Home page

Haber Menüsü


Yazara mail atmak için resmin üzerine tıklayın.
 
Şenlik başlıyor
 
Tek rakamla biten senelerin yaz ayları futbolseverler için ne kadar sıkıcı ise, çift rakamla biten yılların yazları ise o kadar keyifli geçer.
 
NTV-MSNBC
 
9 Haziran 2004—  Malum 2004’teyiz ve şunun şurasında birkaç gün sonra bu yılın büyük şöleni başlıyor. Dünya Kupaları kadar şaşaalı olmaz “Euro”lar. Brezilya’sız, Arjantin’siz bu işin lezzeti doruğa varmaz elbet ama kıtamızın büyükleriyle toplaşmış oluruz turnuva boyunca, şükürler içinde...

   
 
       
    MSNBC News Devir hesap kitap devri
MSNBC News Van Basten gibi
MSNBC News Ne maçtı ama...
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Bu sene kupanın önemli bir eksiğiyiz; 1996’da ise birçoklarının fazlalık olarak gördüğü takımdık belki de. Ne muazzam bir yükseliş, ama belki de buradaki eksikliğimiz bu muazzam yükselişin temelsizliğinden, kimbilir. Tayfun ağabeyin (Öneş) yazısını okumuşsunuzdur elbet, lisedeki edebiyat hocası kızar ve “keşke” kelimesinin anlamsızlığından bahsedermiş. Ellerinden öptüğüm hocam kusurumuza bakmasın ama bugünümüzü “keşke” kadar anlamlı anlatabilen bir kelime daha var mı acaba?
       
ÖZEL BİR TURNUVA
       Çok güzel bir turnuva başlıyor Portekiz’de; bir okyanus ülkesinde, sıcakkanlı insanların ülkesinde. Kısacası güzel olduğu kadar, sıcak da bir turnuva olacak. Futbol ateşi birçoğumuzu yakmaya başladı bile. Son birkaç kupadır güzel futbola engel teşkil edecek kadar haddini aşan, defans ağırlıklı oyunlar izlemeye başlamıştık, estetikten uzak. Ne değişti derseniz cevap veremem ama bu kez böyle olmayacakmış, gürül gürül (ya da moda deyişle yaldır yaldır) futbol oynanacakmış gibi hissediyorum. Ne demişler; umut fakirin ekmeği...
       Kupa boyunca sizlerle birlikte olacağız. Sizlerin de benim gibi, bizler gibi, Ntvmsnbc.com gibi heyecanla kupayı beklediğinizi çok iyi biliyorum. Hele hele ülkemizde futbol dışındaki çamurun neredeyse futbolun üzerini örtecek, futbolu yutacak kadar büyüdüğü günlerde, futbola aç bizler için bu turnuva ilaç mahiyetinde olacak. Bu ilacı ilk 12 gün günde 2, sonrasında ise daha büyük dozda 1 kez alacağız. Bu ilaç hepimize etki edecek, elbette sizlere de; bu etki altında fikirlerinizi paylaşmak istediğinizde bir e-mail uzağınızda olacağım.
       
KUPAYI KİM KAZANIR?
       Peki kim kazanır bu kupayı? Burası bir bahis sitesi olsaydı ve ben bahisçilere tüyo vermek üzere bu satırları kaleme alsaydım; hiç riske girmez, yekten Fransa derdim. Yalan da olmazdı hani; bu turnuvanın en büyük favorisi Fransa. Zidane ve Henry onlarda olduğu için bunu söylüyor değilim; 2002’de de bu oyuncular Senegal için değil yine Fransa için oynamışlar, gol atamadan ve haliyle galip gelemeden evlerine dönmüşlerdi. Benim için Fransızları en büyük favori yapan, 2002’de yaşanan başarısızlığın ardından yoğurdun başına üfleyerek yemek niyetiyle geçecek olmaları. Çok motive ve formda bir Fransa bekliyor bizi; kupayı alırlar mı bilemem ama onları izlemek keyif kesinlikle verecek.
       
FRANSA FAVORİ, YA PLASELER...
       Fransa’dan sonraki favorilerim ise Portekiz, İspanya, İtalya ve Çek Cumhuriyeti’dir. Özellikle Felipe Scolari yönetimindeki ev sahibi Portekiz; seyirci desteği, son iki yıla damgasını vuran Porto etkisi ve tecrübeli yıldızları ile kupanın en iddialı takımlarından. Scolari izin verirse Rui Costa ile Figo’yu, Christiano Ronaldo ve Deco ile aynı sahada izleyebileceğiz ve temin ederim çok eğlenceli olacak.
       İspanya diyoruz; Raul, Morientes gözümüzün önüne geliyor. Onların da Real Madrid-Barcelona temelli takımlarının arkasında Valencia-Deportivo rüzgarları var.
       Başarılı olmaları için orta saha ve forvette eksikleri yok ancak savunmanın göbeğinde oynamaları muhtemel kanat oyuncusu karakterli, Barcalı Puyol ile orta saha oyuncusu karakterli, Realli Ivan Helguera’nın uyum ve başarısına mahkumlar.
       İtalya; Nesta ve Cannavaro’dan oluşan taş gibi savunması, süper formda Pirlo’lu ortasahası ve büyücü kıvamında Totti, Del Piero ve Vieri’si ile kendini favori göstermeyeni çarpacak nitelikte. İtalya’da bütün olarak kupaya hazır ekiplerden. Trapattoni gibi kurt bir teknik adama sahip olmaları da onları şanslı kılan sebeplerden. Geçen turnuvanın finalisti, birazcık daha pozitif düşünürse bu turnuvada, biraz daha hücum ederse, Totti, Del Piero ve Vieri’nin elinden kurtulacak çok takım olduğunu sanmıyorum. Ama yeterki biraz hücum...
       Ve biz bugün ne kadar eksiksek, bence onlar da 2002’de o kadar eksiklerdi; Pavel Nedved, Jan Koller ve Çek Cumhuriyeti. 1996’nın da finalisti olan bu takım bu turnuva çok can yakacaktır kanaatindeyim ve büyük ihtimal Almanya ya da az ihtimal Hollanda’nın ilk turda sonu onların elinden olabilir. Nedved, her ne kadar kötü bir sezon geçirdiyse de Zidane ile birlikte bu kupanın en seyredilesi iki oyuncusundan biri, benim için. (Ah be Shevchenko, sen de şurda olabilseydin. Bu duyguyu tanırsınız, senelerce Ryan Giggs için de hissetmedik mi?)
       
YA DİĞERLERİ...
       Bu ilk 5’in ardından müteakip favori grubu ise Hollanda, Almanya ve tabii ki İngiltere’den oluşuyor. Hollanda Ruud Van Nistelrooy, “bizim Piyer” Van Hooijdonk, Roy Makaay ve Patrick Kluivert ile turnuvanın en “seç beğen al” hücum hattına sahip. Düşünün ki JF Hasselbaink’i getirmiyorlar turnuvaya. Ancak Stam-De Boer defansı, örneğin karşılarına çıkarsa Henry’ye karşı ne kadar ürkütücü olur, hiç umut vermiyor. Bir de sakatlanan Seedorf olayı var ki, durumu daha da zora sokuyor.
       İngiltere garip takım. Liechtenstein dahil grupta 3 gol atabildikleri takım yok ve Campbell’in ortağı konumundaki defansçıyı (yani Rio Ferdinand’ın alternatifini) hala bulmuş değiller. Grup maçlarında bu mevkii için denedikleri Woodgate ve Upson kadroda değiller. İlk 11’deki yerine kesin gözüyle bakılan Terry’nin sakatlandığı belirtiliyor ve tek seçenek Southgate kalıyor. O da ne kadar etkili olur, tartışılır. Orta sahaları kağıt üzerinde güçlü ama uluslararası alanda verimlikleri sıfır. Kadroyu elinize alıp saydığınızda ürkütüyor ama bu iş CM4 gibi sanal alemde değil, bizzat sahada icra ediliyor ve verimsiz hiçbirşeysiniz.
       Ve bu turnuvaya iş olsun diye katılıyor izlenimi veren, eleme maçlarında ilk 11 oynattığı 8 oyuncuyu turnuvaya getirmeyip, ilk 11’de hiç şans vermediği 8 yeni oyuncuyla kupaya katılan; tek niyeti 2006 Dünya Kupası kadrosunu oluşturmak olan son dünya ikincisi Almanya... 8 takım saydık favori olarak; Almanya da bu listeye kontenjandan (sekizinci sıradan) girdi diyelim. O da dünya ikinciliğinin hatırına. Aslında İsviçre, Bulgaristan, Danimarka ya da İsveç’ten çok da farkları yok.
       Bu turnuva da sürpriz olur mu derseniz, en büyük sürpriz Çek’lerin kupayı kaldırması olur derim. 92’de Danimarka’nın, 2002 Dünya Kupası’nda Senegal, Güney Kore ve bizim yaptıklarımızın bir benzeri durum beklemiyorum.
       Grup eşleşmeleri ve muhtemel eleminasyon eşleşmeleri de buna pek fırsat vermeyecek gibi. Ama unutmamalıyız ki süpriz olarak nitelendirilecek gelişmeler, bizlerin turnuva öncesi tahmin yazılarımızı afiyetle yememiz içindir. Umarım çıkar İsviçre, Yunanistan ya da Bulgaristan (Letonya zor be), turnuvaya renk katar ve bizi mahcup ederler .
       
ŞENLİK BAŞLIYOR
       Haydi gözümüz aydın, biz olmadığımız için biraz buruk olsa da şenlik başlıyor. Hem bu kez maç saatleri mesaiyle çakışmıyor, sabahın körü ya da gecenin yarısı maçları yok. Umutluyum; bu kez futbol oynanacak ve futbol yeniden kazanacak. Biz de Türk futbolunun içinde sağımıza solumuza bulaşmış çamurları, bu muhteşem oyunun güzellikleri ile temizleyeceğiz. Yazının içinde de dedik ya; umut fakirin ekmeği... Unutmayın, kupa boyunca beraberiz ve size bir e-mail uzaklığındayım.
       
 
 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Spor Kapak | Futbol | EURO2000 | World2000 | Basketbol | NBA | Formula1 | Motor Sporları
Tenis | Olimpiyat | Diğer | Foto Galeri | Yardım | Araçlar | Arama |Bize Yazın
Reklam | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları