarında olduğunu söyledi. Türkiye’de bu oranın çok daha yüksek olduğunu belirten Şimşek, 40 yaşını aşan erkeklerin hafif orta veya ağır şiddette sertleşme sorununun yüzde 69 olduğunu söyledi. Prof. Şimşek, “Cinselliği, cinsel aktivitesi bozulan kişinin hem fiziksel sağlığı bozulacaktır, hem ruhsal sağlığı bozulacaktır hem de dolayısıyla paralelinde sosyal sağlığı bozulacaktır. O halde bu belirlenenin aksine çok büyük bir sağlık sorunudur. Mutlaka çok ciddi incelenmesi, araştırılması ve ilgi duyulması gerekir” dedi. Ülkemizde hasta sayısının yüksekliğine karşın, doktora başvuranların yüzde 1 civarında olmasından yakınan Prof. Şimşek, “Erkek, sosyal, kültürel, belki eğitimsel, belki geleneklerden kaynaklanan sorunları ya da ön yargıları nedeniyle ne yazık ki bu sağlık sorunuyla beraber yaşamakta ve mutsuz olmaktadır” görüşünü savundu.
       
SERTLEŞMEYE YOL AÇAN FAKTÖRLER
       “Penis esas cinsel organ değil erkek için, beyin esas cinsel organ” diyen Prof. Şimşek şunları söyledi: “İnsanın psikolojik durumu son derece ilgili cinsel etkinlikte. Bir de organik nedenler, yani sistemlerimizdeki arızalar, hastalıklar, rahatsızlıklarla ortaya çıkan sertleşme sorunları vardır. Bildiğiniz şimdiye kadar ki yapılan çalışmalar ve biriken bilgiler ışığında psikolojik sorunlarımızın yüzde 30’lara varan oranlarda etkili olduğunu, organik dediğimiz sistemlerimizden kaynaklar rahatsızlıklarımızdan doğanları da yüzde 70 civarında olduğunu söylüyoruz. Ama hiçbir zaman biz hastalarımızı saf psikolojik ya da saf organik diye ayırmıyoruz. Çünkü daima bunlar birbiri üzerine örtüşen problemler olarak karşımıza çıkıyor.”
       
DİYABETLE İLİŞKİSİ
       Diyabet hastalığının, sertleşme sorununa yol açan organik diye nitelendirilen yapısal hastalıklarından bir tanesi olduğunu söyleyen Prof. Şimşek,” Çünkü şeker hastalığı sistemik olarak vücutta birçok organda, özellikle damar sisteminde ve sinir sisteminde ve sinir iletisinde yıllar içinde kronikleşerek harabiyet yapan bir hastalık. Dolayısıyla da iki önemli şey var. Birincisi mutlaka şeker hastalığının kontrol altında bulundurulması gerekir. Böylelikle oluşan harabiyetin daha da ilerlemesi engellenir. İkincisi; bu konuda birtakım testler yapıldıktan sonra kendisine, uygun cinsel yaşamını devam ettirebileceği bir tedavi yöntemi belirlenmesi gerekir” dedi.
       
ÖTEKİ FAKTÖRLER
       Prof. Ferruh Şimşek, sertleşme probleminin diğer nedenleri hakkında şu bilgileri verdi: “Bir çok şey var, özellikle damarsal hastalıklar bu konuda çok önemli. Hormonlarla ilgili problemler yaratan hastalıklar var. Elbette psikiatrik problemler, kazalar, yaralanmalar ve bunların bir karmaşası olarak ortaya çıkan durumlar var. Tansiyon, hipertansiyon, tansiyon yüksekliği çok önemli bir etkenler grubu ki toplumda çok görülen görülen bir hastalık. Tedavi edilmediği ve kronikleştiği takdirde damar yapısını bozarak sertleşme sorunlarına mutlaka yol açacak bir hastalık grubu. Halk arasında damar sertliği diye bilinen hastalıklar grubu da sertleşme sorunlarına yol açan hastalıklar içinde. Onun dışında sinir hastalıklarından söz ettim. Alzhaimer, işte bugünlerde çok gündemde sözü edilen bir hastalık grubu. Epilepsiler var, omurilik yaralanmaları var. Bütün bunları sayabiliriz.”
       Psikolojik sorunlarında sertleşmede çok önemli olduğunu vurgulayan Prof. Şimşek, “Toplumumuzda şu aralar fazla görülen depresyonlar çok yol açıyor sertleşme sorunlarına. Ve sertleşme sorunu bir kez bir problem olduğu için bunu çok büyüten, çok abartan ve dolayısıyla bu konuda kendi kendine sorun yaratan, performansı nedeniyle işlevini yerine getirememesi nedeniyle müthiş kaygılar duyanlar var. Bunların dışında, çok daha ağır psikiyatrik hastalıklar var” şeklinde konuştu.
       
HASTALARA ÖNERİLER
       “Toplumumuzdaki hastalarımız şunu anlamalılar; sertleşme sorunları, cinsel fonksiyonlar bugün artık tıbbın ilerlemesiyle belli noktalara gelebilmiş, hastalara yardım edebileceğimiz bir sağlık sorunudur” diyen Prof. Şimşek, “Utanma, gelenekler, eğitim, sosyal kültürel nedenler, bunların bir tarafa bırakılarak kendi içlerinde çiftlerin bunu anlamaları, çözmeleri gerekir. Ve biz ona yardım edebiliriz. Bunun da bir sağlık sorunu olduğunu, insanın midesinin ağrımasıyla sertleşmesinde bir bozukluk olmasında sağlık açısından hiçbir fark olmadığını anlamaları gerekir” diye konuştu. Doktorlarlara da mesaj yollayan Prof. Şimşek, “Dahiliyeciler, nörologlar, psikiyatristler, bütün arkadaşlarımızın 40 yaşını aşan hastalarına böyle bir sorunları olup olmadığını sormalarını önemle vurguluyorum” dedi.
       
TEDAVİ YOLLARI
       Cerrahpaşa Tıp Fakültesi bünyesinde 1987’de oluşturulan Cinsel Fonksiyon Bozuklukları Merkezi’nde görev yapan Doç. Dr. Emre Akkuş, bu birimde özellikle cinsel fonksiyon bozuklukları üzerine çalıştıklarını söyledi.
       Ağız yoluyla alınan ilaçların, tedavide ilk aşamayı oluşturduğunu anlatan Doç. Dr. Akkuş, “Mucizevi bir ilaç olarak ortaya çıkan, ağız yoluyla alınan Viagra olarak bilinen ilacın piyasaya çıkmasıyla hastalar biraz daha bilinçlendiler. Böyle kolay uygulanabilir bir tedavi yöntemiyle hastalarımız tedavi olabildiklerini görmeye başladılar” dedi.
       Çok ciddi problemleri olan hastalarda bu ilaçların etkinliğinin azaldığını belirten Akkuş, “O yüzden bizim tedavi seçeneklerimiz içerisinde sadece ağız yoluyla alınan ilaçlar yok. Geçmişte çok yaygın olarak kullandığımız ama ağız yoluyla alınan ilaçların daha sık gündeme gelmesiyle kullanımı azalan penis içine yapılan enjeksiyonlarımız var. Eğer birinci basamak tedavide yeterli başarıyı gösteremezsek o zaman, penis içine yapılan enjeksiyonları deniyoruz” dedi.
       
“MUTLULUK ÇUBUĞU”
       Doç. Akkuş, diğer tedavi yöntemleri konusunda ise şu bilgileri verdi: “Örneğin vakum cihazı denilen bir cihaz var. Bu Batı ülkelerinde çok yaygın kullanılıyor. Ama bizim gibi Akdeniz ülkelerinde, bu konuyla ilgili bir araştırma var, Akdeniz ülkeleri çok fazla sevmiyor bu vakum cihazını. Biraz herhalde cinseliğin ruhuna da aykırı bulunuyor. Biraz uygulama zorluğu da var. Onun için maalesef Türkiye’de çok yaygın kullanamıyoruz bu tedavi alternatifimizi. Bunun dışında da tabii ki cerrahi tedavi alternatiflerimiz var. Biz cerrahi değil, az önce söylediğim diğer tedavi seçeneklerimizde başarılı olamadığımız durumlarda tercih ediyoruz. Ve bu cerrahi seçenekleri içerisinde de bazı damar ameliyatları var. Başarıları işte dünyada hala tartışılmakta olan belli bir yaş grubunda, özellikle genç yaş grubunda etkinliği daha fazla olan damar ameliyatları var. Eğer bunlarla da sonuç alamazsak daha radikal çözümlere gidiyoruz. Penis protezleri dediğimiz penis içine yerleştirilen, halk arasında mutluluk çubuğu olarak da adlandırılan tedavi alternatifinin başarı şansı yüzde 98, yüzde 99’lara ulaşıyor.”
       
GÖRÜNTÜSEL PROBLEMLER
       “Penis organıyla ilgili olarak bazı görüntüsel problemleri olan hastalar var. Görüntüsel problem derken özellikle penis eğriliğini kastediyorum” diyen Doç. Dr. Akkuş, bu eğriliklerin doğuştan ve sonradan olan penis eğrilikleri olarak ikiye ayrıldığını söyledi. “Sonradan olan duruma peyroni hastalığı diyoruz. Peyroni hastalığına bağlı olarak hastalığın ileriki dönemlerinde ereksiyon problemleri ortaya çıkabilir” diyen Akkuş, şu bilgileri verdi: ” İlk dönemde pek ereksiyon problemi olmaz. O zaman yapılacak olan bazı basit ameliyatlarla bu penis eğriliklerini düzeltmek mümkün. Ama eğer peyroni hastalığının ileri dönemlerinde ciddi ereksiyon problemleri de olayın içine girdiyse o zaman tedavi, mutlaka penis protezi takmak şeklinde olabilir. Penis protezi derken de şunu vurgulamak istiyorum, bazen yanlış anlaşılıyor. Yani penisi çıkarıp yerine başka bir protez koymak şeklinde değil olay. Penis protezi, penisin içinde ereksiyonu sağlayan dokuların içine yerleştirilen bir protezdir.”
       
İLK GECE SENDROMU
       “İlk gece sendromunun” sertleşme problemine neden olan önemli bir faktör olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Akkuş, şunları söyledi: “Erkekte kendi arkadaş grubu, kendi ailesi, babası, amcaları, yakın akrabaları tarafından gerdek gecesi erkekliğini kanıtlama olayı olarak algılanıyor. Kadının yakınları tarafından da, ilk gece şöyle olacak, böyle olacak gibi biraz abartılı, kadını korkutan hatat ürküten, cinsellikten uzaklaştıran çok ciddi paniklere yol açıyor. Özellikle ilk defa böyle bir deneyimle karşı karşıya kalan iki genç insan bir araya geliyorlar ve ne yapacaklarını, nasıl yapacakları konusunda bu ciddi kuşkularını paylaştıkları anda maalesef özellikle erkekte de ereksiyon problemi oluyor ve gerdek gecesi, ilk gece cinsel ilişki başarısızlığı ortaya çıkıyor.”
       
       
 
       
    MSNBC News Sigara, mesane kanseri riskini artırıyor
MSNBC News Sigarayı Bıraktırma Polikliniği
MSNBC News Beslenme alışkanlığınızı test edin
 
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları