| | |
JAPON YEMEĞİ VE EKONOMİ | |
|
Damak tadımıza pek uymayan çiğ balıkla yapılan sushilere ne demeli ? Merkez Bankası eski Başkanı Gazi Erçelin 2001de yaptığı bir konuşmaya kulak vererek, ekonomik analizde Japon etkisini görelim:
Bir ülkede Çin lokantası ne kadar çoksa, o ülkede gelir düzeyinin orta ve düşük düzeyde olduğunu gösterir. Halbuki Japon lokantası sayısının artması ülkede üst gelire sahip insan topluluğunun yoğunlaştığına işaret eder. Çünkü zengin Çin mutfağı daha ucuz ürünler sunarken, Japon mutfağının ürünleri hayli fiyatlıdır.
Büyük kentlerimizde Çin lokantalarının sayısı halen Japon lokantalarının hayli üzerinde, ama hatırı sayılır bir sayıda Japon restoranı yüksek gelir düzeyine sahip insanlarımızla çoktan tanışmış bile.
COOL AND THE JAPANESE
Japonyanın etkisinin öne çıkmasında, iç huzurunu doğu mistisizminde arayan batılıların yoğun ilgisinden de bahsedilebilir ama tüm Asyayı çevreleyen bu etkide kültür ürünleri ihracının etkisi büyük olsa gerek.
|
|
|
|
Japonya Başbakanı Junichiro Koizumi'nin ekonomiyi canlandırmak üzere açıkladığı programlara karşılık, istenen oranda bir düzelme söz konusu olamadı.
| |
Dünyanın ikinci büyük ekonomisine sahip Japonyada hükümet, ticari faaliyeti canlandırmak için birbiri ardına önlemler açıklarken; 10 yıldan bu yana anemik ekonomiye üretilen çözümler başarısızlıkla sonuçlanıyor. Ekonomistler, bunu tersine çevirebilecek gelişmenin ise, kültür ürünleri ihracından geçtiği görüşündeler. Yani Gayri Safi Yurtiçi Hasıladaki zayıflama yerine, kültür ürünleri ihracındaki artış hızına bakmanın yerinde olduğu görüşü yerleşmiş durumda.
Japon ekonomisindeki olumlu sinyaller, herkesin Çin ekonomisindeki hızlı büyüme ve ticaretteki atağı izlemesi nedeniyle gölgede kalmış görünüyor. 128 milyon nüfusa sahip ada devleti Japonyanın kültürel atağının en son örneği başrolünde Tom Cruise gibi Hollywood starının oynadığı Son Samuray - The Last Samurai.
Yanıtı aranması gereken soru ise, Japonyanın ekonomik iyileşmesinin kültür ihracına bağlı olup olmadığı. Japonya Mali Hizmetler Bakanlığından yetkililer de bunun farkına varmış olmalı ki, etkilerini değerlendirecek modeller üzerinde çalışmaya başladılar.
KÜLTÜR ÜRÜNLERİ YETERLİ DEĞİL
Marubeni Araştırma Enstitüsü tarafından yapılan bir araştırma, kültür ürünleri ihracının ekonominin geneline yansımasının henüz mümkün olmadığını ortaya koyuyor. Araştırmaya göre, 1992-2002 arasındaki dönemde kültür ürünleri ihracından sağlanan satış ve telif gelirlerinin toplamı üç kat artarak 12.5 milyar dolara ulaştı.
Ancak, bu miktar GSMHsi 4 trilyon dolara ulaşan Japonya gibi bir ülkede, yuvarlanabilir bir rakam gibi görünüyor. Buna karşılık aynı dönemde, imalat sanayi ürünleri ihracatı beşte bir artış gösterdi.
|
|
| ABD'li yönetmen Quentin Tarantino’nun şiddet dozunu dördüncü ve son filmi ‘Kill Bill Vol.1’de -neredeyse başrolde- samuray kılıcı önemli yer tutuyor.
| |
Kültür ürünleri ihracının artması, dev Japon ekonomisi için sadece olumlu bir işaret niteliğinde. Paketlerin pek de işe yaramadığı Japon ekonomisinde iyi şeyler olduğuna dikkat çekiyor. Japonyanın halen küresel rekabet koşullarında mücadele edebilecek niteliğini yitirmediği gözlenirken; girişimcilik ve buluşçuluk niteliklerini başka ülkelere kaptırmış ekonominin yeni bir başlangıç noktası bulabileceği vurgulanıyor.
J.R.R. Tolkienin dev eseri Yüzüklerin Efendisinin sinemaya aktarıldığı Yeni Zelanda, bu sayede turizm faaliyetlerini canlandırmayı başarmış durumda. Dünyanın en fazla seyahat eden milletlerinden biri olan Japonlar, Son Samuray, Kill Bill Volume 1 gibi filmlerle ülkelerine ilişkin artan ilgiyi turizmi canlandırmak üzere kullanabilirler. Bu aşamada, Japonyanın hiçbir zaman turizm faaliyetlerini ciddi bir girişim olarak görmediğini de eklemek gerekiyor.
Bu arada, Türkiye de 2003 Eurovision Şarkı Yarışması Birinciliğini, Kasaba, Uzak, Karşılaşma ve Vizontele Tuuba gibi filmleri turizmi hareketlendirecek unsurlar olarak ortaya çıkarmalı.
GÜÇLÜ MESAJ ARANIYOR
|
|
| Yönetmenlik ve senaryo yazımını Sofia Coppola'nın üstlendiği "Lost in Translation" iki Amerikalının Tokyo'da başından geçenleri anlatıyor. Ünlü yönetmen Francis Ford Coppola'nın kızı tarafından çekilen film, dört dalda Oscar'a aday oldu.
| |
Japonya ve medya üzerine çalışmaları bulunan araştırmacı Douglas McGray, Foreign Policy dergisinin Mayıs 2002 sayısında söyle demişti:
Japonyanın sıklıkla gündeme gelen siyasi ve ekonomik krizleri gündemin ağırlıklı bölümünü işgal ederken, ülkenin dünya genelinde kültürel etkileri yavaş yavaş büyüdü. Pop müzikten elektronik ürünlere, canlandırma filmlerden mutfağa, Japonya 1980lerde sahip olduğu ekonomik süper güç unvanından, kültürel bir süper güç olmanın eşiğinde duruyor. Ancak Japonya bunu nasıl güçlü bir mesaja dönüştürebilecek, orası net değil.
McGrayin sorusunun yanıtını kültürel ürünlerin ihraç trendi belirleyecek. Daha büyük sorular ise, gelişmelerin Japon ekonomisini daha da büyütüp büyütemeyeceğinde yatıyor: Ekonomi yeniden ayağa kaldırılabilecek mi? Batık kredileri milyarlarca dolara varan Japon bankaları kurtulacak mı? İç borçlar düşürülebilecek mi?
Soruların yanıtı şimdilik büyük bir hayırla kristalleşiyor. | |
|