Home page
Haber Menüsü


Ölüm orucunda yazarlar devrede
F tipi cezaevlerini protesto amacıyla, 15 cezaevinde, 203 tutuklu ve hükümlünün başlattığı, ölüm orucu eyleminde, kritik saatler başladı.
NTV
09 Aralık— Cezaevlerinde süren ölüm oruçlarının sona erdirilmesi için Bayrampaşa Cezaevi’nde görüşmeler yapan Yaşar Kemal, Zülfü Livaneli, Orhan Pamuk, Oral Çalışlar ve Can Dündar’dan oluşan ekip, görüşmelerin umut verici olduğunu fakat bir sonuca ulaşılamadığını söyledi.

   
 
       
    MSNBC News Ölüm oruçları için zirve
MSNBC News Mahkumlardan sağlık müdehalesine itiraz
MSNBC News Yazarlardan ölüm orucuna açlık grevli uyarı
MSNBC News Tutuklu yakınları Türk-İş'e gitti
MSNBC News Ölüm orucundaki mahkumlara çağrı
MSNBC News Aydınlar cezaevlerinde uzlaşma istiyor
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Cezaevlerinde süren ölüm oruçlarının sona erdirilmesi için Bayrampaşa Cezaevi’nde görüşmeler yapan Yaşar Kemal, Zülfü Livaneli, Orhan Pamuk, Oral Çalışlar ve Can Dündar’ın bulunduğu bir grup aydın, cezaevinden ayrıldı. Cezaevinden saat 19.40 sıralarında ayrılan aydınlardan Yaşar Kemal, basın mensuplarının soruları üzerine, “Görüşmeler umut verici. Ancak bir sonuca varılamadı. Görüşmelerimiz devam edecek” dedi. Yaşar Kemal, bu aşamada başka bir açıklama yapmayı doğru bulmadığını da söyledi.
       Can Dündar da, görüşmelerin devamı niteliğinde yarın yine çabalarının süreceğini kaydetti. Bu arada, TBMM İnsan Hakları İnceleme Alt Komisyonu üyeleri DYP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, FP Rize Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, DSP Muğla Milletvekili Tunay Dikmen ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Ferzan Çitici de, saat 19.50’de cezaevinden ayrıldılar.
       Komisyon adına gazetecilerin sorularını yanıtlayan Dikmen, “Sayın bakanın çizdiği model üzerinde konunun çözümü için çalışmalarımız sürüyor. Ölüm oruçlarının bitirilmesi noktasında umutluyuz. Ancak başka bir açıklama yapmayı uygun bulmuyorum. Çalışmalarımız devam edecek” diye konuştu.
       
DURUM GİDEREK KÖTÜLEŞİYOR
       Mahkumların F tipi cezaevlerine karşı başlattığı ölüm oruçları devam ederken doktorlar eylemcilerin fiziki durumunun giderek kötüleştiğini açıkladı. İzmir Tabip Odası Başkanı Fatih Sürenkök; muayene ettikleri Buca Cezaevi’nde 6 hükümlüde bitkinlik, kaslarda zafiyet, sıvı kaybı ile yüzde 20-25 arası kilo kaybı saptandığını belirtti. Edinilen bilgiye göre 20 mahkumd hafıza kaybı başladı. Bu gelişmelerin yanısıra aydınlardan ve yazarlardan oluşan bir grubun, eyleme son vermeleri için Bayrampaşa’daki mahkumları ikna etme çalışmaları sonuç vermedi. Görüşmeler pazar günü devam edecek.F tipi cezaevlerinin kaldırılması amacıyla başlattıkları ölüm orucu 51. güne girerken, yaklaşık 20 mahkûmda hafıza kaybı görüldü.
       Uzmanlar, bu aşamadan sonra mahkûmlar için geri dönüşü olmayan bir sürece girildiğini belirtti.
       Açlık grevleri ve ölüm oruçlarında doktorların “en kritik günler” diye tanımladığı 50 - 60. günlere girildi. Mahkûmlarda kalıcı rahatsızlıklar görülmesi bekleniyor. Durumu kritik olan mahkumlardan bazıları şunlar:
       Cem Yıldız (Ümraniye Cezaevi): Yaş 23. Kilo 60. Kilo kaybı 14kg. Dengede problem, derinlik kaybı, görmede zorluk, geçici hafıza kayıpları, dikkati yoğunlaştırmada problem, midede yoğun gaz, ishal.
       Yaşar Yağan (Ümraniye Cezaevi): Yaş 29. Kilo 60. Kilo kaybı 16 kg. Gözde yanma, alerji, kaşıntı, dilde yaralar, midede gaz ve yanma, dengede problem.
       Sevgi Erdoğan (Uşak Cezaevi): Yaş 44. Kilo 43. Kilo kaybı 5 kg. Baş ağrısı, midede kaynama, yanma, dizlerde ağrı, yürüme zorluğu.
       Vicdan Şahin (Uşak Cezaevi): Yaş 22. Kilo 47. Kilo kaybı 8 kg. Gece sık uyanma, üşüme, kanama, ellerinde şişlik ve morarma
       Gönül Aslan (Uşak Cezaevi): Yaş 22. Kilo 47. Kilo kaybı 8 kg. Sağ gözde ağrı, baş dönmesi, unutkanlık, yoğunlaşamama.
       Hamit Süren (Bartın Cezaevi): Yaş 28. Kilo 67. Kilo kaybı 17 kg. Deri dökülmesi, dengesizlik.
       Hasan Güngörmez (Çankırı Cezaevi): Yaş 36. Kilo 59. Kilo kaybı 11 kg. Hemoroid hastası, sürekli kanaması var
       Cezaevlerinde kritik günler başladı. Edinilen bilgilere göre, Uşak’ta Sevgi Erdoğan adlı hükümlünün durumu ağırlaştı. Siyasi kadın hükümlülerin kaldığı Uşak’ta Tabip Odası doktorlarının kontrolü kabul edilmiyor.
       Öğle saatlerinde Uşak Barosu avukatları ile tabip odası temsilcileri Uşak Cezaevi’ne giderek hükümlülerle görüşmeye başladı. Bu arada Çankırı’da bir hükümlünün durumunun ağırlaştığı öğrenildi. Kırşehir Tabip Odası Başkanı Ahmet Zafer Ergün’ün verdiği bilgilere göre, Çankırı da bir hükümlünün kesinlikle müdahaleye ihtiyacı olduğunu bildirdi.
       
Türkiye’de affın tarihçesi

       İzmir Tabip Odası Başkanı Fatih Sürenkök, üç gündür kontrol altında tutukları Buca Cezaevi’ndeki 6 mahkumun, aşırı kilo kaybıyla birlikte hareket güçlüğü çektiğini ve enfeksiyon riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtti. Mahkumların su, tuz, şeker ve vitaminlerle ayakta durduğunu söyleyen sürenkök, bilinç kaybının ve ölümlerin kapıda olduğuna dikkat çekti.
       Aydın Cezaevi’nde 50. gün önce açlık grevine başlayan Sinan Eren, Suat Karabulut ile Burhan Gardaş’da, aşırı kilo kaybı, böbrek ağrısı, kramp, görme bozuklukları, ayakta durmakta zorlanma, uyku bozuklukları görülüyor.
       
Yazarlar açlık grevine başladı
Ölüm orucunda geri sayım ise sürüyor. Çeşitli cezaevlerinde açlık greviyle başlayıp eylemlerini 30. günden sonra ölüm orucuna çevirenlerden Ümraniye’de 21, Çankırı’da 6, Bursa’da 10, Aydın’da 3 kişi 49 günü tamamladı.İlk gruplardan sonra 2 Aralıkta çeşitli cezaevlerinde toplam 104 kişi ikinci grup olarak ölüm orucuna başladı. Toplam 15 cezaevinde 203 kişi ölüm orucunu sürdürüyor.
       F tipi cezaevlerine karşı 20 ekimde süresiz açlık grevine giden hükümlüler 19 kasımdan bu yana eylemlerini ölüm orucu olarak sürdürüyor.
  OKUR YORUMLARI
Af taslağı için görüşler
Yorumlarınızı gönderin
Okur yorumları 1
Okur yorumları 2
Okur yorumları 3
Okur yorumları 4
Okur yorumları 5
Okur yorumları 6

       Cezaevlerinde eylemler sürerken, F tipi cezaevlerine karşı tepkiler de devam ediyor. İzmir’deki aydın ve sanatçılar tarafından başlatılan destek açlık grevleri sürüyor. Makina Mühendisleri Odası’nda 50’nin üzerinde meslek örgütü başkanının katıldığı toplantıda açlık grevindekilere destek verildi. Dinçer Sezgin tarafından yapılan açıklamada, eylemlerin somut bir sonuç alınana kadar süreceği duyuruldu. Adalet Bakanlığı’na yapılan çağrıda da F tipi cezaevi uygulamasından vazgeçilmesi istendi.
       İzmir Konak’ta toplanan yaklaşık 300 kişi cezaevlerinde yaşanan ölüm oruçlarına destek verdi, F tipi cezaevlerinin kaldırılmasını istedi. Emniyet güçlerinin geniş güvenlik önlemi aldığı eylem olaysız sona erdi.
       
MAHKUM YAKINLARI FERZAN ÇİTİCİ’NİN YANINDA
       Tutuklu ve hükümlü yakınlarını temsil eden bir grupla görüşen İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Ferzan Çitici, ölüm orucu eyleminin 1996 yılındaki gibi olumsuz sonuçlarla bitmemesini umduğunu söyledi. İstanbul Adalet Sarayı’na gelen Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TAYAD) üyesi 25 kişi, “ölüm orucu” eylemine duyarsız kaldıklarını iddia ettikleri Adalet Bakanlığı yetkilileri hakkında hazırladıkları suç duyurusu dilekçelerini, Müracaat Savcılığı’na verdiler. Daha sonra, grup adına avukat Remzi Kazmaz ile 5 kişi, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Ferzan Çitici ile görüştü. Görüşmeye ilişkin basın mensuplarının sorularını cevaplayan Başsavcı Çitici, Bayrampaşa Cezaevi’ndeki “ölüm orucu” eyleminin yaklaşık 11 gün önce başladığını, şu an için eylemcilerin sağlık durumunun iyi olduğunu bildirdi.
Ölüm orucunda son durum

       
CEZAEVLERİNDE İNCELEMELER SÜRÜYOR
       Adalet Bakanlığı’nın izninin ardından Tabip Odaları doktorlarının cezaevlerindeki incelemeleri sürüyor. Çanakkale’de 11’i kadın, 19 hükümlü Tabip Odası’ndan doktorların kendilerini muayene etmelerine izin vermedi. Tabip Odası Başkanı Zafer Doğan, hükümlülerin ölüm orucunda ısrarlı olduklarını ve kesinlikle müdahale istemediklerini belirtti.
       
  MAHKUMLAR TEDAVİ İSTEMİYOR
Uşak Cezavi’nde ölüm orucu ve açlık grevindeki 24 mahkum Tabip Odası’nın sağlık müdehalesine kabul etmedi.
Adalet Bakanı Türk şöyle konuştu:
       “Buradan bütün çocukları cezaevlerinde bu eylemlere katılan anne ve babalara seslenmek istiyorum. Çocuklarınızın bir çeşit intihar anlamına gelen bu eylemlerden vazgeçmelerini sağlayınız. Onların kaygı duyacakları sizlerin kaygı duyacağının hiçbir uygulama F
  TOSKAY'DAN AÇIKLAMA
Cezaevlerinde devam eden ölüm orucları hakkında konuşan Tunca Toskay hükümetin eylemcilere müdahale etmekte karalı olduğunu vurguladı.
tipi cezaevlerinde söz konusu olmayacaktır”
       Adalet Bakanı Türk, mahkumların eylemden vazgeçmemeleri halinde tadavi için müdahaleye hazır olduklarını belirtti.
       Ancak Adalet Bakanı’nın eylemlere müdehale etme yönündeki açıklamaları doktorları ikiye böldü. Bir görüşe göre bilincini yitirmiş bir hastaya mutlaka müdehale edilmeli. Edilen Hipograt yemininin özünde yatan ana düşünce bu. Fakat bir başka görüş ise hür iradeseyle tedaviyi reddeden bir hastaya müdehale edilemeyeceği yönünde.
       Konuşmasında hekimler arasında oluşan bu görüş ayrılığına değinen Adalet Bakanı, insan hayatı üzerine kurulan bir eylem biçiminin benimsenemeyeceğini belirtti.
       
  BAZI MAHKUMLAR MUAYENE EDİLDİ
Bursa Cezaev'nde ölüm orucu tutan bazı tutuklu ve hükümlüler muayene edildi
İradesi dışında kimseye tıbbi müdahale edilmeyeceği görüşünü savunan ve bunu etik konusu yapan hekimler hakkında da konuşan Bakan Türk, “Biz, insan hayatını kurtarmanın en yüksek etik olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.
       Ancak Türk Tabipler Birliği İkinci Başkanı Dr. Metin Bakkalcı, NTV’de konuk olduğu Yakın Plan programında yaptığı açıklamada ölüm orucu tutanların hekim gözüyle bakıldığında bir hastadan farkı olmadığını ve bu durumda tedavi için rızalarının alınması gerektiğini belirtti.
       Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Prof. Recep Akdur ise ancak özgür ortamlarda ve baskı unsuru yokken hastanın rızasının alınması gerektiğini aksi halde doktorların kendi insiyatifleriyle hastaya müdahale etmeleri gerektiğini belirtti.
       
  EYLEME KATILIM ARTIYOR
Ölüm oruçlarında 48. güne ulaşılırken 29 mahkum daha ölüm orucuna başladı.
Cezaevlerindeki durumla ilgili tartışmalar sürüyor. Ancak tartışmaların yanısıra son iki günde 29 mahkum daha ölüm orucuna başladı.
       Ölüm oruçları Türkiye’de ilk defa yaşanmıyor. 1981 yılından bu yana 197 mahkum cezaevlerinde yaşamını yitirdi. Bunların 29’unun ölüm nedeni “açlık grevi ve ölüm orucu”ydu. İnsan Hakları Derneği’nin raporlarına göre ölüm oruçlarının büyük bölümünün nedeni cezaevlerinin yapısına ya da uygulamalara yönelik.
Yurt çapında F tipi protestosu

       
EN KAPSAMLI AÇLIK GREVİ
       Bugüne kadar en kapsamlı açlık grevi, 1996 yılında 52 cezaevinde yapıldı. Hücre tipi olarak değerlendirilen Eskişehir Cezaevi’ne tepki gösteren 12 mahkum, ölüm orucuna çevirdikleri açlık grevinin 69’uncu gününde yaşamını yitirdi.
       
EN UZUN SÜRELİ AÇLIK GREVİ
       En uzun süreli açlık grevi 1984 yılında Metris Cezaevi’nde yaşandı. 2 aydan fazla süreyle açlık grevi yapan 4 kişi, 75’inci günde hayatını kaybetti. Yozgat ve Amasya Cezaevleri’nde üç mahkum ise ölüm orucuna 48 gün dayanabildi.
       
KALICI HASTALIKLAR
       Tabipler Odası’nın raporlarına göre, 35 günden sonra riskli döneme giren grev, 45 günden sonra kalıcı hastalıklara neden oluyor. Açlık, başta su kaybından dolayı böbreklere zarar veriyor. İnsan Hakları Derneği’nin açlık grevine giden mahkumlar üzerinde yaptığı bir araştırma bugüne kadar grev yapan mahkumların yüzde 25’inde bellek zayıflaması, yüzde 23’ünde görme bozukluğu, yüzde 16’sında da kemik erimesi yaşandığını ortaya koyuyor. 48. gününü doldurduğumuz bu açlık grevinde cezaevlerinden alınan bilgilere göre 14 cezaevinde süren eylemde mahkumların denge bozukluğu, hızlı kilo kaybı, görme bozukluğu ve kusma gibi ciddi sağlık problemleri yaşadığı belirtiliyor.
       
BURSA ÖZEL TİP CEZAEVİ
       Bursa Özel Tip Cezaevi’nde 20 Kasım’da “ölüm orucu” başlatan 16 tutuklu ve hükümlünün sağlık durumlarının endişe verici olmadığı bildirildi. Bursa Tabip Odası (BTO) Genel Sekreteri Bülent Aslanhan, yaptığı açıklamada, Adalet Bakanlığı’nın talimatıyla oluşturulan sağlık komisyonunun çalışmaları hakkında bilgi verdi.
       Aslanhan, eyleme katılan tüm tutuklu ve hükümlülerle görüştüklerini ve kendilerine “ölüm orucu”nun vücuda etkileri ve sonuçları hakkında bilgi verdiklerini belirterek, şöyle konuştu: “Cezaevinde yaptığımız muayene sonucunda, eyleme katılanlarda, kilo kaybı ve başağrısı dışında başka herhangi bir bulguya rastlanmadı. Ölüm orucuna katılan tutuklu ve hükümlülerin sağlık durumları endişe verici değil.”
       Eyleme katılanların sağlık durumlarının genel itibariyle iyi olmasından dolayı sistematik bir muayeneye gerek duymadıklarını belirten Aslanhan, sadece 3 hükümlünün daha fazla kilo kaybetmesi nedeniyle ayrıntılı muayene edildiğini ve endişe edilecek bir durumun saptanmadığını söyledi. Aslanhan, komisyon olarak muayenelere her üç günde bir devam edeceklerini ve gerekli gördükleri takdirde daha sık cezaevine gideceklerini belirterek, konuyla ilgili daha fazla bilgi vermeyi, “hekim-hasta ilişkisi” bakımdan uygun bulmadıklarını ve ayrıntılı raporlarını Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi’ne sunduklarını sözlerine ekledi.
       
       
       
       
    TOP5 Ergenekon’da 16 kişi daha gözaltında  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları